Connect with us

DÜNYA

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “24 Haziran Seçimleri Manifestosu”nu açıkladı

Yayınlanan

on

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sinan Erdem Spor Salonu’nda AK Parti İstanbul Olağan 6. İl Kongresi’ne katılarak “24 Haziran Seçimleri Manifestosu”nu ilan etti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Erdem, irade ve cesaretle Türkiye’yi şahlandırdık.” dedi.

“Bu toprakları bize vatan yapan aziz milletim” diyerek sözlerine başlayan Erdoğan, “1071 Malazgirt Zaferi’nden beri bu topraklar bize yurt oldu, vatan oldu. Bizi, biz yaptı.” ifadelerini kullandı.

Devletin Söğüt’te, yörük çadırlarında kurulduğunu hatırlatan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Dedem Osman Gazi’nin rüyası hakikat oldu. Göğsündeki çınar, devleti ebed müddet oldu. Devletimiz adalet sevdası ile büyüdü, Bursa ve Edirne’de zamana kök saldı. İstanbul’da yeni bir çağın kapısını açan müjdelenmiş ordu, bizim ordumuzdu. Sultan Fatih bizim ceddimizdi. Süleymaniye’nin kubbelerinde bizim tekbirlerimiz yankılandı. Sina Çölü’nde Resul-ü Ekrem’in ardına düşen, Haremeyn’e hizmetkar olan Yavuz bizdik. Kudüs’ü alan Selahattin Eyyübi bizdik. ‘Kanla alınan toprak, parayla satılmaz’ diyen Abdülhamit bizdik. Çanakkale’de yedi düvele meydan okuyan, canını veren ama düşmana geçit vermeyen bizdik. Sırtladığı top mermisiyle kahramanlık destanı yazan Seyit Onbaşı bizdik. Gazi Mustafa Kemal Atatürk ‘Size ölmeyi emrediyorum’ dediğinde bir ok gibi siperlerinden fırlayan aslanlar bizdik. Kut’ül Amare’de ümmetin zafere inanmış iradesi bizdik. Milli Mücadele’de varıyla yoğuyla cepheye koşan, destan yazan bizdik. Maraş’ta Sütçü İmam, İzmir’de Hasan Tahsin, Erzurum’da Nene Hatun, Antep’te Şahin Bey bizdik. Bu yurdun namusunu işgalcilere çiğnetmeyen bizdik. Toprağı sıksan şühedamızın fışkırdığı, destanımızın yazıldığı, türkümüzün okunduğu Türkiyemizi aziz bildik. 1920’de Meclisimizi açarken dua dua yakaran bizim ellerimiz, bizim kalbimizdi. 1923’te Mustafa Kemal Atatürk’ün öncülüğünde devletimizin yönetim şeklini Cumhuriyet olarak ilan eden bizim irademizdi.”

“YILMADIK, YIKILMADIK”

Cumhuriyet dönemindeki darbelere değinen Erdoğan, şöyle devam etti:

“27 Mayıs darbesi bize yapıldı, darağacına çekilen de bizim irademizdi. 12 Mart muhtırası bize verildi. 12 Eylül darbesi bizi hedef aldı. 28 Şubat’ta milletin inancını boğmaya kalkıştılar. Her darbede hapse düşen, zulüm gören, acı çeken biz olduk. Varlığımıza, birliğimize, dirliğimize, refahımıza, huzurumuza kastettiler. Yılmadık, yıkılmadık. Mücadeleden bir adım geri durmadık. Erdem, irade ve cesaretle Türkiye’yi şahlandırdık. Hep birlikte büyüdük, hep birlikte özgürleştik. Biz durmadık, onlar da durmadı. Bir gece 27 Nisan 2007’de bu kez bir e-muhtırayla karşımıza çıktılar, milli iradeye, sivil siyasete gölge düşürülmesine fırsat vermedik. Biz ülkemizi güçlendirdikçe, milletin emanetine sahip çıktıkça onlar daha da öfkelendi. Geri çekilmedik, kimsenin önünde eğilmedik, diklenmeden dik durduk.”

Millet iradesine pranga vurmak isteyenlerle mücadele ederken, onların küresel efendilerine de “eyvallah” etmediklerini kaydeden Erdoğan, “Küresel düzenin haksızlıklarına karşı ‘Dünya beşten büyüktür’ diye haykırdık. Gazze’deki, Arakan’daki, Suriye’deki, Afganistan’daki, Somali’deki, Bosna’daki katliamlara karşı hem gür bir ses verdik hem taşın altına elimizi koyduk. Katliamları sadece gündeme getirmekle kalmadık, hesabının sorulmasını sağlayacak mekanizmaları da harekete geçirdik.” ifadelerini kullandı.

Başkalarının ilgisizliğine aldırmadan kendi imkanlarıyla vicdanın sesi, mazlum coğrafyaların umudu olduklarını vurgulayan Erdoğan, Türkiye’nin bugün dünyanın en çok insani yardım yapan ülkesi olduğunu dile getirdi.

Zulme karşı merhametten, sömürüye karşı ortak çıkardan, kibre karşı kardeşlikten yana olduklarının altını çizen Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Milli davamız Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti konusunda her zaman yüksek hassasiyetimizi koruduk. Mazlum Filistin halkının davasını her platformda savunduk. Davos’ta işgalcilere karşı, ‘One Minute’ dedik. One Minute, önemli bir istasyondu. Suriye ve Irak’tan ülkemize gelen milyonlarca muhacire, hiç tereddüt etmeden kapılarımızı açtık, evimizi, ekmeğimizi paylaştık. Tehditlere, gizli-açık ön kesme çabalarına rağmen, milletimiz ve tüm kardeşlerimiz için doğru bildiğimiz yoldan şaşmadan mücadelemize devam ettik. Türkiye ekonomisini büyüttükçe, IMF’den borç alan değil, borç veren haline geldikçe, köprüler, tüneller, barajlar, havalimanları, yollar, hızlı tren hatları, eğitim, sağlık, enerji yatırımlarıyla ülkemiz sınıf atladıkça, bize olan öfke ve tahammülsüzlük daha da kabardı.”

Ekonominin her alanında en yüksek rakamları yakaladıkları 2013’te, “şer cephesinin” yeniden harekete geçtiğini hatırlatan Erdoğan, “Gençler, şimdi benden duyuyorsunuz, bilmeyenlere söyleyin; göreve geldiğimizde IMF’e borcumuz 23,5 milyar dolardı. Merkez Bankası, döviz rezervi 27,5 milyar dolardı. 2013’te IMF’e olan bu borcu sıfırladık. Şu anda IMF’e borcumuz yok, bitti ve Merkez Bankamızın döviz rezervi şu anda 114 milyar dolar. Buraya çıktık.

Gezi kalkışmasıyla istikrarımıza kastettiler, şehirlerimizi talan ettiler, demokrasimizi hedef aldılar. 17-25 Aralık’ta devletimize sızmış ihanet çetesi aracılığıyla siyasetimizi, irademizi teslim almaya kalktılar. Ne yaptılarsa teslim olmadık, milletin emanetini çiğnetmedik, her zaman Hakk’ın gücüne inandık, milletimizin engin ferasetine güvendik. Milletimizin teveccühüyle Cumhurbaşkanı seçilerek hainlerin planlarını başlarına çaldık. Cumhurbaşkanı seçilişimizin hemen ardından, emperyalistlerin beslemesi olan bölücü terör örgütlerinin düğmesine basıldı. 6-8 Ekim olaylarında 50 canımızı şehit verdik. Ömürlerinin baharında kalleşçe şehit edilen Yasinler bizdik. Yetmedi, PKK’yla, DEAŞ’la, FETÖ’yle topyekun saldırıya geçtiler, insanımızı katlettiler, kardeşliğimize kastettiler. Hamdolsun yine muvaffak olamadılar.” değerlendirmesinde bulundu.

“BİZ, 15 ASIRDIR OKÇULAR TEPESİ’Nİ BEKLEYENLERİZ”

Konuşmasında Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimine değinen Erdoğan, şunları kaydetti:

“Takvimlerin 15 Temmuz’u gösterdiği gece, bu sefer tanklarla, toplarla, helikopterlerle, savaş uçaklarıyla üzerimize geldiler. Devletimizin silahlarıyla milletimizin canına kast ettiler. Türk milleti, tek vücut olup kendilerine karşı geldiğinde de 251 kardeşimizi şehit ettiler, 2 bin 193 kardeşimizi yaraladılar. Bu ülkenin gördüğü en büyük ihaneti, yakın tarihin kaydettiği en cesur, en kahraman direnişle, milletimizle birlikte başarısızlığa uğrattık. Biz, 15 Temmuz gecesi çıplak elleriyle tankları durduranlarız, Sizleri kutluyorum, sizleri tebrik ediyorum. Siz o gece ölümü öldürdünüz. Biz, 15 asırdır Okçular Tepesi’ni bekleyenleriz. Biz, gölgesini üzerimizde hiç eksik etmeyecek o al sancağın bekçileriyiz. Biz, bu toprakları kanlarıyla yoğurarak vatan kılanlarız, şehitler tepesini boş bırakmadık, boş bırakmayacağız. Biz, Çanakkale ruhunu yeniden canlandırıp vatanı işgalden kurtaranlarız.

Ülkemizi içeriden çökertemeyince sınırlarımızı terör koridoru ile kuşatmaya kalktılar. Sınırlarımız boyunca bir terör koridoru oluşturmak isteyenlerin beslediği kiralık katillerin başını inlerinde ezdik. Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekatlarıyla terör koridorunu paramparça ettik. Sadece ülkemizin güvenliği değil, komşularımızın, dostlarımızın, gönül coğrafyamızın huzuru, selameti bizim meselemizdir. Ülkemizi hedef alan tüm planları nasıl büyük bir kararlılıkla bozduysak, bundan sonra da aynı kararlılıkla bozacağız. İşte Cudi’de biz vardık, Gabar’da biz vardık, Tendürek’te biz vardık, Bestler Dereler’de biz vardık. Gerektiğinde Kandil’de biz vardık, inlerine girdik ve bu teröristleri etkisiz hale getirdik. Şimdi ben sizden bir şey rica ediyorum; bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız ve bu kirli oyunları beraber bozacağız. İşte bu, aziz milletimizin ortak hikayesidir.”

“Biz millete efendi değil hizmetkar olacağız.” diyerek yola çıktıklarını belirten Erdoğan, 16 yıllık yolculukları boyunca da bu sözlerine sadık kaldıklarını dile getirdi.

Yıllar önce Pınarhisar Cezaevi’nden tahliye olduktan sonra karşılamaya gelenlere, “Ülkemizin yüz yüze olduğu iç sorunlarla karşı karşıya geldiği uluslararası sorunlarla ve baskılarla başa çıkabilmenin en önemli şartı, milletin desteğine sahip milli politikalar geliştirmektir. Yerli bir duruşa, milli bir duruşa şiddetle ihtiyacımız var.” dediğini anımsatan Erdoğan, şöyle konuştu:

“Evet, bu sözlerimin üzerinden tam 19 yıl geçti. O gün bugündür yerli bir duruşun, milli bir siyasetin kavgasını verdiğimiz, bu yolda milletimizle beraber yürüdüğümüz için bahtiyarım. İnşallah Rabbim, bundan sonra da bizleri bu yoldan ayırmaz. Daha önce merhum Menderes’e, merhum Özal’a, merhum Erbakan Hocamıza, merhum Türkeş’e, merhum Yazıcıoğlu’na, diğer milli ve yerli siyaset insanlarımıza verdiğiniz emaneti, şimdi biz muhafaza ediyoruz. Görevi teslim aldığımız günden beri, bayrağı düşürmeden, sırat-ı müstakim üzere yürüyerek, hedefe varmaya çalıştık. Emanetin sahibinin millet olduğunu hiç aklımızdan çıkarmadık. İstiklal Şairimiz Mehmet Akif’in çağrısına kulak vererek, ‘Korkmadık.’ İçeriden ve dışarıdan gelen her türlü engelleme çabalarını, ‘Ulusun, korkma. Nasıl böyle bir imanı boğar, medeniyet dediğin tek dişi kalmış canavar?’ diyerek boşa çıkardık.”

“AK PARTİ’NİN HAMURUNU MİLLETİMİZ YOĞURDU”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2001 yılında AK Parti’yi kurarken, “adalet” ve “kalkınma” idealini şiar edindiklerine de değindi.

“AK Parti’nin hamurunu milletimiz yoğurdu, siz yoğurdunuz, rotasını milletimiz çizdi.” diyen Erdoğan, AK Parti’nin hikayesinin Türkiye’nin hikayesi olduğunu vurguladı. Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu hikayede gariban sofralarının mesajları var. Başının okşanmasına hasret yetimlerin özlemleri var. Dili dualı anaların istekleri var. Bu hikayede ailesinin helal lokmasını kazanan babaların beklentileri var. Okul sıralarındaki gençlerin umutları var. Genç kızlarımızın mutlu yarınları var. Bu hikayede, medeniyetimize ve tarihimize ait ne varsa, hepsi mevcuttur. Hamdolsun, milletimiz bizi dualarına, isteklerine, umutlarına, yarınlarına, destanlarına ortak ederek, emanetine layık gördü. İşte bu yüzden, milletimize hizmet yolculuğumuza çıkarken daha çok demokrasi dedik, daha çok özgürlük dedik, daha çok büyüme dedik.”

