DÜNYA
Türkiye, Pek Çok Saldırıyla Aynı Anda Mücadele Eden Bir Ülkedir

AK Parti Kars 6. Olağan İl Kongresi’nde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye, terör örgütlerinden ekonomik tetikçilere, iç ve dış kumpasçılara kadar pek çok saldırıyla aynı anda mücadele eden bir ülkedir. Böyle bir ortamda ana muhalefetin, öyle gizli-saklı filan değil, alenen terör örgütlerinin kuklası, kumpasçıların ortağı hâline dönüşmesi, en büyük talihsizliğimizdir” dedi.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Kars 6. Olağan İl Kongresi’ne katıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan kongrenin yapılacağı İsmail Aytemiz Spor ve Sergi Sarayı önünde vatandaşlara hitaben kısa bir konuşma yaptı.
Karslıların kendisini hiç yalnız bırakmadığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2019’da yapılacak yerel seçim ve cumhurbaşkanlığı seçimine işaret ederek, iyi sonuç alınması için çalışmalara şimdiden başlanmasını istedi.
“MİLLETİMİZİN BİRLİĞİ, BU ÜLKENİN HUZURU İÇİN VARIZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, terörle mücadele kapsamında son bir hafta içinde 100 teröristin etkisiz hâle getirildiğini hatırlattı ve “Eğer bu ülkeyi bölmeye gayret etmeye devam ederlerse, bu 100’ler 200 olacaktır, 300 olacaktır, bin olacaktır. Benim milletimin huzuru, refahına kimse kastetmeye gayret etmesin. Biz milletimizin birliği, bu ülkenin huzuru için varız” diye ekledi.
Ülkenin huzurunu kaçırmaya gayret edenlerin bedelini ödeyeceklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye Cumhuriyeti’nden başka bizim devletimiz yok. O paralel devlet denilen o Feto alçağı nerede şimdi? Amerika’da. Demek ki Amerika bunu çok seviyor, o da Amerika’yı çok seviyor” ifadelerini kullandı.
Vatandaşların “Vur vur inlesin, Amerika dinlesin” sloganları üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Dinliyor dinliyor, merak etmeyin. Bu milletin birliği onların en büyük korkusudur” karşılığını verdi.
“KARS, ÜLKESİNE SALDIRMAK İSTEYENLERE GEÇİT VERMEYECEĞİNİ GÖSTERDİ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan daha sonra kongrenin yapıldığı salona geçerek partililer hitap etti. Kongrenin hayırlı olması temennisinde bulunarak konuşmasına başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kars, dün olduğu gibi, bugün de ülkesine saldırmak isteyenlere asla geçit vermeyeceğini bir kez daha göstermiştir. Sizler bir kez daha Malazgirt’ten çok önce buraları hem manevi olarak, hem de kılıcıyla fetheden Hasanı Harakani Hazretlerinin evlatları olduğunuzu gösterdiniz” dedi.
Karslılara, 16 Nisan halk oylamasında verdikleri yüzde 51’lik destek için teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Burada kökenine, mezhebine, meşrebine, görüşüne bakmaksızın asırlardır bir arada kardeşçe huzur içinde yaşayan sizleri tüm Türkiye’ye, tüm bölgeye örnek gösteriyoruz. Biz de kardeşlerim, çok açık, net söylüyorum, Türk’üyle, Kürt’üyle, Teremeke’siyle, Azeri’siyle, ayrılık yok, bizde birlik var” şeklinde konuştu
“SANAL MAHKEMELER ASLA BENİM ÜLKEMİ MAHKÛM EDEMEZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Eğer böyle olursak işte 15 Temmuz’da bize saldıranlar geldikleri gibi giderler. 250 şehidimiz olur, 2 bin 193 gazimiz olur, ama birileri Amerika’ya gider, birileri Batının değişik ülkelerine gider. Ama bu ülkenin asıl sahipleri yine burada kalır. Bak biz buradayız, onlar nerede? Kimisi Hans’ın kulu kölesi oluyor, kimisi George’un kulu kölesi oluyor, kimisi sahte kurulan mahkemelerde yargılanmak suretiyle güya benim ülkemi yargılamaya kalkıyor. Boşuna uğraşmayın, bizim abdestimizden şüphemiz yok ki namazımızdan şüphemiz olsun. Onun için öyle sanal oluşturulan mahkemelerle o FETÖ denilen alçağın uydurma temsilcileriyle kurulan mahkemeler asla benim ülkemi mahkûm edemez.”
“KARS-TİFLİS-BAKÜ DEMİRYOLU HATTI DEVRİM NİTELİĞİNDE BİR PROJE”
Azerbaycan’da açılış törenine katıldığı Kars-Tiflis-Bakü Demiryolu Hattının Londra’dan Pekin’e kesintisiz raylı taşımacılığa imkân sağlayan devrim niteliğinde bir proje olduğuna dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kars’ın böylece dünyanın iki ucu arasındaki ulaşımın en önemli durak noktalarından biri hâline geldiğine işaret etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye’de AK Parti işte budur, biz hizmet ederiz, biz yaparız, ama birileri de malum zat gibi, ancak iftira eder” şeklinde konuştu.