Erdoğan, sadece daha çok yol, hastane, okul, köprü, iş, hizmet sözünü tutmaya çalışmakla kalmadıklarını, aynı zamanda adaletin tesisi yolunda da gece gündüz mücadele ettiklerini belirterek, şöyle konuştu:

“Kıyafetinden, düşüncesinden dolayı eğitim öğretim imkanı elinden alınan yavrularımızın biz elinden tuttuk. Etnik ve mezhebi kimliğinden, kültüründen dolayı mağduriyete uğrayan vatandaşlarımızın hakkını teslim ettik. Farklı dinlere mensup vatandaşlarımızın kurduğu vakıfların haklarını onlara iade ettik. Vesayetin kontrolündeki iktidarı milletin emrine verdik. Millet devlet için değil, devlet millet içindir dedik. ‘Millet efendi, biz hizmetkarız’ dedik. ‘Yeter söz de karar da milletindir.’ dedik. Erdem, irade ve cesaretle Türkiye’yi şahlandırdık.”

“DEVLET MİLLETİN EMRİNE GİRDİ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, davalarının ülkeye ve aziz millete hizmet davası olduğunu, ülke büyüdükçe ve kalkındıkça milli egemenlik ve bağımsızlığın da perçinlendiğini ifade etti.

Milli geliri 3,5 kat artırdıklarında, ihracatı 5 katına çıkardıklarında, enflasyonu tek haneli rakamlara düşürdüklerinde, Türkiye’nin hem kalkınmasına hem özgürleşmesine hizmet etmiş olduklarına değinen Erdoğan, şöyle konuştu:

“Yerli ve milli siyaset, işte tam da budur. Milli olmak, milli geliri artırmak, milletin iş ve aşını büyütmek demektir. Milli olmak, faize giden parayı yatırımlar ve sosyal yardımlar yoluyla millete aktarmak demektir. Yerli olmak Türkiye’yi 5 cente muhtaç halde IMF kapısında bekletmemek, savunma sanayinde dışa bağımlı olmamak demektir. Şu 16 yıllık iktidarımız döneminde devlet-millet kaynaşması gelişti, hamdolsun devlet milletin emrine girdi. Bürokratik oligarşinin hakimiyetine son verdik. ‘İnsanı yaşat ki devlet yaşasın.’ anlayışını hakim kıldık. ‘Halkımız demokrasinin en ileri standartlarına layıktır.’ dedik. Sosyal restorasyonla kardeşliğimizi yücelttik, anayasal değişikliklerle sistemimizi demokratikleştirdik, sivilleşme adımlarıyla siyasetimizi normalleştirdik.”

“MİLLETE HİZMETKAR OLMA İDEALİMİZDEN HİÇ SAPMADIK”

Zihniyet dönüşümünü tamamladıklarını, şimdi kurumsal dönüşümü tamamlama zamanının geldiğini vurgulayan Erdoğan, yeni bir düzen inşa etmenin zahmetli olduğunun altını çizdi.

Eski düzenden beslenenlerin değişime düşman olacaklarını belirten Erdoğan, şöyle konuştu:

“Geride bıraktığımız 16 yıllık diriliş döneminde büyük dirençlerle karşılaşsak da bir zamanlar hayal edilmesi imkansız olanı hep birlikte başardık. Demokrasiden ekonomiye kadar attığımız her adımı, milletimizin adalet ve kalkınma arayışının bir parçası olarak gördük. Yerli ve milli olanı evrensel insanlık birikimiyle modern, demokratik siyasetin gerekleriyle harmanladık. Sabitlerimizi koruduk, ancak ülkemizin değişen ihtiyaçlarına ve değişen dünyaya duyarsız kalmadık. Bunları yaparken tecrübe kazandık, bunun yanında da güçlendik. Buna karşılık kuruluş hedeflerimizden, bu aziz millete hizmetkar olma idealimizden hiç sapmadık. Bu milletimiz de özellikle bize ayrı bir güç verdi ve milletimizle hep dertleştik, milletimize afra tafra yapmadık. Milletimizin karşısında mütevazı olduk. Hep milletimize hesap verdik. Kapalı kapılar ardında pazarlıklar yapmak yerine, herkesin gözü önünde muhasebe yaptık. Milletimize olan saygımızın ve sevgimizin gereği olan bu siyaset tarzımızı, sonuna kadar sürdürmekte kararlıyız.”

“TÜRKİYE’NİN MENFAATLERİNE AYKIRI ADIMLAR ATMAK MÜMKÜN DEĞİLDİR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, zor bir coğrafyada, risk ve tehditlerle dolu bir bölgede büyük dönüşümlere gebe bir zaman diliminde yaşandığının da altını çizdi.

Osmanlı Devleti’nin yıkılışından sonra bölgeye düşen ateşin, son yıllarda yeniden harlandığını ve yeni bir yangına dönüştüğünü ifade eden Erdoğan, şöyle devam etti:

“Küresel şer odaklarının sömürge politikaları, bölgemizi terörizmin, fanatizmin, radikalizmin kuşatması altına soktu. Halkından kopuk yönetimler, geri kalmışlık, kardeş kavgası, etnik ayrılıkçılık ve mezhep taassubu, bölgemizi kaosa sürükledi. Bu kadim coğrafya, ne acıdır ki vekalet savaşlarının arenası haline geldi.

Rabb’imize hamdolsun ki Türkiye, sahip olduğu demokratik güçlü devleti, büyüyen ekonomisi ve milli seferberlik ruhu sayesinde, bu ateş denizi içinde bir istikrar adası olarak kalabildi. Küresel şer odakları bölgemize terörizm ve ayrılıkçı ideolojiler zerk etmeye çalışırken, Türkiye barış, huzur ve güven getirmek için tüm gücüyle gayret gösterdi. Güçlendirdiğimiz ekonomik ve demokratik altyapımızın desteğiyle son yıllarda güvenliği ve refahı tüm bölgemize yaymaya ve bununla birlikte çok güçlü adımlar atmaya çalıştık. Böylece, hem kendi geleceğimizi hem dostlarımızın geleceğini güvence altına alma yolunda tarihi mesafeler katettik. Artık bölgemizde Türkiye’ye rağmen, Türkiye’nin menfaatlerine aykırı adımlar atmak mümkün değildir. Artık coğrafyamızda Türkiye’nin güçlü iradesine rağmen kirli oyunlar kurmak, sınırlar tanzim etmek, oldu bittiler yapmak mümkün değildir.”

“MİLLİ MENFAATLER VE MİLLİ GÜVENLİK KAYGILARI ÖN PLANA ÇIKTI”

Türkiye’nin önünde yeni bir dünyanın olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni çatışma dinamikleriyle şekillenen dünyada, uluslararası alandaki mücadelelerin günden güne daha da sertleştiğinin de altını çizdi.

Devletlerin artık, tepkisel ve dışlayıcı hareketler tarafından ele geçirilme tehdidiyle karşı karşıya olduğunu belirten Erdoğan, milli menfaatler ve milli güvenlik kaygılarının ön plana çıktığını kaydetti.

“Artık 1990’ların tek kutuplu dünyasında değiliz.” diyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“2000’li yılların küreselleşme hayallerinin yerinde yeller esiyor. Tarihin de mücadelenin de bitmediğine hep birlikte şahit oluyoruz. Batı’da fanatizm, kültürel ırkçılık ve İslam düşmanlığı günden güne büyüyor ve Avrupa’nın üzerinde yükseldiği değerleri tehdit ediyor. İslam dünyasının ortasında bir ur gibi ortaya çıkan DEAŞ terör örgütü, Orta Doğu’da ve kardeş coğrafyalarda daha çok parçalanmaya ortam hazırlıyor. Buna karşılık küresel alanda yeni güç merkezleri, yeni ittifak ve iş birliği zeminleri oluşuyor. Bu süreç, uluslararası aktörler için yeni fırsat ve imkanları da beraberinde getiriyor. Türkiye, tüm muhataplarıyla azami müştereklerde iş birliği yapmak suretiyle bu yeni dünyada kendine onurlu bir yer elde etmenin mücadelesini veriyor. Bölge halklarının gönlünde taht kuran Türkiye, siyasi, askeri ve ekonomik gücüyle küresel bir aktör haline geliyor. Ülkemizin tarihi birikimi ve mevcut potansiyeli, batıyla ve doğuyla, kuzeyle ve güneyle aynı anda ilişki kurabilmesinin, ittifaklar geliştirebilmesinin yolunu açıyor. Bizim için esas olan, milli güvenliğimiz, huzurumuz ve hedeflerimizdir. Bunları sadece kendimiz değil, tüm dostlarımız ve kardeşlerimiz için de istiyoruz. Arkamızda yüz milyonlarca kardeşimizin duasını ve desteğini alarak, küresel zeminde irade sahibi, söz sahibi, inisiyatif sahibi güçlü bir ülkeye dönüşüyoruz.”

“TÜRKİYE GÜCÜNÜN FARKINA VARDI”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin 16 yıl önce AB kapısında bekleyen ama pazarlık şansı olmayan bir ülke olduğunu da hatırlattı. Dünya siyasetiyle ilişkisinin kendi eliyle kurulmadığının altını çizen Erdoğan, “Tek bir yöne bakan, statükocu, değişimden korkan, kendine güvensiz, mücadele ruhu körelmiş, içine kapanmış bir Türkiye vardı. Çok parçalı koalisyonlar ve zayıf iktidarlar Türkiye’nin vizyonunu daraltmıştı.” dedi.

AK Parti iktidarları döneminde Türkiye’nin siyasi istikrar ve ekonomik büyümeyle tanıştığını, her alanda gücünün farkına vardığını ve dünyaya açıldığını ifade eden Erdoğan, şöyle konuştu:

“Demokratik standartlarını yükselten Türkiye, karşılıklı çıkar ve saygı temelinde dünyaya açıldıkça, bölgesel bir güç haline geldi. Ülkemiz, AB ile katılım müzakerelerini başlattı, Türk dünyasından Orta Doğu’ya, Balkanlar’dan Kafkaslara kadar her bölge ile yakın iş birliği geliştirdi. Kendimizi hiçbir zaman herhangi bir kampa muhtaç, mecbur ve mahkum hissetmedik. Ülkemizin büyüklüğüne, menfaatlerine, ihtiyaçlarına uygun olarak aktif ve çok boyutlu bir dış politika takip ettik. Demokrasimizin standartlarını, insan hak ve hürriyetlerini geliştirme konusunda, şartlar ne olursa olsun müspet ve kararlı davrandık. İnsani kalkınma, terörle ve uyuşturucuyla mücadele, güvenlik, ticaret gibi uluslararası işbirliği gerektiren konularda müttefiklerimizle yan yana olmaktan mutluluk duyduk. Son zamanlarda muhataplarımızda aynı kararlılığı ve isteği görmesek de Avrupa Birliği’ne tam üyelik hedefinden asla vazgeçmedik. Bununla birlikte Batılı muhataplarımız bize karşı çifte standart uyguladıklarında, bekamıza tehdit oluşturan terör örgütlerini desteklediklerinde, bunu yüzlerine açıkça ifade etmekten de çekinmedik.”

Erdoğan, kendi politikalarını da kararlılıkla uyguladıklarının altını çizerek, şöyle konuştu:

“Neticede siyasi engellemelere, çifte standartlara ve ayrımcılığa karşı Türkiye’nin menfaatlerinden taviz vermedik. Dün olduğu gibi bugün de demokrasiden, özgürlükten, hakların serbestçe kullanılmasından yanayız, yarın da öyle olacağız. Ancak biz aynı zamanda güçlü olmaktan, bağımsız olmaktan da yanayız. Bunları birbirinin alternatifi değil tamamlayıcısı olarak görüyoruz. Biz, milletin egemen olduğu tam bağımsız, tam demokratik ve müreffeh Türkiye istiyoruz.”

“Birlikte tarih yazdık. Yapılacak çok iş, atılacak çok adım var. Şimdi yeni bir yolun başlangıcındayız. Mamur kılınacak şehirlerimiz, işlenecek bereketli topraklarımız, yetiştirilecek yavrularımız var.” diyen Erdoğan, yapılacak yeni yolların, açılacak hastanelerin, kurulacak fabrikaların, daha güçlü hale getirilecek eğitim-öğretim kurumlarının, kol kanat gerilecek mazlum vatandaşların olduğunu kaydetti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, tarlasında hasadını kaldırıp bereketini görmek için gün sayan çiftçilere verilecek daha çok müjdelerin olduğunu dile getirerek, “Her türlü ayrımcılıkla mücadele ederek önlerini açtığımız, çalışma hayatında görev bekleyen kadınlarımız var. Eşit bireyler olarak hayatın her alanında engelleri kaldırdığımız, yeni imkan ve fırsatlarla buluşturacağımız engellilerimiz var. Ülkemizin üretim yükünü üstlenen sanayicimize, girişimcimize, iş dünyamıza, ihracatçımıza verecek daha çok desteğimiz var. Günün ilk ışıklarıyla evinden çıkıp, alın teriyle rızkını kazanan işçi kardeşlerimizin hayatını kolaylaştırmak için atılacak daha çok adımımız var. Geleceğe umutla bakan, büyük Türkiye’yi birlikte inşa edeceğimiz gençlerimiz, onların kuracakları yuvalar, dünyaya getirecekleri nesiller var.” diye konuştu.

Birlikte yürüyecek daha çok yol olduğuna işaret eden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Aşkımız, sevdamız, yarimiz, yarınımız, vatanımız var. Türk’üyle, Kürt’üyle, Laz’ıyla, Çerkez’iyle, Roman’ıyla, Boşnak’ıyla, Sünnisi, Alevisiyle, işçisi, memuru, esnafıyla, kadını, erkeğiyle hiçbir insanımızı dışarıda bırakmadan bir ve beraber olarak kucaklayacağımız aydınlık bir geleceğimiz var. Parıldayan gözlerinizde, ak alnınızda, iman dolu kalbinizde, bükülmez bileğinizde, çelikten sinenizde, dualı dillerinizde bir şahlanış görüyorum; erdem, irade ve cesaretle Türkiye’nin şahlanışını görüyorum. Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılına girerken, kuruluşunu ve dirilişini tamamlamış bir milletin yeniden yükselişini görüyorum. Tıpkı Kasım 2002’de, Temmuz 2007’de, Haziran 2011’de, Ağustos 2014’te, Kasım 2015’te, 16 Nisan 2017’de olduğu gibi, 24 Haziran’da da biz bu şahlanışa talibiz. Tecrübelerimiz, milletimizin umutlarının hizmetkarıdır. Bizim yeniden yükselişimiz, bölgemizin de dünya mazlumlarının da salih-i selamete çıkışı olacak. İçinde bulunduğumuz dünyada Türkiye, bölgesinin en önemli gücü haline geliyor. Yeni dönemde Türkiye, küresel bir güç, öncü bir ülke olacak. İnşallah önümüzdeki dönemde, erdem, irade ve cesaretle Türkiye şahlanacak.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti’nin bugüne kadar kazandığı 12 seçimin her birinin, hayati derecede önemli olduğunu belirterek, “Ama 24 Haziran seçimleri Türkiye için bir milat olacak. Seçimlerin ardından Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’yle şahlanış ve yeniden yükseliş idealimiz, tüm unsurlarıyla hayata geçecek. Milletin tercihi ile kabul edilen yeni yönetim sistemimiz, yasamayı daha itibarlı, yürütmeyi daha güçlü ve yargıyı daha bağımsız hale getirecek. Tam kuvvetler ayrılığı ile Meclis yasa yapmaya ve hükümeti denetlemeye, hükümet etkili icraata, yargı da bağımsız ve tarafsız bir biçimde adaletin tecellisine odaklanacak. Milli irade siyasetin merkezine tam yerleşeceği için, demokrasi tüm kurum ve kurallarıyla eksiksiz işleyecek.” ifadeleri kullandı.

– “Milletimle ahitleşiyorum”

Demokrasinin daha fazla derinleşmesi ve kurumsallaşmasının ise özgürlüklerin garantisi olacağına dikkati çeken Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Yeni sistemde, yönetimde söz sahibi olmanın yegane yolu, seçimlerle milletin iradesinden geçecek. Vesayet düzeni de bürokratik oligarşi de tamamen son bulacak. Demokratik siyasetin kurumsallaştığı bu yeni sistemde, istikrar kalıcı hale gelecek. Hızlı karar, gecikmeyen icraat ve etkili yönetimle, ekonomik büyüme ivme kazanacak. Refah ve kalkınma hız kazanacak. Türkiye 2023, 2053 ve 2071 hedeflerine daha emin adımlarla yürüyecek. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’yle, milli gelir artacağı ve tabana daha fazla yayılacağı için, gelir grupları arasındaki makas hızla kapanacak. Ekonomik kalkınma yolunda taş üstüne taş koyan herkes başımızın tacı olmaya devam edecek. İşvereninden işçisine, yöneticisinden memuruna, yatırımcısından esnafına ülke ekonomisine katkıda bulunan kim varsa, bizi her zaman yanında bulacak. Herkesin mal güvenliği ve ticaret yapma özgürlüğü, daha güçlü bir şekilde hukuk devletinin güvencesi altında olacak. Dünyadaki korumacı ekonomi dalgasına rağmen Türkiye’nin rekabetçi ve dışa açık yapısı sürecek. Biz bugüne kadar hangi sözü verdiysek yerine getirdik, ahde vefa gösterdik, bundan sonra da aynı şekilde devam edeceğiz.

İşte buradan, şimdi buradan milletimle ahitleşiyorum: Ahdim olsun ki; yeni dönemde Türkiye muasır medeniyet seviyesinin üstüne çıkacak. Türkiye küresel bir güç olarak dünya sahnesindeki yerini alacak. İhracattaki yükselişimiz hızlanarak devam edecek. Enerjide dışa bağımlılığımız büyük oranda azalacak. Yüksek teknolojili ürünlerde yerlilik oranı artacak. Yerli otomobil ve savunma sanayi alanındaki projelerimiz süratle hayata geçecek. Şehirlerimiz kültür sanat üreten kimlikli şehirler haline gelecek. Bölge ve sektör bazlı teşviklerle istihdam artışı sağlayacak yeni fabrikaların önü açılacak. Ahdim olsun ki; faizler, enflasyon ve cari açık düşecek. Türk ekonomisi dış şoklara ve finansal saldırılara daha dirençli hale gelecek. Türkiye’nin yatırım cazibesi daha da yükselecek. Kanalistanbul ve 1915 Çanakkale Köprüsü gibi büyük projeler mutlaka hayata geçecek. İstanbul’daki yeni havalimanımız bu yıl 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’mızda hizmete girecek. Tarım ve hayvancılık teşvikleri daha etkin hale getirilerek, ülkemiz bu alanlarda hedeflerine uygun bir konuma çıkartılacak.”

Erdoğan, dar gelirli vatandaşların hayat standartlarının mutlaka artırılacağını, vergi sisteminin daha adil hale geleceğini, dar gelirli vatandaşlar üzerindeki vergi yükünün düşeceğini vurgulayarak, hantal bürokrasiden etkin bürokrasiye geçilmesiyle birlikte devlet kurumları arasındaki koordinasyonun artacağını, karar alma süreçlerinin hızlanacağını ifade etti.

Daha icraatçı hale gelecek bakanlıkların, uzun vadeli planlamaların ve etkin politikaların aracı haline dönüşeceğini anlatan Erdoğan, “Gazi Mustafa Kemal’in dediği gibi, Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacak. Bütün bunları birlikte başaracağız. El birliğiyle Türkiye ekonomisini büyütecek ve dünyaya markalar sunacak küresel bir güç haline getireceğiz. Nitekim kısa bir süre önce bunun ilk adımlarını attık. Vatandaşlarımıza, kamu kurumlarına olan borçlarını yeniden yapılandırma imkanı getirdik. Daha önceki yapılandırmalarda borçlarını ödeyememiş olanları da bu kapsama dahil ettik.” değerlendirmesinde bulundu.

“LİDER ÜLKE TÜRKİYE VİZYONUMUZ DEVAM EDECEK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, vergi ve sosyal güvenlik kurumu primleri konusundaki ihtilaflara, matrah artışı şartıyla uzlaşma yolunu açtıklarını, stok beyanıyla, vergi mükelleflerinin gerçek varlıklarıyla muhasebe kayıtlarını tutarlı hale getirdiklerini aktararak, asıl büyük müjdeyi emeklilere verdiklerini, 12 milyon emeklinin tamamına Ramazan ve Kurban bayramlarında biner lira ikramiye verme kararı alarak, kendilerine olan şükranlarını ifade ettiklerini söyledi.

İş yeri açan emeklilerin yüzde 15 destek primi yüklerini kaldırdıklarını, imar barışıyla ülkenin kangren olmuş bir sorununu kökten çözdüklerini, Türkiye’deki bağımsız binaların yarısını oluşturan imarsız veya imara aykırı yapıların durumuna hukuki çözüm getirdiklerini belirten Erdoğan, böylece kentsel dönüşüm ve planlı yapılaşma çalışmalarının önündeki engelleri kaldırmış olduklarını belirtti.

Erdoğan, üniversitelere kayıt yaptırıp da eğitim-öğretimine devam edemeyenlere bir fırsat daha verdiklerini, iş hayatına yeni atılan 18-29 yaş arasındaki gençlere destek için, mevcut teşviklere ilave olarak, bir yıl boyunca Bağ-Kur primlerini de üstlendiklerini, yaşlılık aylığını yaklaşık iki kat artırarak 500 liraya çıkardıklarını, böylece milletin her kesiminin derdine deva olmaya, devletle milletin arasında hiçbir ihtilaflı konu bırakmamaya gayret gösterdiklerini vurguladı.

Dış politikada da erdem, irade ve cesaretle Türkiye’nin şahlandığına işaret eden Erdoğan, şöyle devam etti:

“Dış politikamızın temel ilkeleri ‘bağımsızlık’, ‘milli çıkar’, ‘milli güvenlik’ ve ‘vicdani duruş’ olmaya devam edecek. Kimsenin efendiliğini kabul etmediğimiz gibi kimseye de efendilik taslamayacağız. Nasıl kazan-kazan ilkesini, bir adım önde olmak anlayışını benimsediysek, yine onurlu ve saygın bir iş birliği zemininde yapıcı bir dış politikayı öne çıkaracağız. Muhataplarımızla göz hizasında, eşit seviyede, somut çıkarlar ve öncelikler doğrultusunda ilişkilerimizi sürdüreceğiz. ‘Lider ülke Türkiye’ vizyonumuz devam edecek. Savunma alanında dışa bağımlılığımız azaldığı oranda, dış politikadaki etkinliğimiz ve caydırıcılığımız artacak. Küresel bir güç olmak için kendi silahlarımızı üretmeye devam edeceğiz. Altay tankımız gibi, Atak helikopterimiz gibi, İHA’larımız, Silahlı İnsansız Hava Araçlarımız gibi savunma sanayi değerlerimizi artıracağız. Hedefimiz karada, havada, denizde, her alanda yüzde yüz yerli savunma sistemlerine Türkiye olarak sahip olmaktır. Bir yandan süratle kendi teknolojimizi üretirken, diğer yandan ihtiyaçlarımızı gidermek için alternatif arayışlarımızı sürdürüyoruz.”

Türkiye’nin hem büyük tehditler hem de büyük fırsatlar barındıran yeni uluslararası ortamın güçlü bir aktörü olacağını dile getiren Erdoğan, “Yeter ki siyasi istikrarımızı koruyalım, yeter ki güçlü bir siyasal liderlikle yolumuza devam edelim. İşte Başkanlık sistemini bunun için getiriyoruz. Önümüze çıkarılan bütün zorluklar, bölgesel bir güç olan ülkemizin küresel bir güce dönüşmesini engellemek içindir.” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin güçlendikçe, sadece “dünya beşten büyüktür” diye haykırmakla kalmayacağını, dünyanın beşten büyük olduğunu dosta düşmana göstereceğini aktararak, şunları kaydetti:

“Ülkemizin birliğine ve dirliğine kast eden terör örgütleriyle her alandaki mücadelemizi, içeride ve dışarıda en küçük bir zafiyete meydan vermeden sürdüreceğiz. Şahlanışımızın en önemli ayaklarından biri de ülkemizi hedef alan terör örgütlerini bütünüyle yok etmek, onları tarihin çöplüğüne yollamaktır. Bu can bu bedende olduğu müddetçe terör örgütlerine dünyayı dar etmekten asla vazgeçmeyeceğiz. Terörle mücadelemiz, istiklal mücadelemizin bir cüzüdür. Türkiye, yeni dönemde sınırlarını terör örgütlerinden temizlemek için Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı gibi harekatlarına yenilerini ekleyecektir. Güney sınırlarımız boyunca oluşturulmaya çalışılan terör koridorunu, bu harekatlarımızla paramparça ettik. En son Afrin’de destan yazan kahramanlarımız, Mehmetçiklerimiz yeni görevlere hazırdır, bunu da gördük. Aynel Arab’dan Haseke’ye, oradan Sincar ve Kandil’e kadar tek bir terörist bırakmayana kadar operasyonlarımız devam edecektir. İstiklal marşımızda Akif ne diyor: ‘Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım/Hangi çılgın bana zincir vuracakmış şaşarım’ bu milletimiz için vazgeçilmez bir hedeftir. Millet olmanın temel şartı olan hürriyet, siyaset anlayışımızın temelini oluşturan milli iradenin tecellisi için kaçınılmazdır.