Kars’ın son yıllarda turizmde büyük bir gelişme yaşadığını, var olan otel kapasitesinin yeterli olmadığını belirterek, turizm sektörünü Kars’a yatırım yapmaya davet eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, uçak biletlerinin pahalı olduğu yönünde aldığı şikâyetlerden sonra Türk Hava Yolları yetkilileri ile konuyu görüştüğünü, yetkililerin de fiyatların düşürülmesi için gereğinin yapılacağını kendisine söylediklerini aktardı.
“KARS’IN SORUNLARI ÇÖZÜLMEDEN DOĞUNUN SORUNLARI ÇÖZÜLMEZ”
Hayvancılığın yetersizliği sebebiyle Türkiye’nin et fiyatlarının düşürülmesi için et ithal ettiğine değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kars’ın hayvancılık bakımından tabii imkânları sayesinde avantajlı olduğuna dikkat çekti. 1 Ocak 2018’den itibaren büyük ve küçükbaş hayvancılıkta verilecek teşvikleri hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, teşviklerden yararlanarak büyükbaş hayvancılık alanında üretim tavsiyesinde bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kars’ı 300 binin altına düşen nüfusuyla değil, yılda en az 3 milyon turisti ağırlayan yüzüyle görmek istediklerini dile getirerek, “Kars’ın sorunları çözülmeden doğunun sorunları çözülmez, doğunun sorunları çözülmeden de Türkiye’nin sorunları çözülmez. İnşallah önümüzdeki dönemde elbirliğiyle Kars’ı hayvancılıktan turizme kadar her alanda ayağa kaldıracak adımları hep birlikte atacağız” dedi.
“ANA MUHALEFET LİDERİ, DAHA ÇORUM’LA ÇORLU’YU AYIRT EDECEK DURUMDA DEĞİL”
Ana muhalefet partisi liderinin kendisi ve ailesi ile ilgili ortaya attığı asılsız iddiaların komikliğinin daha ilk adımında başladığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, ilgili siyasi liderin partisinin grup toplantısındaki konuşmasına, “Çorum’da 17 Kasım’da bir konuşma yaptım” diyerek başladığını, ancak söz konusu tarihte ve şehirde bir konuşmasına rastlamadıklarını aktardı. Araştırdıklarında verilen tarihte ilgili siyasi parti liderinin, Tekirdağ’ın Çorlu ilçesinde olduğunun anlaşıldığını sözlerine ekleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kendince güya siyasi hayatının en önemli açıklamasın yapıyor; ama daha Çorum’la Çorlu’yu ayırt edecek durumda değil. Daha önce Kâğıthane’yle Kâğıttepe’yi birbirine karıştırdığı gibi. Artık kendisinin bu tür zırvalarına alıştığımız için bunun üzerinde çok durmadık” ifadelerini kullandı.
Ana muhalefet liderinin, kendisine “Senin çocukların vergi cennetlerine para gönderdi mi, göndermedi mi?” diye sorduğunu, kendisinin de “Benim çocuklarım yurt dışında hiçbir yere para göndermediler ve yurt dışı bankalarda da benim çocuklarımın da, eniştemin de, dünürlerimin de böyle bir parası” yok diyerek cevap verdiğini ve “Elinde belge varsa, çıkart milletin önüne, ben hemen gereğini yapayım. Yoksa çık milletin önüne iftira attığını söyle, özür dile” diyerek meydan okuduğunu hatırlattı.
“BİRİLERİ BU ZATI FENA HÂLDE TONGAYA DÜŞÜRMÜŞ”
Söz konusu siyasi liderin, daha sonra partisinin grup toplantısında elinde birtakım kâğıtları sallayarak, “bir adadaki banka hesabına şu kişi şu kadar, bu kişi bu kadar milyon dolar yatırdı” diyerek güya iddialarını belgelendirdiğini; ancak “belge” iddiasında bulunduğu kâğıtları kimseye vermediğini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Dün belge dedikleri kâğıtları gördükten sonra anladık ki, birileri bu zatı fena hâlde tongaya düşürmüş. Sanıyorum CHP’de hiçbir zaman bitmeyen ve bu gidişle bitmeyecek olan adam harcama, adamın ayağını kaydırma oyununa bu defa, Kemal’in kendisini kurban edecekler, yazık. Artık orası bizi çok da ilgilendirmiyor, varsın kendi derdine kendisi yansın, biz sadece bu zatın iftiralarını ortaya dökmekle mükellefiz. Kardeşlerim, bu zatın belge diye salladığı kâğıtları görünce anladık ki, bir şirket alışverişi için yapılan ödemelerin dekontlarını kendisine ‘Cumhurbaşkanının yakınları yurt dışına para gönderiyor’ diye yutturmuşlar. Hesap uzmanı ya, sevsinler senin gibi hesap uzmanını; yani ortada yurt dışına gönderilen bir para filan yok.”
Ana muhalefet partisi liderinin, iki banka arasındaki alışverişi gösteren belgelerin sahte olduğunu vurgulayarak, “Dünyanın en zor işi, yok olan bir şeyi ispatlamaya çalışmak” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Peki, olan ne? İşte yurt içindeki bir bankadan yine yurt içindeki bir başka bankaya yapılan havale. Havalenin yapıldığı kişilerin hepsi de yıllardır ticaretle uğraşan insanlar. Ticaretle uğraştıkları için kimi zaman mal alır-mal satarlar, kimi zaman şirket alır-şirket satarlar, velhasıl işlerini yaparlar” şeklinde konuştu.
“ORTADA BU ZATIN İDDİA ETTİĞİ GİBİ YURT DIŞINA GİDEN TEK KURUŞ PARA YOKTUR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ana muhalefet partisi liderinin ticaret deneyimi olmadığı için ticari işlemleri bilmediğini ve öğrenemediğini ifade ederek, “Bu işlerde o kadar aciz birisisin ki, Sosyal Sigortalar Kurumunu batıran kişi sensin. O kadar zavallısın ki, bir yaşındaki torununu sigortalı yapan kişi sensin. 14-15 yaşındaki oğlunu SSK’lı yapan kişi sensin, bunlar da kayıtlarda mevcut. Yurt dışına para da göndermiş olsalar yaptıkları iş gayet normal olurdu; ama yok böyle bir şey. Ortada bu zatın iddia ettiği gibi yurt dışına giden tek kuruş para kesinlikle yoktur” vurgusunda bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti: “Şimdi gelelim zurnanın zırt dediği yere; hani Cumhurbaşkanının yakınları yurt dışındaki vergi cennetlerine para gönderiliyordu, nerede gönderilen bu paralar? Hani nerede bunların belgeleri? Kimsenin ağzı torba değil ki büzesin. Herkesin olur olmaz konuştuğunu görüyoruz. Ama siyasetçiysen, hele bir de de ana muhalefetin, ben şimdi artık ana muhalefet demeyeceğim buna, ana hıyanet diyeceğim, bunun başıysan ağzından çıkana dikkat edeceksin, iddianı ya ispatlayacaksın ya da bedelini ödeyeceksin. Şimdi bu kadar açık, bu kadar net, bu kadar tevile kapalı bir iddia karşısında azıcık onuru, haysiyeti olan birisi ne yapar? Benim yaptığım çağrı ne? Elinde belge varsa milletin önüne koy, ben gereğini yaparım, Cumhurbaşkanlığını da bırakırım, siyasetten de çekilirim. Yoksa sen siyasetten çekil, CHP’nin başından da çekil de karşımızda bir doğru dürüst muhalefet bulalım. Belge diye gösterdiği kâğıtlar yurt dışına tek kuruş para gönderildiğini ispatlayabiliyor mu? Hayır. Peki, bu şahıs çıkıp iftiracı olduğunu itiraf etti mi? Tabi ki ona da hayır. Eder mi? Onu da sanmıyorum. Hani bir zamanlar meşhur bir şarkı vardı ya, Allah’ım neydi günahım, inanım bana bu zatla muhatap olmak da bize aynısını hatırlatıyor.”
“SİYASİ HAYATIMIN EN SEVİYESİZ SALDIRILARINA BU DÖNEMDE MUHATAP KALDIM”
Siyasi hayatının en seviyesiz saldırılarına bu dönemde muhatap kaldığını kaydederek, “Hani şeytan taşlamaktan tavafa fırsat kalmıyor, bizimki de aynı o” diye konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ben bu zata haddini bildirimim, orada bir sıkıntı yok da, sürekli bu zatın yalanlarını dinlemek zorunda kalan milletimizin Allah yardımcısı olsun” dedi.
Partisi içinde birilerinin, kendisinden kurtulmayı kafaya koydukları için sürekli sahte belge ve sahte iddialarla bu zatı rezil ettiği düşüncesinde olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kendisinin surat derisi biraz kalın olduğu için bugüne kadar söylediği onca yalanı yüzüne vurmamıza rağmen hâlâ yerinde durmayı başardı. Daha önce şahsımın İsviçre’de hesapları olduğunu söyledi, ispatlayamadı. Hadi neyse dedik, terbiyesizliğine verdim, mahkemelerden paralar kazandım. Bir televizyon kanalında Erdoğan’ın Baykal’ın kasetini izlediğini gördüm iftirasını attı, ispatlayamadı, yüzüne tükürüldüğüyle kaldı” değerlendirmesinde bulundu.
“BU DEFA YAKAYI ÖYLE KOLAY KURTARAMAYACAK, ARTIK BU YALANIN BİR BEDELİ VAR”
Ana muhalefet liderinin, kendisi ve çevresi ile ilgili daha önceki yıllarda ortaya attığı asılsız iddialardan örnekler veren ve bu iddiaların hepsinin de yalan ve iftira olduğunun ortaya çıktığını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendisinin ve söz konusu iddiada yer alan isimlerin, açtıkları tazminat davasını kazandıkları takdirde, alacakları tazminatla kadınlar için konaklama yurdu yapacaklarını açıkladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Bu defa yakayı öyle kolay kurtaramayacak, artık bu yalanın bir bedeli var. Kendisinin sözünde duracağından, özür dileyeceğinden, istifa edeceğinden yana en küçük bir umudum yok. Dikkat ederseniz, bu zata cevap verirken onun seviyesine düşmemek için gerçekten çok gayret sarf ettim. Sadece söz sanatımızın en güzel örneklerinden biri olan şair Nefi’nin Tahir Efendi adındaki bir zatın kendisi hakkında söylediklerine verdiği cevabı hatırlatmakla yetiniyorum; ne demiş, işte o çok önemli.”