Milli iradeye dayanan siyaset, her türlü boyunduruktan, zorlamadan ve baskıdan azade olarak yapılan siyaset anlamına gelir. AK Parti özgürlükler partisidir, öyle olmaya devam edecek. Milletimizin refahını sağlamak ne kadar önemliyse, din ve vicdan hürriyetinin önündeki engelleri kaldırmak da bireysel özgürlükleri güvence altına almak da o kadar önemlidir. Irkçı, yabancı düşmanı, İslam düşmanı, cinsiyetçi, bölücü olmayan tüm fikirlerin özgürce ifade edilmesi, yayılması, propagandasının yapılması ve örgütlenmesi devletimizin güvencesi altındadır. Oylarınızı, milli iradenizi, siyasi kararlarınızı nasıl emanet bildiysek, bireysel özgürlükleriniz de emanetimizdir. 15 Temmuz gecesi hürriyetini müdafaa etmek için canından vazgeçen bir milletin özgürlüklerini kısıtlamaya kalkmak da milletimizin buna razı geleceğini düşünmek de akla ve mantığa uygun değildir. AK Parti yürüyüşüne başladığımız günlerde ‘3-Y’ olarak adlandırdığımız yolsuzlukla, yoksullukla ve yasaklarla mücadele etmek, en önemli hedeflerimiz arasında olmaya devam edecektir.”

Erdoğan, 24 Haziran’dan sonra da adaletin kurumsal yapısını güçlendirmek, özellikle sosyal adaletin tam anlamıyla ve her alanda tesisinin öncelikleri olacağını anlatarak, ekonomide, devlet hizmetlerinde, çalışma hayatında, eğitimde, siyasette ve diğer tüm alanlarda adaletin tesisinin, siyasetin amacını oluşturmaya devam edeceğini bildirdi.

“Zira adalet bizim medeniyetimizin kurucu ilkesidir. Biz inanıyoruz ki ‘adalet güneşinin doğacağı ilk yer idarecinin kalbidir’.”diyen Erdoğan, devletin, mülkün, nizamın, sosyal barışın temelinin adalet olduğunu kaydetti.

Erdoğan, onun için “insanı yaşat ki devlet yaşasın” anlayışını şiar edindiklerini vurgulayarak, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Kuruluş ve diriliş döneminin kaçınılmaz çalkantıları içerisinde huzurundan özellikle olan, kendisini ötelenmiş hisseden, hakkını alamadığını düşünen herkese, devletimizin şefkat, merhamet ve adaletli kolları sonuna kadar açıktır. Milletimizin huzuruna, birliğine, dirliğine düşmanlık etmeyenler, bizimle aynı rüyayı görmeseler, aynı ideali paylaşmasalar bile, aynı derecede değerlidir. Bu zamana kadar yanımızda olmayan ya da karşımızda bulunanlara da diyorum ki milletimiz bir bütündür. Her bir vatandaşımızın iradesi değerlidir. Birimiz özgür olmadıkça, diğerlerimiz de özgür olamaz. Birimiz kendini huzurlu hissetmedikçe, diğerlerimiz de kendini huzurlu hissedemez. Birimiz geleceğini güvende görmedikçe, diğerleri de göremez.

Onun için helalleşme, balkon konuşması, empati, beyaz sayfa açmak, kapıyı herkese açık bırakmak gibi kavramları Türk siyasetinde biz işler hale getirdik. Onun için ‘Gel, ne olursan ol yine gel’ dedik, ‘Gelin canlar bir olalım’ dedik, ‘Yaratılanı severiz Yaradan’dan ötürü’ dedik. Onun için adaleti de kalkınmayı da vatandaşlarımızın tamamı için istiyor, hayata geçiriyoruz. Önümüzdeki dönemde, bu temel ilkeye çok daha sıkı sarılacağız. Tek bir vatandaşımızın dahi adalet dairesinin dışında kalmaması için her türlü çabayı göstereceğiz.”

Millet olarak, maziden atiye uzanan bu yolda bir kader ortaklığı bulunduğuna işaret eden Erdoğan, “Ülkemizin küresel boyutta iddia sahibi olmasının arkasındaki en önemli güçlerden biri de toplumsal yapımızın bu zenginliğidir. Siyasi, ideolojik, dini, mezhebi, etnik farklılıklarımızı ayrışma ve düşmanlık noktaları değil, hayatın renkleri olarak gören herkesle, bu yolda birlikte yürümeye hazırız. Zira biz yaratılanı Yaradan’dan ötürü sevdik.” ifadelerini kullandı.

“YENİ YÖNETİM SİSTEMİNDE İMKANLARI KADINLARIMIZLA DAHA FAZLA PAYLAŞACAĞIZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu kutlu yola çıktıkları günden beri kadınların, kendilerini hiçbir zaman yalnız bırakmadığını vurgulayarak, bu davaya hizmet edenlerin, bu davanın yükünü çekenlerin ve bu dava için fedakarlık yapanların başında kadınların geldiğini kaydetti.

“Sizlerin gücüne, yola çıktığımız ilk günden beri inandım. Türkiye’ye partimizin kadın kollarını etkinleştirerek, kadınların siyasal yaşama katılımları noktasında büyük bir eşik atlattık.” diyen Erdoğan, şöyle devam etti:

“Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kadınlarımızın temsil oranını tarihin en yüksek seviyesine taşıdık. Sosyal hayatın bütün alanlarında ve karar mekanizmalarında kadınlarımızın varlığını, katkısını geleceğimiz için hayati gördük ve bu yönde adımlar attık. Kadınlarımızı güçlendirmenin ülkemizi güçlendirmek olduğuna hep inandık. Bundan sonra da aynı anlayışla hareket edeceğiz. Önümüzdeki tarihi dönemeçte yükü kadınlarımızla birlikte omuzlayacağız.

Yeni yönetim sisteminde imkanları kadınlarımızla daha fazla paylaşacağız. Eğitim-öğretimden istihdama, sağlıktan aileye kadar her alanda kadınları desteklemeye devam edeceğiz. Kadına karşı istismar, şiddet ve taciz; insanlığa karşı işlenmiş büyük suçlardır, bunu da böyle ifade ediyorum. Bu ayıbı ülkemizden tamamen silene kadar bütün çabamız ve gayretimizle devam edeceğiz. Kadına karşı her türlü cahiliye adetini ayaklarımızın altına aldık ve alacağız. Kadınları bu ülkenin ve milletin, her türlü hakka eşit olarak sahip bireyleri haline getirene kadar bu mücadeleyi devam ettireceğiz.”

“SEVGİLİ GENÇLER; SİZ ŞAHLANIŞIMIZ VE YÜKSELİŞİMİZSİNİZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında gençlere de seslendi.

“Sevgili gençler, siz şahlanışımız ve yükselişimizsiniz. Erdem, irade ve cesaretle Türkiye’yi siz şahlandıracaksınız.” diyen Erdoğan, gençlerin, Türkiye’nin 2053 ve 2071 hayallerinin emanet edildiği geleceği olduğunu söyledi.

Erdoğan, gençlere emretmeyeceklerini, dikte etmeyeceklerini, onları kalıplara sokmak için çalışmayacaklarını vurgulayarak, “Biz sadece sizinle beraber çalışacağız. Sizinle beraber yol yürüyeceğiz. Bütün gayretimizle size daha fazla alan açacağız. Doğruyu sizinle beraber tartışıp, hayata geçireceğiz. Yanlışları sizinle birlikte tespit edip, düzelteceğiz. Ülkemiz sizinle küresel güç olacak. İstihdamımız sizinle büyüyecek. Vizyonumuz sizinle genişleyecek. Adalet sizinle yükselecek. Eğitim-öğretim sistemimizi sizin beklentilerinizi karşılayacak şekilde geliştireceğiz.

Hiçbir terör örgütünün, şer odağının ağına düşmenize izin vermeyeceğiz. Size daha nitelikli imkanlar sunmayı, ülkemizin geleceğine yatırım olarak görüyoruz. Eğitim-öğretim hayatınızın ardından, edindiğiniz bilgi, beceri ve birikimlerinizi iş hayatına aktarmanızı sağlamak için gereken adımları birlikte atacağız. Farklı lisanlar, güncel gelişmeler, ileri teknolojilerle birlikte elbette dünyayı daha iyi tanıyacaksınız. Bunun yanında medeniyetinizi, tarihinizi, kültürünüzü de en iyi şekilde öğreneceksiniz.” değerlendirmesinde bulundu.

“GEÇMİŞİYLE BAĞLARI KOPMUŞ BİR TOPLUM ENİNDE SONUNDA YIKILMAYA MAHKUMDUR”

Geçmişini bilmeyenlerin geleceğini inşa edemeyeceğinin altını çizen Erdoğan, “Kökleri kurumuş bir ağacın uzun süre ayakta kalamayacağı gibi geçmişiyle bağları kopmuş bir toplum da eninde sonunda yıkılmaya mahkumdur. Avrupa’yı da Amerika’yı da Orta Asya’yı da Kuzey Afrika’yı da Balkanları ve Kafkasya’yı da hasılı bütün dünyayı bilmeniz, anlamanız bir o kadar da kendi yerli ve milli duruşunuzla hareket etmeniz için size destek olacağız. Tarihinizi öğrendikçe özgüveninizin arttığını, vizyonunuzun derinleştiğini, bakış açınızın genişlediğini göreceksiniz. Gelin, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemini sizlerle birlikte hayata geçirelim.” ifadelerini kullandı.

“CUMHUR İTTİFAKI, BİRLİK VE BERABERLİK ANLAYIŞININ SİYASETE YANSIMASIDIR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, önlerinde uzun bir yol, yapılacak çok iş olduğunu belirtti.

Kendilerini yoldan döndürmeye çalışanların hiç bitmeyeceğine işaret eden Erdoğan, “Ama bizim de birliğimiz, dirliğimiz Allah’ın izniyle hep sürecek.” dedi.

Erdoğan, Cumhur İttifakı’nın bu birlik ve beraberlik anlayışının siyasete yansıması olduğunu dile getirerek, “Yerli ve milli anlayışın Türkiye’nin bekası için seferber olmasının adıdır. Türkiye’nin yeni hükümet sistemiyle şahlanışıdır. Türkiye’nin aydınlık geleceği için tüm toplum kesimleriyle siyasi ahitleşmenin ta kendisidir. Bu yolda yapmamız gereken birliğimizden ve dirliğimizden taviz vermemektir. Biz işte bu ahdi Rabia’yla sembolleştirdik.” diye konuştu.

“BİZİ HEDEFLERİMİZDEN VAZGEÇİREMEYECEKLER”

Salondakilerle “Tek millet, tek bayrak, tek vatan ve tek devlet” söylemini yineleyen Erdoğan, şöyle devam etti:

“Bu dört ilkenin çevresinde, yerli ve milli herkesle birleşerek, el ele vererek, güçlü ve bağımsız Türkiye mücadelesine devam edeceğiz. İşte Cumhur İttifakı’nı bunun için kurduk. Cumhur İttifakı; erdem, irade ve cesaretle Türkiye’nin şahlanışının adıdır. Çanakkale Zaferi, birliğimizin senedidir. Milli Mücadele, birliğimizin teminatıdır. Cumhuriyet, birliğimizin zeminidir. Demokrasi, birliğimizin sigortasıdır. 15 Temmuz Direnişi ve Yenikapı ruhu, birliğimizin mührüdür. Hedeflerimize ancak bu ruhla yürüyebiliriz.

Milletimize, bayrağımıza, vatanımıza, devletimize kast edenlere buradan bir kez daha haykırıyoruz: Başaramayacaksınız. Milletimizin birliğini, dirliğini asla bozamayacaksınız. Bayrağımız göklerde hep dalgalanacak. Vatanımız ilelebet bu millete yurt olacak. Devletimiz hep payidar kalacak. Ezanlarımız hep bu kubbede yankılanacak. Hep dimdik duracağız. Bu ülkeye diz çöktüremeyecekler. Bu halka boyunduruk vuramayacaklar. Bin yıldır yürüdüğümüz bu yoldan bizi geri döndüremeyecekler. Bizi hedeflerimizden vazgeçiremeyecekler.”

Tüm bunlar için önlerinde yeni bir imtihan, yeni bir yarışın bulunduğunu, bunun da 24 Haziran seçimleri olduğunu aktaran Erdoğan, “15 Temmuz’da olduğu gibi bağımsızlığımızı canımız pahasına hep koruyacağız. Bin yıllık yolculuğumuz binlerce yıl akıp gidecek. Tüm hedeflerimiz gerçekleşecek. İşte bütün bunlar için; tarihin önünde, ecdadımızın huzurunda, şahitliğinde Allah’a and olsun ki davamızı 2023’e, 2053’e, 2071’e taşıyacağız.” dedi.

Erdoğan’ın “Yemin olsun yolumuzdan dönmeyiz. Yemin olsun hedeflerimizden vazgeçmeyiz. Yemin olsun kardeşliğimize halel getirmeyiz.” sözlerini salonda bulunanlar tekrarladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını, “Rabbim davamızı, birliğimizi, ahdimizi aziz; yolumuzu açık eylesin.” ifadeleriyle tamamladı.

 

DÜNYA

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Muğla’da toplu açılış törenine katıldı

Yayınlanan

on

YAZAR

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Muğla’da toplu açılış töreninde yaptığı konuşmada, “Her seçimde bize en güçlü şekilde destek veren milletimiz sayesinde, sadece ülkemizi eşi benzeri görülmemiş eser ve hizmetlere kavuşturmakla kalmadık. Aynı zamanda, terör örgütlerinden darbecilere, küresel vesayetçilerden ekonomik tetikçilere kadar, istiklalimize ve istikbalimize göz dikenlerin tamamının da hakkından geldik” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Muğla Adliye Sarayı yanındaki miting alanında Marmaris-Datça Yolu, Milas İçme Suyu Arıtma Tesisi ve Bodrum Devlet Hastanesi ile Yapımı Tamamlanan Diğer Projelerin Toplu Açılış Töreni’nde konuştu.