“HAMDOLSUN, MİLLETİMİZ BUNLARA İTİBAR ETMİYOR”
Türkiye’nin terör örgütlerinden ekonomik tetikçilere, iç ve dış kumpasçılara kadar pek çok saldırıyla aynı anda mücadele eden bir ülke olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Böyle bir ortamda ana muhalefetin öyle gizli, saklı filan-falan değil, alenen terör örgütlerinin kuklası, kumpasçıların ortağı hâline dönüşmesi en büyük talihsizliğimizdir. Hamdolsun, milletimiz gerçekleri çok iyi gördüğü için bunlara itibar etmiyor” şeklinde konuştu.
Türkiye’nin bu kritik süreçten sadece sağ salim çıkmasının kendileri için yeterli olmadığını; bu tarihî dönüşüm sürecinin daha da güçlenerek, büyüyerek ve zenginleşerek geride bırakılması gerektiğinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin 2023 hedeflerinin 2053 vizyonunun ve 2071 hayallerinin olduğunu söyledi. Bunların gerçekleştirilebilmesinin, yapacakları işlere, atacakları adımlara gösterilen dirayete bağlı olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Önemli olan, başkalarının bizim için ne düşündüğü, bize ne gömlek biçtiği değil, önemli olan bizim ne istediğimiz, bizim nereye varmak istediğimizdir” dedi.
Konuşmasında “tek millet, tek bayrak, tek vatan ve tek devlet” vurgusunda bulunarak, “Tek millet olmayı başardığımızda bizi yıkacak hiçbir güç tanımıyorum” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Eğer biz kendi gündemimizi bir kenara bırakır tüm vaktimizi ve imkânlarımızı başkalarının ne dediğiyle, ne yaptığıyla uğraşarak veya birbirimizle didişerek geçirirsek, işte o asıl o zaman maalesef kaybederiz, bu oyuna düşmeyeceğiz” sözlerine yer verdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kars’taki temasları kapsamında, 11 yıl önce ziyaret ettiği Necmiye ve kızı Yeşim Erden’in evine tekrar konuk oldu.
DÜNYA
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Muğla’da toplu açılış törenine katıldı






Cumhurbaşkanı Erdoğan, Muğla’da toplu açılış töreninde yaptığı konuşmada, “Her seçimde bize en güçlü şekilde destek veren milletimiz sayesinde, sadece ülkemizi eşi benzeri görülmemiş eser ve hizmetlere kavuşturmakla kalmadık. Aynı zamanda, terör örgütlerinden darbecilere, küresel vesayetçilerden ekonomik tetikçilere kadar, istiklalimize ve istikbalimize göz dikenlerin tamamının da hakkından geldik” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Muğla Adliye Sarayı yanındaki miting alanında Marmaris-Datça Yolu, Milas İçme Suyu Arıtma Tesisi ve Bodrum Devlet Hastanesi ile Yapımı Tamamlanan Diğer Projelerin Toplu Açılış Töreni’nde konuştu.
Marmaris ziyaretleri dışında epeydir Muğla’yla hasret gideremediklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Muğlalılara “Sizleri özlemişiz” diye seslendi.
Bugün hem özlem gidermeye hem de şehre kazandırdıkları eser ve hizmetlerin resmî açılışlarını yapmaya geldiklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Karşımda muhteşem bir katılım görüyorum. Bugün Muğla bir başka” dedi.
Eser ve hizmet siyasetlerinin en güzel örneklerini Muğla’da görmenin mümkün olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Muğla’nın her karış toprağında izimiz var, emeğimiz var. Hamdolsun Muğla’mız da tarımıyla, turizmiyle, ticaretiyle bu emeklerimizi üretime, istihdama, kazanca dönüştürme konusunda çok başarılı” değerlendirmesini yaptı.
Geride kalan 20 yılda ülkenin altyapısından üstyapısına kadar tüm eksiklerini gidermiş, Türkiye Yüzyılı’nın hazırlıklarını önemli ölçüde tamamlamış olarak milletin huzurunda olduklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünyanın geçmeye hazırlandığı yeni yönetim ve ekonomi düzeninde, Türkiye’yi hak ettiği seviyeye çıkarmanın ilk adımını attıklarını gördüğünü söyledi.
“ÜLKEMİZİ EŞİ BENZERİ GÖRÜLMEMİŞ ESER VE HİZMETLERE KAVUŞTURDUK”
Şimdi daha büyük hedeflerle, daha büyük bir öz güven ve güçle yönlerini geleceğe dönmüş durumda olduklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bundan 12 yıl önce 2023 hedeflerimizi ilk açıkladığımızda zihinlerini geri kalmışlık ve faşizm kapanına hapsetmiş birileri, kendi akıllarınca bizi küçümsemiş, alaya almışlardı. Hep yaptıkları gibi 2023 hedeflerimizi hayata geçirmek için başlattığımız her programa, her projeye, yatırıma ne diyorlardı? ‘Yapamazsınız.’ diyorlardı. Böyle engellemeye çalıştılar ve bu onlar için hezeyandı ama bunu dün gibi hatırlıyoruz” diye konuştu.
Yatırımlara karşı çıkanlara kulak asmadıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Tabii biz AK Gençlik’le, AK kadrolarla bunlara yüz vermedik. Hiç kulak asmadık. Bizim baktığımız tek yer milletimizdir, milletimizin özlemleridir, milletimizin talepleridir, milletimizin ihtiyaçlarıdır. Hamdolsun her seçimde bize en güçlü şekilde destek veren milletimiz sayesinde sadece ülkemizi eşi benzeri görülmemiş eser ve hizmetlere kavuşturmakla kalmadık aynı zamanda terör örgütlerinden darbecilere, küresel vesayetçilerden ekonomik tetikçilere kadar istiklalimize ve istikbalimize göz dikenlerin tamamının da hakkından geldik. Kendi milletinden umudunu kesenlerin, ülkemizin kutlu yürüyüşünü engellemek için sergiledikleri kepazeliklere rağmen Cumhuriyetimizin 100. yılına coşkuyla, gururla, heyecanla girdiğimiz bir döneme ulaştık.”
“BU MİLLET TERÖRDEN BESLENENLERE, KAN EMİCİLERE BU ÜLKEDE YOL VERMEZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, havaalanından buraya gelene kadar yol boyu tıklım tıklım olduğunu aktardı.
Müstemleke zihniyetlilerin kepazeliklerinin bitip tükenmek bilmediğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Geçtiğimiz günlerde Türk Silahlı Kuvvetlerinin gücüne güç katacak bir savunma sanayi projemizin açılışında, ordumuzun komutanlarıyla birlikte yaşadığımız sevince tahammül edemediklerini hep birlikte gördük. Bay Kemal, Sakarya Arifiye’de bu ordunun başkomutanı olarak Tayyip Erdoğan ne yaptı? Orada Fırtına obüslerinin teslim törenini yaptı. Senin hayatında, senin aklında böyle bir şey var mı, böyle bir şey yapabilir misiniz? Altay tanklarının teslimini yaptık Bay Kemal. Bunlarla ordumuz çok daha güçlü. Ordumuz bunlarla o terör örgütlerini ne yaptı? İnlerine gömdü inlerine. Bay Kemal, sen bu teröristlerle dirsek dirseğe dolaştın. Cezaevlerindeki teröristleri de nasıl çıkarırız diye bunun gayreti içerisindesin. Boşuna uğraşma, o teröristler öyle oralardan çıkamazlar. Ama bu şimdiden vadediyor. Yahu, Diyarbakır’da 51 vatandaşımızın ölümüne neden olan bu Demirtaş değil miydi? Şimdi çıkmış bu, ‘onları çıkaracağım’ diyor. Bu millet sana bu yolu açmaz. Bu millet terörden beslenenlere, kan emicilere bu ülkede yol vermez.”
Millete güvendiğini ve millete inandığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu açıklamalarda bulundu: “Bu yolda böyle yürüyeceğiz. El ele yürüyeceğiz, omuz omuza yürüyeceğiz. Hak ve özgürlük denilince biz milletimizle el ele olmayı anlarız, kan emicilere asla prim vermeyiz. Ama bu zihniyet önce Sakarya Arifiye’deki fabrikanın bu seviyeye gelmesini sağlayan yatırımlarımızı sabote etmek için yapmadığını bırakmadı. Her türlü yalan ve iftirayı kullanarak yürüttüğü bu ihanet kampanyasında başarılı olamayan bu habis zihniyet, bu defa doğrudan kahraman ordumuzu ve şerefli komutanlarımızı hedef alarak asıl niyetini gösterdi.”
“Muğla seninle gurur duyuyor” sloganları üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ben de sizinle gurur duyuyorum. Gönüllerde köprüler kuralım ve destanları beraber yazalım” karşılığını verdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Her gün sınırlarımızı taciz eden Yunanistan’a, elinde on binlerce masumun kanı olan PKK’ya, ülkemizin son dönemde gördüğü en büyük ihanet çetesi olan FETÖ’ye, egemenliğimizi hedef alan ülkelere, velhasıl Türkiye ve Türk milleti düşmanlarına göstermediği, gösteremediği tepkiyi, ordumuzun komutanlarına fütursuzca sergileyen, seviyesizce hakaret eden bir kişi bu ülkenin siyasetçisi olabilir mi? Kardeşlerim anayasamıza göre bu kardeşiniz, bu ordunun başkomutanıdır. Bunu ben söylemiyorum anayasamız söylüyor.” Cumhurbaşkanı Erdoğan, alandakilerin “Bir gece ansızın gelebiliriz” sloganları üzerine de “Aynen öyle, bir gece ansızın gelebiliriz ve geleceğiz” ifadesini kullandı.
“KENDİ ÜRETİMİNİ YAPABİLEN TÜRKİYE GERÇEĞİNE TAHAMMÜL EDEMİYORLAR”
Muhalefetin, ülkenin ve milletin hangi menfaatini savunacağını ve hangi hedefini hayata geçirebileceğini soran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tabii biz bunların asıl karın ağrılarını çok iyi biliyoruz. Bunlar Arifiye’deki atıl fabrikanın, ülkenin savunma sanayiinin en önemli üretim tesislerinden biri olmasından rahatsızlar. Bunlar karasından havasına, denizinden siberine kadar savunma sanayiinin her alanında kendi tasarımını, kendi üretimini yapabilen Türkiye gerçeğine tahammül edemiyorlar. Bunlar, terörü sınırları içinde bitirmekle kalmayıp sınırları ötesinde de teröristlerin başını ezen Türkiye fotoğrafına dayanamıyorlar” dedi.