Marmaris ziyaretleri dışında epeydir Muğla’yla hasret gideremediklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Muğlalılara “Sizleri özlemişiz” diye seslendi.

Bugün hem özlem gidermeye hem de şehre kazandırdıkları eser ve hizmetlerin resmî açılışlarını yapmaya geldiklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Karşımda muhteşem bir katılım görüyorum. Bugün Muğla bir başka” dedi.

Eser ve hizmet siyasetlerinin en güzel örneklerini Muğla’da görmenin mümkün olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Muğla’nın her karış toprağında izimiz var, emeğimiz var. Hamdolsun Muğla’mız da tarımıyla, turizmiyle, ticaretiyle bu emeklerimizi üretime, istihdama, kazanca dönüştürme konusunda çok başarılı” değerlendirmesini yaptı.

Geride kalan 20 yılda ülkenin altyapısından üstyapısına kadar tüm eksiklerini gidermiş, Türkiye Yüzyılı’nın hazırlıklarını önemli ölçüde tamamlamış olarak milletin huzurunda olduklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünyanın geçmeye hazırlandığı yeni yönetim ve ekonomi düzeninde, Türkiye’yi hak ettiği seviyeye çıkarmanın ilk adımını attıklarını gördüğünü söyledi.

“ÜLKEMİZİ EŞİ BENZERİ GÖRÜLMEMİŞ ESER VE HİZMETLERE KAVUŞTURDUK”

Şimdi daha büyük hedeflerle, daha büyük bir öz güven ve güçle yönlerini geleceğe dönmüş durumda olduklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bundan 12 yıl önce 2023 hedeflerimizi ilk açıkladığımızda zihinlerini geri kalmışlık ve faşizm kapanına hapsetmiş birileri, kendi akıllarınca bizi küçümsemiş, alaya almışlardı. Hep yaptıkları gibi 2023 hedeflerimizi hayata geçirmek için başlattığımız her programa, her projeye, yatırıma ne diyorlardı? ‘Yapamazsınız.’ diyorlardı. Böyle engellemeye çalıştılar ve bu onlar için hezeyandı ama bunu dün gibi hatırlıyoruz” diye konuştu.

Yatırımlara karşı çıkanlara kulak asmadıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Tabii biz AK Gençlik’le, AK kadrolarla bunlara yüz vermedik. Hiç kulak asmadık. Bizim baktığımız tek yer milletimizdir, milletimizin özlemleridir, milletimizin talepleridir, milletimizin ihtiyaçlarıdır. Hamdolsun her seçimde bize en güçlü şekilde destek veren milletimiz sayesinde sadece ülkemizi eşi benzeri görülmemiş eser ve hizmetlere kavuşturmakla kalmadık aynı zamanda terör örgütlerinden darbecilere, küresel vesayetçilerden ekonomik tetikçilere kadar istiklalimize ve istikbalimize göz dikenlerin tamamının da hakkından geldik. Kendi milletinden umudunu kesenlerin, ülkemizin kutlu yürüyüşünü engellemek için sergiledikleri kepazeliklere rağmen Cumhuriyetimizin 100. yılına coşkuyla, gururla, heyecanla girdiğimiz bir döneme ulaştık.”

“BU MİLLET TERÖRDEN BESLENENLERE, KAN EMİCİLERE BU ÜLKEDE YOL VERMEZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, havaalanından buraya gelene kadar yol boyu tıklım tıklım olduğunu aktardı.

Müstemleke zihniyetlilerin kepazeliklerinin bitip tükenmek bilmediğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Geçtiğimiz günlerde Türk Silahlı Kuvvetlerinin gücüne güç katacak bir savunma sanayi projemizin açılışında, ordumuzun komutanlarıyla birlikte yaşadığımız sevince tahammül edemediklerini hep birlikte gördük. Bay Kemal, Sakarya Arifiye’de bu ordunun başkomutanı olarak Tayyip Erdoğan ne yaptı? Orada Fırtına obüslerinin teslim törenini yaptı. Senin hayatında, senin aklında böyle bir şey var mı, böyle bir şey yapabilir misiniz? Altay tanklarının teslimini yaptık Bay Kemal. Bunlarla ordumuz çok daha güçlü. Ordumuz bunlarla o terör örgütlerini ne yaptı? İnlerine gömdü inlerine. Bay Kemal, sen bu teröristlerle dirsek dirseğe dolaştın. Cezaevlerindeki teröristleri de nasıl çıkarırız diye bunun gayreti içerisindesin. Boşuna uğraşma, o teröristler öyle oralardan çıkamazlar. Ama bu şimdiden vadediyor. Yahu, Diyarbakır’da 51 vatandaşımızın ölümüne neden olan bu Demirtaş değil miydi? Şimdi çıkmış bu, ‘onları çıkaracağım’ diyor. Bu millet sana bu yolu açmaz. Bu millet terörden beslenenlere, kan emicilere bu ülkede yol vermez.”

Millete güvendiğini ve millete inandığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu açıklamalarda bulundu: “Bu yolda böyle yürüyeceğiz. El ele yürüyeceğiz, omuz omuza yürüyeceğiz. Hak ve özgürlük denilince biz milletimizle el ele olmayı anlarız, kan emicilere asla prim vermeyiz. Ama bu zihniyet önce Sakarya Arifiye’deki fabrikanın bu seviyeye gelmesini sağlayan yatırımlarımızı sabote etmek için yapmadığını bırakmadı. Her türlü yalan ve iftirayı kullanarak yürüttüğü bu ihanet kampanyasında başarılı olamayan bu habis zihniyet, bu defa doğrudan kahraman ordumuzu ve şerefli komutanlarımızı hedef alarak asıl niyetini gösterdi.”

“Muğla seninle gurur duyuyor” sloganları üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ben de sizinle gurur duyuyorum. Gönüllerde köprüler kuralım ve destanları beraber yazalım” karşılığını verdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Her gün sınırlarımızı taciz eden Yunanistan’a, elinde on binlerce masumun kanı olan PKK’ya, ülkemizin son dönemde gördüğü en büyük ihanet çetesi olan FETÖ’ye, egemenliğimizi hedef alan ülkelere, velhasıl Türkiye ve Türk milleti düşmanlarına göstermediği, gösteremediği tepkiyi, ordumuzun komutanlarına fütursuzca sergileyen, seviyesizce hakaret eden bir kişi bu ülkenin siyasetçisi olabilir mi? Kardeşlerim anayasamıza göre bu kardeşiniz, bu ordunun başkomutanıdır. Bunu ben söylemiyorum anayasamız söylüyor.” Cumhurbaşkanı Erdoğan, alandakilerin “Bir gece ansızın gelebiliriz” sloganları üzerine de “Aynen öyle, bir gece ansızın gelebiliriz ve geleceğiz” ifadesini kullandı.

“KENDİ ÜRETİMİNİ YAPABİLEN TÜRKİYE GERÇEĞİNE TAHAMMÜL EDEMİYORLAR”

Muhalefetin, ülkenin ve milletin hangi menfaatini savunacağını ve hangi hedefini hayata geçirebileceğini soran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tabii biz bunların asıl karın ağrılarını çok iyi biliyoruz. Bunlar Arifiye’deki atıl fabrikanın, ülkenin savunma sanayiinin en önemli üretim tesislerinden biri olmasından rahatsızlar. Bunlar karasından havasına, denizinden siberine kadar savunma sanayiinin her alanında kendi tasarımını, kendi üretimini yapabilen Türkiye gerçeğine tahammül edemiyorlar. Bunlar, terörü sınırları içinde bitirmekle kalmayıp sınırları ötesinde de teröristlerin başını ezen Türkiye fotoğrafına dayanamıyorlar” dedi.

Muhalefetin, küresel krizler karşısında diz çöküp teslim olmak yerine krizleri fırsata dönüştüren Türkiye tablosunu içlerine sindiremediğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Çünkü bunların tüm hayatları, vesayetçilerin ve darbecilerin yönetimini kendilerine altın tepside sunduğu ülke hayaliyle geçmiştir. Rahmetli Menderes’i idam sehpasına gönderip ülkenin başına böyle çullandılar. Rahmetli Demirel’i muhtıralarla yıpratıp ülkenin başına böyle çöreklendiler. Rahmetli Özal’ı binbir yalan ve iftirayla devreden çıkartıp ülkenin başına böyle musallat oldular. İktidara geldiğimiz ilk günden itibaren bize de aynısını yapmak için çok uğraştılar. Ülkeye ve millete daha büyük hizmetler kazandırmak için harcamamız gereken vaktimizin ve enerjimizin bir kısmını, bunlarla mücadeleye ayırmak mecburiyetinde kaldık. Partimizi kapatmaya teşebbüs etmekten sokakları karıştırmaya, terör örgütlerini cesaretlendirmekten darbecilere alkış tutmaya kadar her yolu denediler. Dışarıda ve içeride Türkiye’yi hedef alan kim varsa hepsinin yanında bunlar yer aldılar. Ne yaparlarsa yapsınlar, işte ben şu anda karşımdaki bu muhteşem kalabalığın, az önce resmî rakamını sordum, dedim ne kadar? Resmî rakamı aldım, elhamdülillah 50 bine varan bir katılımla bugün buradayız. Bunlar bir tek kendi ülkelerinin, kendi insanlarının mücadelesine destek olmadılar. Şimdi de aynı kafayla, yeni oyunlar peşinde koşuyorlar.”

“BUNLAR ANAYASA’YI DA HİÇ OKUMAMIŞLAR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, altılı masaya değinerek, “Bir masa kurmuşlar, etrafındaki herkesten ayrı ses çıkıyor. Herkes ayrı baş çekiyor, herkes ayrı hesap yapıyor. Bunlar Anayasa’yı da hiç okumamışlar. Sen nasıl oluyor da daha seçilmemişsin ve seçilmediğin hâlde nasıl oluyor da ‘hemen seçime gideriz’ diyorsun? Neyse, olanlar oldu. Bunların, ‘Allah bir’ dediğine inanın, başka hiçbir şeye inanmayın. Çünkü Allah bir” dedi.

“Masanın altında, üstünde sakladıkları, gözükmeyen ortakları ayrı telden çalıyor” ifadesini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Daha ortada fol yok, yumurta yok. Sizin deyiminizle şerlenmelerinden, şımarmalarından yanlarına varılmıyor. Çünkü bunlar sadece zarar dostudur. Ülkenin ve milletin iyiliğini istedikleri tek bir örnek görülmemiştir. Ülkemize 20 yıldır kazandırdığımız her eser ve hizmeti, demokrasi ve kalkınma atılımlarımızın tamamını nasıl bunlara rağmen yaptıysak inşallah Türkiye Yüzyılı vizyonunu da aynı şekilde hayata geçireceğiz” değerlendirmesinde bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, alandakilere, “Bunun için şimdi Muğla’dan destek istiyoruz. Öyle bir ses verin ki altta Akdeniz’in, üstte Marmara’nın her karışından duyulsun. Muğla, 2023’te güvenli, huzurlu, müreffeh Türkiye’nin yolunu bir kez daha açmaya hazır mıyız? Muğla, Türkiye Yüzyılı’nı birlikte inşa etmeye hazır mıyız? Muğla, dışarıda Türkiye düşmanlarının, içeride onların maşalarının heveslerini bir kez daha kursaklarında bırakmaya hazır mıyız? Muğla, bir olarak, iri olarak, diri olarak, kardeş olarak hep birlikte Türkiye olarak 2023’te Cumhuriyetimizin yeni asrını karşılamaya hazır mıyız?” diye seslendi.

Alandakilerin hep bir ağızdan “evet” karşılığını vermesinin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Rabbim sizlerden razı olsun” dedi.