Muhalefetin, küresel krizler karşısında diz çöküp teslim olmak yerine krizleri fırsata dönüştüren Türkiye tablosunu içlerine sindiremediğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Çünkü bunların tüm hayatları, vesayetçilerin ve darbecilerin yönetimini kendilerine altın tepside sunduğu ülke hayaliyle geçmiştir. Rahmetli Menderes’i idam sehpasına gönderip ülkenin başına böyle çullandılar. Rahmetli Demirel’i muhtıralarla yıpratıp ülkenin başına böyle çöreklendiler. Rahmetli Özal’ı binbir yalan ve iftirayla devreden çıkartıp ülkenin başına böyle musallat oldular. İktidara geldiğimiz ilk günden itibaren bize de aynısını yapmak için çok uğraştılar. Ülkeye ve millete daha büyük hizmetler kazandırmak için harcamamız gereken vaktimizin ve enerjimizin bir kısmını, bunlarla mücadeleye ayırmak mecburiyetinde kaldık. Partimizi kapatmaya teşebbüs etmekten sokakları karıştırmaya, terör örgütlerini cesaretlendirmekten darbecilere alkış tutmaya kadar her yolu denediler. Dışarıda ve içeride Türkiye’yi hedef alan kim varsa hepsinin yanında bunlar yer aldılar. Ne yaparlarsa yapsınlar, işte ben şu anda karşımdaki bu muhteşem kalabalığın, az önce resmî rakamını sordum, dedim ne kadar? Resmî rakamı aldım, elhamdülillah 50 bine varan bir katılımla bugün buradayız. Bunlar bir tek kendi ülkelerinin, kendi insanlarının mücadelesine destek olmadılar. Şimdi de aynı kafayla, yeni oyunlar peşinde koşuyorlar.”
“BUNLAR ANAYASA’YI DA HİÇ OKUMAMIŞLAR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, altılı masaya değinerek, “Bir masa kurmuşlar, etrafındaki herkesten ayrı ses çıkıyor. Herkes ayrı baş çekiyor, herkes ayrı hesap yapıyor. Bunlar Anayasa’yı da hiç okumamışlar. Sen nasıl oluyor da daha seçilmemişsin ve seçilmediğin hâlde nasıl oluyor da ‘hemen seçime gideriz’ diyorsun? Neyse, olanlar oldu. Bunların, ‘Allah bir’ dediğine inanın, başka hiçbir şeye inanmayın. Çünkü Allah bir” dedi.
“Masanın altında, üstünde sakladıkları, gözükmeyen ortakları ayrı telden çalıyor” ifadesini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Daha ortada fol yok, yumurta yok. Sizin deyiminizle şerlenmelerinden, şımarmalarından yanlarına varılmıyor. Çünkü bunlar sadece zarar dostudur. Ülkenin ve milletin iyiliğini istedikleri tek bir örnek görülmemiştir. Ülkemize 20 yıldır kazandırdığımız her eser ve hizmeti, demokrasi ve kalkınma atılımlarımızın tamamını nasıl bunlara rağmen yaptıysak inşallah Türkiye Yüzyılı vizyonunu da aynı şekilde hayata geçireceğiz” değerlendirmesinde bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, alandakilere, “Bunun için şimdi Muğla’dan destek istiyoruz. Öyle bir ses verin ki altta Akdeniz’in, üstte Marmara’nın her karışından duyulsun. Muğla, 2023’te güvenli, huzurlu, müreffeh Türkiye’nin yolunu bir kez daha açmaya hazır mıyız? Muğla, Türkiye Yüzyılı’nı birlikte inşa etmeye hazır mıyız? Muğla, dışarıda Türkiye düşmanlarının, içeride onların maşalarının heveslerini bir kez daha kursaklarında bırakmaya hazır mıyız? Muğla, bir olarak, iri olarak, diri olarak, kardeş olarak hep birlikte Türkiye olarak 2023’te Cumhuriyetimizin yeni asrını karşılamaya hazır mıyız?” diye seslendi.
Alandakilerin hep bir ağızdan “evet” karşılığını vermesinin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Rabbim sizlerden razı olsun” dedi.
“5 MİLYAR 221 MİLYON LİRA YATIRIM BEDELİNE SAHİP PROJELER”
Vatandaşlarla her buluşmalarının bir eser ve hizmet şöleni şeklinde gerçekleştiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Bugün de Muğla’da çeşitli kurumlarımızca şehrimize kazandırılan 5 milyar 221 milyon lira yatırım bedeline sahip projeler ile ilçe belediyelerimizin 523 milyon liralık yatırımlarının resmî açılışını yapıyoruz. Eğitimde, anaokulundan liseye kadar çok sayıda yeni okulumuz ile aralarında deprem güçlendirme çalışmalarının da bulunduğu diğer yatırımlardan oluşan 17 projeyi resmen hizmete açıyoruz. Ziya Paşa ne diyor? ‘Eşek ölür kalır semeri, insan ölür kalır eseri.’ Üniversitemizin yeni fakülte ve yüksekokul binaları ile altyapı ve çevre düzenlemeleri çalışmalarının resmî açılışını da buradan yapıyoruz. Menteşe’deki 2’şer bin kişi kapasiteli iki öğrenci yurdunun, Fethiye’deki 1350 kişilik öğrenci yurdunun, Bodrum Gençlik Merkezi ve Spor Salonu’nun, Dalaman Spor Salonu’nun, Marmaris Stadı’nın, Milas Spor Salonu’nun resmî açılışlarını da bugün gerçekleştiriyoruz. Sağlıkta, Bodrum’da 150 yataklı, Milas’ta 150 yataklı, Yatağan’da 100 yataklı devlet hastanelerimiz ile Ula Sağlık Merkezi’ni hizmete açıyoruz. Ulaştırmada, Muğla-Kale yolunun tamamlanan 6 kilometresi ve tünelinin, Bozburun-Datça yolunun tamamlanan kısımlarının, Milas tarihî Sarıçay Köprüsü restorasyonunun açılışlarını da bugün yapıyoruz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, tarımda, Milas İçmesuyu İsale Hattı ve Arıtma Tesisi, Menteşe Göktepe sulaması, Seydikemer Eşen Çayı ve Akçay Deresi ıslahı, Girme ve Seki Arazi Toplulaştırması, ilçelerdeki göletlerin ağaçlandırma çalışmaları ile ORKÖY ve kırsal kalkınma yatırımları hibe desteklerinin resmî açılışlarını gerçekleştireceklerini belirtti.
Çevre ve şehircilikte 644 milyon liralık bir yatırımla tamamlanan Muğla Kanalizasyon Şebekesi ve Arıtma Tesisi ile ilçelerdeki altyapı yatırımlarının da resmî açılışlarını yapacaklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, enerjide aralarında 422 milyon liralık yatırım olan Yatağan Pamukkale Enerji İletim Hattı’nın da bulunduğu çok sayıda yatırımı da hizmete açacaklarını söyledi.
Valilik tarafından tamamlanan yol yapımları, antik kentlerdeki kazılar, restorasyonlar, çevre düzenlemeleri, çeşitli kurumların hizmet binaları ve diğer yatırımlar ile Köyceğiz, Ula, Kavaklıdere, Ortaca, Dalaman, Seydikemer ve Yatağan belediyelerinin 86 ayrı projesini de resmen hizmete açtıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, tüm bu yatırımların şehre hayırlı olmasını diledi.
“MUĞLA’YA TOPLAM 50 MİLYAR LİRA TUTARINDA KAMU YATIRIMI YAPTIK”
Emeği geçen bakanlıkları, belediyeleri ve kurumları da tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İktidara geldiğimiz günden bugüne Muğla’ya toplam 50 milyar lira tutarında kamu yatırımı yaptık. Laf ola beri gele yok, icraat, icraat, icraat” diye konuştu.
Eğitimde 3 bin 325 yeni derslik kazandırdıklarını anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, gençlik ve sporda 11 bin 157 kişi kapasiteli yükseköğrenim yurt binaları açtıklarını, toplam 69 spor tesisi inşa ettiklerini söyledi.
Kentteki ihtiyaç sahiplerine toplam 2,5 milyar lira tutarında kaynakla destek olduklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Sağlıkta toplam 1541 yataklı 16 hastane dahil 38 sağlık tesisi inşa ettik. Çevre ve şehircilikte Muğla’da 3 bin 355 konutun yapımını tamamlayıp hak sahiplerine teslim ettik. 953 konutun yapımına devam ediyoruz. Muğla için İlk Evim projemiz kapsamında toplam 2 bin 599 konut inşa edecek, İlk Arsa projemiz kapsamında da 5 bin 500 altyapılı arsayı sizlerin hizmetine sunacağız. İktidara geldiğimizde Muğla’da 8 adet atıksu arıtma tesisiyle belediye nüfusunun yüzde 25’ine ulaşılabilir iken bugün 33 adet atık su arıtma tesisiyle belediye nüfusunun yüzde 94’üne hizmet veriyoruz. Ulaştırmada 90 kilometreden devraldığımız bölünmüş yol uzunluğuna 367 kilometre ilave yaparak toplamda 457 kilometreye ulaştırdık. Geçtiğimiz yıl 4,6 milyon yolcu kapasitesine ulaşan Dalaman Havalimanı’nı ve geçtiğimiz yıl yaklaşık 4 milyon yolcu kapasitesine ulaşan Milas Bodrum Havalimanı’nı yeniledik. Ören ve Turgut Reis yat limanlarını, Bodrum ve Güllük iskelelerini tamamlayıp şehrimize kazandırdık.”
“234 MİLYON FİDANI TOPRAKLA BULUŞTURDUK”
Tarım orman alanında Muğla’ya 8 baraj, 7 içme suyu tesisi, 18 sulama tesisi, bir arazi toplulaştırma, 66 taşkın koruma tesisi, 7 gölet ve 10 hidroelektrik santrali inşa ettiklerini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yaptığımız sulama projeleriyle Muğla’da yaklaşık 105 bin dekar zirai araziyi sulamaya açtık, 60 bin dekar arazinin sulanmasına hizmet edecek 5 barajın inşası sürüyor. Şehir genelinde 110 bin hektar alanda çalışma yaparak 234 milyon fidanı toprakla buluşturduk” diye konuştu.
Arıcılığı geliştirmek ve organik bal üretimini desteklemek için 14 bal ormanı kurduklarına da işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, çiftçilere toplam 2,1 milyar liralık tarımsal destek verdiklerini, 9 tarımsal ovayı da koruma altına aldıklarını söyledi.