“5 MİLYAR 221 MİLYON LİRA YATIRIM BEDELİNE SAHİP PROJELER”

Vatandaşlarla her buluşmalarının bir eser ve hizmet şöleni şeklinde gerçekleştiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Bugün de Muğla’da çeşitli kurumlarımızca şehrimize kazandırılan 5 milyar 221 milyon lira yatırım bedeline sahip projeler ile ilçe belediyelerimizin 523 milyon liralık yatırımlarının resmî açılışını yapıyoruz. Eğitimde, anaokulundan liseye kadar çok sayıda yeni okulumuz ile aralarında deprem güçlendirme çalışmalarının da bulunduğu diğer yatırımlardan oluşan 17 projeyi resmen hizmete açıyoruz. Ziya Paşa ne diyor? ‘Eşek ölür kalır semeri, insan ölür kalır eseri.’ Üniversitemizin yeni fakülte ve yüksekokul binaları ile altyapı ve çevre düzenlemeleri çalışmalarının resmî açılışını da buradan yapıyoruz. Menteşe’deki 2’şer bin kişi kapasiteli iki öğrenci yurdunun, Fethiye’deki 1350 kişilik öğrenci yurdunun, Bodrum Gençlik Merkezi ve Spor Salonu’nun, Dalaman Spor Salonu’nun, Marmaris Stadı’nın, Milas Spor Salonu’nun resmî açılışlarını da bugün gerçekleştiriyoruz. Sağlıkta, Bodrum’da 150 yataklı, Milas’ta 150 yataklı, Yatağan’da 100 yataklı devlet hastanelerimiz ile Ula Sağlık Merkezi’ni hizmete açıyoruz. Ulaştırmada, Muğla-Kale yolunun tamamlanan 6 kilometresi ve tünelinin, Bozburun-Datça yolunun tamamlanan kısımlarının, Milas tarihî Sarıçay Köprüsü restorasyonunun açılışlarını da bugün yapıyoruz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, tarımda, Milas İçmesuyu İsale Hattı ve Arıtma Tesisi, Menteşe Göktepe sulaması, Seydikemer Eşen Çayı ve Akçay Deresi ıslahı, Girme ve Seki Arazi Toplulaştırması, ilçelerdeki göletlerin ağaçlandırma çalışmaları ile ORKÖY ve kırsal kalkınma yatırımları hibe desteklerinin resmî açılışlarını gerçekleştireceklerini belirtti.

Çevre ve şehircilikte 644 milyon liralık bir yatırımla tamamlanan Muğla Kanalizasyon Şebekesi ve Arıtma Tesisi ile ilçelerdeki altyapı yatırımlarının da resmî açılışlarını yapacaklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, enerjide aralarında 422 milyon liralık yatırım olan Yatağan Pamukkale Enerji İletim Hattı’nın da bulunduğu çok sayıda yatırımı da hizmete açacaklarını söyledi.

Valilik tarafından tamamlanan yol yapımları, antik kentlerdeki kazılar, restorasyonlar, çevre düzenlemeleri, çeşitli kurumların hizmet binaları ve diğer yatırımlar ile Köyceğiz, Ula, Kavaklıdere, Ortaca, Dalaman, Seydikemer ve Yatağan belediyelerinin 86 ayrı projesini de resmen hizmete açtıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, tüm bu yatırımların şehre hayırlı olmasını diledi.

“MUĞLA’YA TOPLAM 50 MİLYAR LİRA TUTARINDA KAMU YATIRIMI YAPTIK”

Emeği geçen bakanlıkları, belediyeleri ve kurumları da tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İktidara geldiğimiz günden bugüne Muğla’ya toplam 50 milyar lira tutarında kamu yatırımı yaptık. Laf ola beri gele yok, icraat, icraat, icraat” diye konuştu.

Eğitimde 3 bin 325 yeni derslik kazandırdıklarını anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, gençlik ve sporda 11 bin 157 kişi kapasiteli yükseköğrenim yurt binaları açtıklarını, toplam 69 spor tesisi inşa ettiklerini söyledi.

Kentteki ihtiyaç sahiplerine toplam 2,5 milyar lira tutarında kaynakla destek olduklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Sağlıkta toplam 1541 yataklı 16 hastane dahil 38 sağlık tesisi inşa ettik. Çevre ve şehircilikte Muğla’da 3 bin 355 konutun yapımını tamamlayıp hak sahiplerine teslim ettik. 953 konutun yapımına devam ediyoruz. Muğla için İlk Evim projemiz kapsamında toplam 2 bin 599 konut inşa edecek, İlk Arsa projemiz kapsamında da 5 bin 500 altyapılı arsayı sizlerin hizmetine sunacağız. İktidara geldiğimizde Muğla’da 8 adet atıksu arıtma tesisiyle belediye nüfusunun yüzde 25’ine ulaşılabilir iken bugün 33 adet atık su arıtma tesisiyle belediye nüfusunun yüzde 94’üne hizmet veriyoruz. Ulaştırmada 90 kilometreden devraldığımız bölünmüş yol uzunluğuna 367 kilometre ilave yaparak toplamda 457 kilometreye ulaştırdık. Geçtiğimiz yıl 4,6 milyon yolcu kapasitesine ulaşan Dalaman Havalimanı’nı ve geçtiğimiz yıl yaklaşık 4 milyon yolcu kapasitesine ulaşan Milas Bodrum Havalimanı’nı yeniledik. Ören ve Turgut Reis yat limanlarını, Bodrum ve Güllük iskelelerini tamamlayıp şehrimize kazandırdık.”

“234 MİLYON FİDANI TOPRAKLA BULUŞTURDUK”

Tarım orman alanında Muğla’ya 8 baraj, 7 içme suyu tesisi, 18 sulama tesisi, bir arazi toplulaştırma, 66 taşkın koruma tesisi, 7 gölet ve 10 hidroelektrik santrali inşa ettiklerini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yaptığımız sulama projeleriyle Muğla’da yaklaşık 105 bin dekar zirai araziyi sulamaya açtık, 60 bin dekar arazinin sulanmasına hizmet edecek 5 barajın inşası sürüyor. Şehir genelinde 110 bin hektar alanda çalışma yaparak 234 milyon fidanı toprakla buluşturduk” diye konuştu.

Arıcılığı geliştirmek ve organik bal üretimini desteklemek için 14 bal ormanı kurduklarına da işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, çiftçilere toplam 2,1 milyar liralık tarımsal destek verdiklerini, 9 tarımsal ovayı da koruma altına aldıklarını söyledi.

Muğla’daki turist sayılarına ilişkin de bilgi veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yabancı turist sayısına göre ilk üçte, iç turizmde ise ilk sırada yer alan Muğla’mızın toplam turist sayısı, önceki yıla göre yüzde 37 artış göstererek 6 milyonun üzerine çıktı” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Muğla’ya sanayi ve teknolojide, bir teknopark ile 2 araştırma geliştirme merkezi kurduklarını da belirterek şunları kaydetti: “İşverenlerimizi toplam 4,1 milyar lira tutarındaki prim teşvikiyle destekledik. Enerjide Muğla’ya, Menteşe’ye, Yatağan’a, Ula’ya, Kavaklıdere ve Bayır’a doğal gaz arzını sağladık. Bitmedi, önümüzdeki dönemde Bodrum, Dalaman, Datça, Fethiye, Köyceğiz, Marmaris, Milas, Ortaca ve Seydikemer’e doğal gaz arzını inşallah sağlayacağız. Gördüğünüz gibi ne kadar özetlersek özetleyelim, Muğla’ya hizmetlerimizi anlatmakla bitiremiyoruz, inşallah önümüzdeki dönemde şehrimizi daha çok, daha büyük hizmetlerle buluşturacağız. Türkiye Yüzyılı destanını Muğla’yla, siz Muğlalılarla birlikte yazacağız. Zaman daraldı, seçime ana kademe yoğun bir şekilde gidiyor muyuz? Sandıkları patlatıyor muyuz? Şimdi öyle bir seslenelim ki tüm Türkiye duysun. Muğla’dan inşallah sandıkları patlatarak geleceğiz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasının ardından, hizmete alınacak projelerin bulunduğu noktalara canlı bağlantı yapıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, beraberindekilerle kurdele keserek hizmete alınan eserlerin toplu açılışını yaptı.

Törene, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu da katıldı.

Okumaya devam et

DÜNYA

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rami Kütüphanesi Açılış Töreni’ne katıldı

Yayınlanan

on

YAZAR

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rami Kütüphanesi Açılış Töreni’nde yaptığı konuşmada, “Ülkemizin, özellikle de İstanbul’un tarihî ve kültürel mirasına sahip çıkmayı, ecdada karşı sorumluluğumuzun bir gereği olarak görüyoruz” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rami Kütüphanesi Açılış Töreni’ne katılarak bir konuşma yaptı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, katılımcıları selamlayarak kütüphanenin hayırlı olması temennisinde bulundu.

Hayatını kaybeden sanatçı Burhan Çaçan’a Allah’tan rahmet dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Burhan Çaçan yürek tellerimizi titreten, güçlü sesi, kendine özgü yorumu ve her zaman koruduğu vakur duruşuyla hem halkımızın gönlünde taht kurmuş hem de Türk halk müziğine eşsiz katkılar yapmış bir sanatçımızdır. Merhum sanatçımız bizim de ilk gençlik yıllarımızdan itibaren severek dinlediğimiz, şahsiyetini hep takdir ettiğimiz gerçekten müstesna bir insandı. 45 yıllık sanat hayatı boyunca birbirinden değerli albümlere imza atan Burhan Çaçan vefatıyla geride doldurulması zor bir boşluk bırakmıştır. Rabbim merhum sanatçımızı rahmeti ve merhametiyle kuşatsın. Başta ailesi olmak üzere yakınlarına ve tüm sevenlerine sabır versin diyorum” ifadelerini kullandı.

Kütüphaneye dönüştürülen Rami Kışlası’nın ülkenin son 2,5 asırlık tarihinde çok önemli bir yeri olduğuna değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendisinin de buranın gıda çarşısına dönüştüğü dönemde peynir, sucuk ve pastırma satışı yaptığını söyledi.

Burada bir geçmişini kenara koymanın mümkün olmadığını, buranın top sahası olduğu dönemde futbol da oynadığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ama hepsinden öte Sultan 2. Mahmut 1828-1829’daki Osmanlı Rus Savaşı’nın askerî ve idari yönetimini bu kışladan yürütmüştür. Cumhuriyet döneminde de aynı amaçla uzunca bir süre kullanılan kışla daha sonra az önce ifade ettiğim gibi Gıda Toptancıları Sitesi de dâhil farklı biçimlerde değerlendirilmiştir” diye konuştu.

“İSTANBUL’UN EN BÜYÜK KÜTÜPHANESİ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, zaman içinde ciddi bir tahribata uğrayan bu abide eseri İstanbul’un en büyük kütüphanesi olarak düzenlemek için yürüttükleri çalışmaların nihayet sona erdiğine değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “Rami’yi sadece bir kütüphane değil pek çok faaliyetin de yapılabileceği bir kültür merkezi olarak planladık. Buradaki kütüphanemiz haftanın her günü, günün 24 saati gençlerimiz başta olmak üzere kitapseverlere hizmet verecektir. Kullanım alanı 36 bin metrekareyi geçen, peyzaj alanı 51 bin metrekareyi bulan, diğer ilaveleriyle yaklaşık 110 bin metrekarelik bir alanda şu andaki yapıya kavuşmuş bulunuyoruz. Kütüphanemizde ilk etapta 2 milyonu aşkın kitap ve 4 bin 200 kişilik kapasitesiyle hizmete başlamasından memnuniyet duyuyorum. Kitap sayımız elbette zaman içinde daha da artacak. Kütüphane bünyesindeki Atatürk İhtisas Kütüphanesi de 25 bin ciltlik külliyatıyla kendi alanında önemli bir ihtiyacı karşılayacaktır.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rami bünyesindeki Yazma Eserler Kütüphanesi’nin de buraya ayrı bir derinlik katacağını dile getirerek günümüzün olmazsa olmazı dijital kaynakların da burada meraklılarıyla buluşacağını kaydetti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, kütüphanede emeği geçen herkesi tebrik etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhuriyetin 100’üncü yılını 100 yeni kütüphaneyle karşılama hedefine adım adım yaklaştıklarını belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu eserin her türlü takdirin üzerinde olduğunu söyledi.

Ülkenin özellikle de İstanbul’un tarihi ve kültürel mirasına sahip çıkmayı ecdada karşı sorumluluklarının bir gereği olarak gördüklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, üstelik sadece bununla kalmadıklarını, modern sanatların ülkede yaygınlaşmasını sağlayacak projeleri de hayata geçirdiklerini ifade etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu anlayışla Ankara’daki Cumhurbaşkanlığı Külliyesi bünyesinde ülkenin en iyi altyapısına sahip bir kongre ve kültür merkezi, sergi merkezi ve kütüphaneyi milletin hizmetine sunduklarını anımsatarak, yine Cumhurbaşkanlığı’nın Çankaya Köşkü’ndeki, Tarabya Yerleşkesi’ndeki, Dolmabahçe’deki, Yıldız Sarayı’ndaki tarihî eserleri restore ederek, Vahdettin Köşkü’nü o yanmış hâlinden sonra bugünkü hâline getirerek, yeni baştan yaparak, tarihe sahip çıktıklarını dile getirdi.

Millî Saraylar Başkanlığını, Cumhurbaşkanlığına bağlayarak, ecdat yadigârı pek çok eserin ihyasını sağladıklarını, bunlarla beraber Taksim’deki Atatürk Kültür Merkezi’ni yürütülen tüm olumsuz kampanyalara rağmen yeniden ve çok daha güzel bir şekilde İstanbul’un kültür sanat hayatına kazandırdıklarını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Diğer yandan Cumhuriyetimizin 100’üncü yılını 100 yeni kütüphaneyle karşılama hedefimize adım adım yaklaşıyoruz. Bir taraftan Kültür ve Turizm Bakanlığımız diğer taraftan Millet Bahçeleri bünyesindeki kütüphane çalışmalarıyla Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız, öte yandan belediyelerimiz, ülkemizi ve gençlerimizi kitapla buluşturmak için canla başla çalışıyor. Tabii üniversitelerimizin ve sivil toplum kuruluşlarımızın son dönemde bu konuda gösterdiği gayretlerin de yakın takipçisiyiz. Yeni bir anlayışla dönüştürdüğümüz ve inşa ettiğimiz kütüphanelerimizin gençlerimiz nezdinde gördüğü kabule gittiğim her yerde şahit oluyorum. Eskiler ‘şerefü’l mekin bil mekân’ derler. Yani bir mekânın şerefi, değeri, anlamı orada bulunanlarladır. Bu mananın bu sözün en iyi vücut bulduğu yerlerin kütüphaneler olduğuna inanıyorum. İşte burası böyle bir eserdir.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, gençlerle birlikte tüm vatandaşların kütüphaneyle ünsiyeti ne kadar güçlendirilirse geleceğin o derece emniyette olacağının altını çizerek, “Az önce buradaki bir Anadolu Lisesi’nin mensubu gençlerimizle bir arada olduk. Ve ‘Cumhurbaşkanım 5 dakikada artık okulumuzdan buraya geliyoruz’ dediler. 5 dakika. ‘Başka?’ dedim, ‘Onları da söyleyin bakalım.’ Artık burada çorbanızı içecek misiniz? İçeceksiniz. Çayınızı içecek misiniz? İçeceksiniz. Kahvenizi içecek misiniz? İçeceksiniz. Kek, onu da yiyeceksiniz, para yok. Tabii çok mutlular. Yarın sabahtan itibaren bu uygulama da başlıyor” diye konuştu.

Geriye doğru bakıldığında, kütüphanelerin ne kadar zengin, ne kadar yaygın, ne kadar hareketliyse medeniyetin o derece ürettiğini, devletin o derece güçlü, milletin o derece müreffeh olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bizim medeniyetimiz kitapla, defterle, kalemle, mürekkeple, okumakla, anlamakla, sormakla, anlatmakla yoğrulmuş, ilimle, irfanla, hikmet ve tefekkürle kıvamını bulmuştur. Duvarları kitaplarla dolu bir kütüphaneyi en kıymetli hazinelerden daha üstün tutan ecdadımız, her kütüphaneyi cennetten bir köşke benzetmiştir. Âlimleri, gölgelerinde soluklanılan cennet ağaçlarıyla kıyaslayan ecdat, onların eserlerini de bu ağaçların meyveleri olarak görmüştür. Elhamdülillah, nasıl bir ecdada sahibiz. İnşallah biz de onlara layık oluruz” değerlendirmesini yaptı.

“ADALET, HAK, HAKKANİYET VE FIRSAT EŞİTLİĞİ TEMELİNDE HİÇBİR AYRIM GÖZETMEKSİZİN ÇALIŞTIK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, hayırlı işlerin her biri gibi ilim, irfan, kültür, sanat faaliyetlerini de ibadet aşkıyla yürüten milletin, bu vasfı sayesinde asırlarca dünyaya ışık tuttuğunu, hâlen el üstünde tutulan eserler verdiğini aktararak, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Kütüphanelerimizin sembolü olduğu bereketli medeniyet iklimimiz, yerini fikri ve manevi kuraklığa bıraktıkça bu tablonun yerini gerileme, rehavet, sefalet almıştır. Kimi dönemlerde bu kuraklık iklimi özellikle tesis edilmiş, özellikle başımıza bir kara bulut gibi çöktürülmüştür. Ülkemizde yıllarca eğitim öğretimi ve entelektüel faaliyetleri hep tek yönlü bir formatlama aracı hem de belirli kesimlere mahsus bir ayrıcalık olarak tutmaya çalışan zihniyetin yol açtığı kısırlığı yaşadık. Çocuklarımızı ya okullara hiç almıyorlardı ya da faşizan baskılarla kendi ideolojik saplantıları doğrultusunda biçimlendirmeye çalışıyorlardı. Rahmetli Menderes’in başlattığı, rahmetli Özal’ın sürdürdüğü bu ülkenin asli unsuru olan milletin evlatlarının akademiden bürokrasiye, medyadan iş dünyasına her alanda önlerini açma çabalarını hayırla yâd ediyoruz. Biz de hükûmete geldiğimiz günden beri adalet, hak, hakkaniyet ve fırsat eşitliği temelinde hiçbir ayrım gözetmeksizin, ülkemizin her köşesini ve milletimizin tamamını kuşatacak şekilde bu anlayışla çalıştık, çabaladık.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kalkınmanın bir bütün olduğuna, en başında da eğitimin, kültür ve sanatın geldiğine inandığını ifade etti.

Bunun için önceliklerinin ilk sırasına eğitimi aldıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, hem geçmişin yanlışlarını düzeltecek, mağduriyetlerini giderecek hem de bugünün ihtiyaçlarına cevap verecek bir eğitim altyapısı ve sistemi kurmak için kolları sıvadıklarını söyledi.

Okul öncesinden üniversiteye, oradan akademik basamakların en üstüne kadar tüm kademelerde köklü reformlar gerçekleştirdiklerine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, mesleki eğitimi güçlendirmek dâhil tüm sistemi yeniden yapılandırdıklarının altını çizdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, üniversiteleri 81 vilayete yaygınlaştırdıklarını anımsatarak, şunları anlattı: “Çocuklarımızı ve gençlerimizi her alanda destekledik. Aynı şekilde kültür sanat altyapımızı tahkim ettik. Düşüncesine, yüreğine, becerisine, emeğine dayalı üretim yaparak ülkemize değer katan herkesin yanında olduk. Yaptığı işe, gerçekleştirdiği üretime, verdiği hizmete kendi değerlerinin damgasını vuran kültür sanat insanlarımızı özellikle teşvik ettik. Bunları yaparken asırlardır yolumuzu aydınlatan medeniyet güneşimizi tekrar en yükseğe taşıma peşinde koşuyorduk. Demokrasi ve kalkınma atılımlarımızın diğer tüm başlıklarında kaydettiğimiz gelişmelerin de bu mücadeleyi destekleyen bir yönü vardı.”

Geçen 20 yılda ülkenin asırlık altyapı eksiklerini, demokrasi ve güvenlik ihtiyaçlarını gidermekte gerçekten çok büyük bir başarı yakaladıklarını ve bunu kimsenin inkâr edemeyeceğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu çerçevede eğitimde, kültür ve sanatta geldiğimiz yeri de çok önemli görüyoruz. Ama henüz bu alanlarda arzu ettiğimiz seviyeye ulaşamadığımızın da farkındayız. Bizimki ancak hayalleri ve hedefleri büyük olanların yaşayabileceği bir hayıflanmadır. Yoksa asırlara bedel eserler ve hizmetler ortaya koyduğumuzdan asla şüphemiz yok” değerlendirmesinde bulundu.

“RAMİ KÜTÜPHANEMİZ GELECEĞE YATIRIMIN ESERİ OLACAK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Dünya değişirken ülkemizin yerinde kalması demek gerileme işaretidir. Takip eden değil öncülük yapan diğer alanlar gibi kültürde de kendisine sunulanları tüketen değil, üreten bir Türkiye için gece gündüz çalışıyoruz. İnşallah önümüzdeki dönem Türkiye Yüzyılı vizyonumuzla eğitim ve kültür başta olmak üzere ülkemizi küresel düzeyde marka hâline getirecek başlıkların tamamında da milletimizi hayallerine kavuşturacağız” diye konuştu.

Rami Kütüphanesi’ni, bu büyük yürüyüşte yeni bir halka, yeni bir safha olarak gördüklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Rami Kütüphanemizi gezerken bütün gerek cilt hanesi yani mücellitlerimizi gördüm gerekse adeta bir ameliyathane gibi kitapların restorasyonlarının yapıldığı birimlere girdik. Oradaki arkadaşlarımızın nasıl bir hassasiyetle çalıştıklarını, adeta organ nakli yapar gibi o kitapların bütün gerçekten tahrip olmuş o yaprakları tek tek tek nasıl bir yerden bir yere naklettiklerini görmek, onlara şükran borcu olduğumuzu söylememek mümkün değil. Ve bu eserlerle beraber inşallah Rami Kütüphanemiz çok çok farklı geleceğe bir yatırımın eseri olacak. Ülkemize ve İstanbul’umuza hayırlı olmasını diliyorum. Dilediğimiz tüm kitapları buraya nakledebiliriz. Ve Kültür Turizm Bakanlığımızın bütçesine ayrıca bir destek vererek yurt içi, yurt dışından buraya her türlü inşallah kitapları alacağız. İthalatçılığımıza onu getireceğiz. Kitap ithali yapacağız dünyanın dört bir yanından ve Rami Kütüphanemizin bu uluslararası özelliğini de çok daha güçlü hâle getirmiş olacağız.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu kütüphanede okuyacak, araştıracak, eser ortaya koyacak, yapılan faaliyetlerden istifade edecek herkese teşekkür ederek sözlerini tamamladı.

Konuşmaların ardından Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a günün anısına Rami Kütüphanesi’nin minyatürünü takdim etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, protokol üyeleriyle birlikte kurdele keserek kütüphanenin açılışını gerçekleştirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, program öncesinde eşi Emine Erdoğan’la birlikte Rami Kütüphanesi’ni gezdi, öğrencilerle sohbet etti.

Okumaya devam et

DÜNYA

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Savunma sanayiinde büyük bir zihniyet devrimi gerçekleştirdik”

Yayınlanan

on

YAZAR

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yeni Nesil Fırtına Obüsleri Teslimat Töreni’nde yaptığı konuşmada, “Savunma sanayiinde başarı hikâyesi yazmakla kalmadık, aynı zamanda büyük bir zihniyet devrimi de gerçekleştirdik” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Millî Savunma Bakanlığı Arifiye Yerleşkesi BMC İşletmesi’nde Yeni Nesil Fırtına Obüsleri Teslimat Töreni’ne katılarak bir konuşma gerçekleştirdi.

BMC Power tarafından bugün teslim edilecek altı adet yeni nesil Fırtına Obüsü’nün hayırlı olmasını dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İnşallah bu sayıyı önümüzdeki dönemde yeni teslimatlarla toplamda 140’a kadar çıkartacağız. Yeni nesil Fırtına Obüsleri şu an envanterde olan modellere kıyasla pek çok avantaja sahiptir. Yürütülen çalışmalar neticesinde obüslerimizin hem beka kabiliyeti hem de ateş gücü artırılmıştır” dedi.

“TÜRKİYE’NİN SAVUNMA HAMLELERİNİN ENGELLENMESİNE ASLA MÜSAADE ETMEYECEĞİZ”

Türkiye’nin savunma hamlelerinin, geçmişte defalarca yaşandığı gibi, türlü ayak oyunlarıyla engellenmesine asla müsaade etmeyeceklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Savunma sanayii alanında da tam bağımsızlığımızı ilan edene kadar durmayacak, dinlenmeyecek, en küçük bir geri gidişe rıza göstermeyeceğiz. İşte bugün burada olduğu gibi, kamu ve özel sektör iş birliğiyle, inşallah ülkemizi başarıdan başarıya koşturacağız” açıklamasında bulundu.

Türkiye’nin zincirlerini kırdığı alanların başında savunma sanayiinin geldiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ana yüklenicileri, KOBİ’leri, araştırma kuruluşları, teknoloji merkezleriyle son 20 yılda bu alanda hayal dahi edilemeyen başarılara imza attık. Savunma sanayiinde başarı hikâyesi yazmakla kalmadık, aynı zamanda büyük bir zihniyet devrimi de gerçekleştirdik. Daha önce başlattığı stratejik projeler emekleme aşamasındayken akim bırakılan ülkemiz, bizimle birlikle ilk defa projelerinin neticelendiği, uygulamaya geçtiği, başarısını ispatladığı günleri gördü. ‘Yapılamaz’ denilen, ‘hayal mahsulü’ olarak nitelenen birçok kritik projeyi, hamdolsun tek tek gerçeğe dönüştürdük.”

Okumaya devam et

TAKVİM

Mayıs 2018
P S Ç P C C P
 123456
78910111213
14151617181920
21222324252627
28293031  

PETROL TV

SON DAKİKA HABERLER

DÜNYA1 sene ago

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Muğla’da toplu açılış törenine katıldı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Muğla’da toplu açılış töreninde yaptığı konuşmada, “Her seçimde bize en güçlü şekilde destek veren milletimiz sayesinde, sadece ülkemizi...

DÜNYA1 sene ago

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rami Kütüphanesi Açılış Töreni’ne katıldı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rami Kütüphanesi Açılış Töreni’nde yaptığı konuşmada, “Ülkemizin, özellikle de İstanbul’un tarihî ve kültürel mirasına sahip çıkmayı, ecdada karşı...

DÜNYA1 sene ago

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Savunma sanayiinde büyük bir zihniyet devrimi gerçekleştirdik”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yeni Nesil Fırtına Obüsleri Teslimat Töreni’nde yaptığı konuşmada, “Savunma sanayiinde başarı hikâyesi yazmakla kalmadık, aynı zamanda büyük bir...

DÜNYA1 sene ago

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sanayiden tarıma, bilimden spora, istihdamdan konuta her alanda gençlerimizin yanındayız”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ÜniAK FEST Programı’nda yaptığı konuşmada, “Sanayiden tarıma, bilimden spora, istihdamdan konuta her alanda gençlerimizin yanındayız. Gençlerimizi geleceğe, sadece...

DÜNYA1 sene ago

Cumhurbaşkanı Erdoğan Antalya’da Köy Konutları Anahtar Teslim Töreninde konuştu

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Manavgat-Akseki yangın afeti sonrası yapılan köy konutlarının anahtar teslim töreninde yaptığı konuşmada, “Son dönemde yaşanan hiçbir felakette insanlarımızdan...

DÜNYA1 sene ago

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Antalya’da toplu açılış törenine katıldı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Antalya’da toplu açılış töreninde yaptığı konuşmada, “Eğitimden sağlığa, ulaşımdan enerjiye, diğer pek çok alandaki hizmetlerimiz gibi afetlerde de...

DÜNYA1 sene ago

“Krizleri fırsata dönüştürerek tarihimizin en yüksek büyüme oranlarına ve ihracat rakamlarına eriştik”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “2022 Yılı Dış Ticaret Rakamları Açıklaması” programında yaptığı konuşmada, “Tüm dünyayı derinden etkileyen Kovid-19 salgını, küresel tedarik zincirlerindeki...

DÜNYA1 sene ago

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “2023’te milletimizin her bir ferdine ve tüm insanlığa barış, huzur, refah ve esenlik dolu bir yıl diliyorum”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni yıl dolayısıyla yayımladığı mesajında, “2023’te milletimizin her bir ferdine ve tüm insanlığa barış, huzur, refah ve esenlik...

DÜNYA1 sene ago

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni asgari ücreti 8 bin 500 TL olarak açıkladı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ocak ayından itibaren geçerli olmak üzere yeni asgari ücreti 8 bin 500 TL olarak açıkladı. Cumhurbaşkanı...

DÜNYA1 sene ago

“Senegal’le her alandaki iş birliğimizi geliştirme noktasında ortak iradeye sahibiz”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’ye çalışma ziyaretinde bulunan Senegal Cumhurbaşkanı Macky Sall’i Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde törenle karşıladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Senegal...

DÜNYA1 sene ago

“Türkiye Yüzyılı vizyonuyla, Cumhuriyetimizin yeni yüzyılında çok daha büyük başarıları milletimizin emrine sunmakta kararlıyız”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti TBMM Grup Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, “2023 hedeflerimizle, Cumhuriyetimizin ilk yüzyılında yapılanları üçe, beşe, ona katlayan eser...

DÜNYA1 sene ago

“TÜRKİYE YÜZYILI, UMUDUN, SEVİNCİN, HEYECANIN DA YÜZYILI OLACAKTIR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Mardin’de gerçekleştirilen toplu açılış töreninde yaptığı konuşmada, “2023 hedeflerimize sıkı sıkıya sarılıyoruz, Türkiye Yüzyılı’yla vizyonumuzu genişletiyoruz. Her küresel...

ENERJİ1 sene ago

Dev yatırımlar | Cumhurbaşkanı Erdoğan, Silivri, Avrupa’daki en büyük yer altı depolama tesisi haline geldi

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Silivri Yer Altı Doğal Gaz Depolama Tesisi Kapasite Artış Töreni’nde yaptığı konuşmada, “Kısa ve orta vadede küresel enerji...

DÜNYA1 sene ago

Cumhurbaşkanı Erdoğan, TİSK Genel Kurulu’na katıldı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ATO Congresium’da düzenlenen Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) 28. Olağan Genel Kurulu’na katılarak bir konuşma yaptı....

DÜNYA1 sene ago

“Tarihî İpek Yolu’nun önemli güzergâhını konforlu, güvenli bir ulaşıma kavuşturuyoruz”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ağrı-Hamur-Tutak-Patnos Devlet Yolu Açılış Töreni’nde yaptığı konuşmada, “Tarihî İpek Yolu’nun bu önemli güzergâhını 79 kilometrelik iki geliş, iki...

AKARYAKIT1 sene ago

Shell & Turcas Petrol A.Ş. | BUNUN ADI TİCARET OLAMAZ.

Ahmet Erdem Shell Türkiye Ülke Başkanı ve Shell&Turcas A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı : Hak Hukuk Kanun Tanımıyorsunuz . Bazı Yöneticiler...

DÜNYA1 sene ago

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Turizmde dünya liderliğine yükselme yolumuz açıktır”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) 7. Olağan Genel Kurulu’na katılarak bir konuşma yaptı. Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasının başında,...

DÜNYA1 sene ago

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Konya’da toplu açılış törenine katıldı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “ASELSAN Konya Silah Sistemleri Fabrikası, Büyükşehir Yatırımları ve Afşar Barajı ile Yapımı Tamamlanan Diğer Tesislerin Toplu...

DÜNYA1 sene ago

“PAKİSTAN, TÜRK MİLLETİNİN GÖNLÜNDE HER ZAMAN MÜSTESNA BİR KONUMA SAHİP OLMUŞTUR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Pakistan MİLGEM Korvet Projesi’nin üçüncü gemisinin denize indirilmesi töreninde yaptığı konuşmada, “Kardeş Pakistan’la savunma sanayii alanındaki ilişkilerimizi taçlandıran...

DÜNYA1 sene ago

“Kalkınma planlarımızın merkezine ‘güçlü kadın, güçlü aile, güçlü Türkiye’ ilkesini yerleştirdik”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü münasebetiyle düzenlenen programda yaptığı konuşmada, “Bugün dünyadaki tüm ülkeler, kalkınma vizyonlarının...

DÜNYA1 sene ago

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN “YUSUFELİ İLE TÜRKİYE’YE AYRI BİR GÜÇ KATACAĞIZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Artvin Yusufeli Barajı ve HES, Yeni Bağlantı Yolları ve Tünelleri, Yeni Yerleşim Bölgesi Açılış Töreni’nde yaptığı konuşmada, “Bundan...

DÜNYA1 sene ago

Cumhurbaşkanı Erdoğan Katar’da

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamed El Sani’nin davetine icabetle 2022 FIFA Dünya Kupası’nın açılış törenine...

AKARYAKIT1 sene ago

Akaryakıt sektörü | Shell &Turcas | Ahmet erdem

Mağdur Shell&Turcas bayileri Dayanışma Platformu Ahmet erdem ,52 yıllık shell bayisine kumpas kurmaya utanmıyormusun? Ahmet Erdem Shell Türkiye Ülke Başkanı...

AKARYAKIT1 sene ago

Shell | Ahmet erdem

Mağdur Shell&Turcas bayileri Dayanışma Platformu Ahmet erdem ,52 yıllık shell bayisine kumpas kurmaya utanmıyormusun? Ahmet Erdem Shell Türkiye Ülke Başkanı...

DÜNYA1 sene ago

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Endonezya Devlet Başkanı Widodo ile bir araya geldi

G20 Liderler Zirvesi’ne katılmak üzere Endonezya‘nın Bali Adası’nda bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Endonezya Devlet Başkanı Joko Widodo ile görüştü....

DÜNYA1 sene ago

Cumhurbaşkanı Erdoğan Endonezya’da

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, G20 Liderler Zirvesi nedeniyle gittiği Endonezya’nın Bali adasına ulaştı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı, Bali Ngurah Rai Uluslararası Havalimanı’nda,...

DÜNYA1 sene ago

“Türkiye’yi ve Türk milletini terörle teslim alma çabaları, dün olduğu gibi bugün ve yarın da hedefine ulaşamayacaktır”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, G20 Liderler Zirvesi nedeniyle Endonezya’ya hareketi öncesi düzenlediği basın toplantısında, İstiklal Caddesi’ndeki patlamada can kaybı ve yaralıların olduğunu...

DÜNYA1 sene ago

“Türkiye’yi doğal gazda merkez ülke hâline getirecek adımlar atıyoruz”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kastamonu Bozkurt–Abana–Cide–İnebolu İlçelerine Doğal Gaz Verme Töreni’nde yaptığı konuşmada, “Şehirlerimizi doğal gaz ağlarıyla örerken Türkiye’yi doğal gazda merkez...

DÜNYA1 sene ago

Cumhurbaşkanı Erdoğan’a, Semerkant’ta “Türk Dünyası Ali Nişanı” verildi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a, Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Devlet Başkanları 9. Zirvesi için bulunduğu Özbekistan’ın Semerkant şehrinde, Türk dünyasına hizmetlerinden...

DÜNYA1 sene ago

“Türk Yatırım Fonu’nun en kısa sürede hayata geçmesi yararlı olacaktır”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk Devletleri Teşkilatı Devlet Başkanları 9. Zirvesi’nde yaptığı konuşmada, “Türk Yatırım Fonu’nun mümkün olan en kısa sürede hayata...

DÜNYA1 sene ago

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk Devletleri Teşkilatı Devlet Başkanları 9. Zirvesi’ne katıldı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Özbekistan’ın tarihî Semerkant şehrinde düzenlenen Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Devlet Başkanları 9. Zirvesi’ne katıldı. Özbekistan Cumhurbaşkanı...

DÜNYA1 sene ago

Emine Erdoğan, Semerkant’ta Özbekistan’ın Renkleri Sergisi’ni ziyaret etti

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Özbekistan ziyaretine eşlik eden eşi Emine Erdoğan, Özbekistan’ın Renkleri Sergisi’ni ziyaret etti. Emine Erdoğan, sosyal medya...

DÜNYA1 sene ago

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev ile bir araya geldi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türk Devletleri Teşkilatı 9. Zirvesi’ne katılmak üzere bulunduğu Özbekistan’ın Semerkant kentinde Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile...

DÜNYA1 sene ago

Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Özbekistan’da Yüksek Düzeyli İmam Buhari Nişanı takdim edildi

Türk Devletleri Teşkilatı 9. Zirvesi nedeniyle Özbekistan’da bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a, Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev tarafından Yüksek Düzeyli İmam...

DÜNYA1 sene ago

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Özbekistan Cumhurbaşkanı Mirziyoyev ile bir araya geldi

Türk Devletleri Teşkilatı 9’uncu Zirvesi’ne katılmak üzere Özbekistan’da bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev ile bir araya...

DÜNYA1 sene ago

Cumhurbaşkanı Erdoğan Özbekistan’da

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türk Devletleri Teşkilatı 9. Zirvesi nedeniyle gittiği Özbekistan’ın Semerkant şehrine ulaştı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı, Semerkant Uluslararası Havalimanı’nda,...

DÜNYA1 sene ago

“Semerkant Zirvesi’nin Türk devletleri arasındaki iş birliğini çok daha ileri taşıyacağına inanıyorum”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Özbekistan ziyareti öncesinde gerçekleştirdiği basın toplantısında, “Semerkant Zirvesi’nin ortak bir dili, tarihi ve kültürü paylaşan Türk devletleri arasındaki...

DÜNYA1 sene ago

Atatürk’ün ebediyete irtihalinin 84. yıl dönümü

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün vefatının 84. yılı nedeniyle Anıtkabir’de düzenlenen anma törenine katıldı. Anıtkabir’deki...

AKARYAKIT1 sene ago

Royal Dutch Shell Başkan | Andrew Mackenzie

Mağdur Shell&Turcas bayileri Dayanışma Platformu Shell Yönetim Kurulu Başkanı  Sayın Andrew Mackenzie bilginize ; Türkiye deki Bazı Yöneticiler SHELL.’DEKİ Konumlarını...

AKARYAKIT1 sene ago

WAEL SAWAN ; SHELL CEO | TÜRKİYE

Mağdur Shell&Turcas bayileri Dayanışma Platformu Sayın WAEL SAWAN bilginize ; Türkiye deki Bazı Yöneticiler SHELL.’DEKİ Konumlarını ve yetkilerini Kötüye kullanarak...

AKARYAKIT1 sene ago

WAEL SAWAN ,SHELL TÜRKİYE

Sayın WAEL SAWAN bilginize ; Türkiye deki Bazı Yöneticiler SHELL.’DEKİ Konumlarını ve yetkilerini Kötüye kullanarak Gözlerine kestirdikleri bayilere Tuzak kurarak...

DÜNYA1 sene ago

“Türkiye Yüzyılımızın en iddialı alanlarından birisini sağlık olarak belirledik”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 8. Türk Tıp Dünyası Kurultayı’nda yaptığı konuşmada, “Türkiye Yüzyılımızın en iddialı alanlarından birisini de sağlık olarak belirledik. Büyük...

DÜNYA1 sene ago

“Togg, 85 milyonun ortak gururudur”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Togg Gemlik Kampüsü Açılış Töreni’nde yaptığı konuşmada, “Seri üretim bandından indirip sizlerin huzuruna çıkardığımız bu ilk araçla, 60...

DÜNYA1 sene ago

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Anıtkabir’de düzenlenen törene katıldı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nın 99. yıl dönümü kutlamaları çerçevesinde Anıtkabir’de düzenlenen törene katıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Aslanlı...

DÜNYA1 sene ago

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Mesajı

“Türkiye Cumhuriyeti’ni ‘muasır medeniyetler seviyesinin de üstüne çıkarmak’ için kesintisiz bir mücadele içindeyiz” Cumhuriyetin kuruluşunun 99. yıl dönümü nedeniyle bir...

REKLAM

HABER BURADA