Muğla’daki turist sayılarına ilişkin de bilgi veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yabancı turist sayısına göre ilk üçte, iç turizmde ise ilk sırada yer alan Muğla’mızın toplam turist sayısı, önceki yıla göre yüzde 37 artış göstererek 6 milyonun üzerine çıktı” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Muğla’ya sanayi ve teknolojide, bir teknopark ile 2 araştırma geliştirme merkezi kurduklarını da belirterek şunları kaydetti: “İşverenlerimizi toplam 4,1 milyar lira tutarındaki prim teşvikiyle destekledik. Enerjide Muğla’ya, Menteşe’ye, Yatağan’a, Ula’ya, Kavaklıdere ve Bayır’a doğal gaz arzını sağladık. Bitmedi, önümüzdeki dönemde Bodrum, Dalaman, Datça, Fethiye, Köyceğiz, Marmaris, Milas, Ortaca ve Seydikemer’e doğal gaz arzını inşallah sağlayacağız. Gördüğünüz gibi ne kadar özetlersek özetleyelim, Muğla’ya hizmetlerimizi anlatmakla bitiremiyoruz, inşallah önümüzdeki dönemde şehrimizi daha çok, daha büyük hizmetlerle buluşturacağız. Türkiye Yüzyılı destanını Muğla’yla, siz Muğlalılarla birlikte yazacağız. Zaman daraldı, seçime ana kademe yoğun bir şekilde gidiyor muyuz? Sandıkları patlatıyor muyuz? Şimdi öyle bir seslenelim ki tüm Türkiye duysun. Muğla’dan inşallah sandıkları patlatarak geleceğiz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasının ardından, hizmete alınacak projelerin bulunduğu noktalara canlı bağlantı yapıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, beraberindekilerle kurdele keserek hizmete alınan eserlerin toplu açılışını yaptı.
Törene, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu da katıldı.

DÜNYA
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rami Kütüphanesi Açılış Töreni’ne katıldı





Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rami Kütüphanesi Açılış Töreni’nde yaptığı konuşmada, “Ülkemizin, özellikle de İstanbul’un tarihî ve kültürel mirasına sahip çıkmayı, ecdada karşı sorumluluğumuzun bir gereği olarak görüyoruz” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rami Kütüphanesi Açılış Töreni’ne katılarak bir konuşma yaptı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, katılımcıları selamlayarak kütüphanenin hayırlı olması temennisinde bulundu.
Hayatını kaybeden sanatçı Burhan Çaçan’a Allah’tan rahmet dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Burhan Çaçan yürek tellerimizi titreten, güçlü sesi, kendine özgü yorumu ve her zaman koruduğu vakur duruşuyla hem halkımızın gönlünde taht kurmuş hem de Türk halk müziğine eşsiz katkılar yapmış bir sanatçımızdır. Merhum sanatçımız bizim de ilk gençlik yıllarımızdan itibaren severek dinlediğimiz, şahsiyetini hep takdir ettiğimiz gerçekten müstesna bir insandı. 45 yıllık sanat hayatı boyunca birbirinden değerli albümlere imza atan Burhan Çaçan vefatıyla geride doldurulması zor bir boşluk bırakmıştır. Rabbim merhum sanatçımızı rahmeti ve merhametiyle kuşatsın. Başta ailesi olmak üzere yakınlarına ve tüm sevenlerine sabır versin diyorum” ifadelerini kullandı.
Kütüphaneye dönüştürülen Rami Kışlası’nın ülkenin son 2,5 asırlık tarihinde çok önemli bir yeri olduğuna değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendisinin de buranın gıda çarşısına dönüştüğü dönemde peynir, sucuk ve pastırma satışı yaptığını söyledi.
Burada bir geçmişini kenara koymanın mümkün olmadığını, buranın top sahası olduğu dönemde futbol da oynadığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ama hepsinden öte Sultan 2. Mahmut 1828-1829’daki Osmanlı Rus Savaşı’nın askerî ve idari yönetimini bu kışladan yürütmüştür. Cumhuriyet döneminde de aynı amaçla uzunca bir süre kullanılan kışla daha sonra az önce ifade ettiğim gibi Gıda Toptancıları Sitesi de dâhil farklı biçimlerde değerlendirilmiştir” diye konuştu.
“İSTANBUL’UN EN BÜYÜK KÜTÜPHANESİ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, zaman içinde ciddi bir tahribata uğrayan bu abide eseri İstanbul’un en büyük kütüphanesi olarak düzenlemek için yürüttükleri çalışmaların nihayet sona erdiğine değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “Rami’yi sadece bir kütüphane değil pek çok faaliyetin de yapılabileceği bir kültür merkezi olarak planladık. Buradaki kütüphanemiz haftanın her günü, günün 24 saati gençlerimiz başta olmak üzere kitapseverlere hizmet verecektir. Kullanım alanı 36 bin metrekareyi geçen, peyzaj alanı 51 bin metrekareyi bulan, diğer ilaveleriyle yaklaşık 110 bin metrekarelik bir alanda şu andaki yapıya kavuşmuş bulunuyoruz. Kütüphanemizde ilk etapta 2 milyonu aşkın kitap ve 4 bin 200 kişilik kapasitesiyle hizmete başlamasından memnuniyet duyuyorum. Kitap sayımız elbette zaman içinde daha da artacak. Kütüphane bünyesindeki Atatürk İhtisas Kütüphanesi de 25 bin ciltlik külliyatıyla kendi alanında önemli bir ihtiyacı karşılayacaktır.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rami bünyesindeki Yazma Eserler Kütüphanesi’nin de buraya ayrı bir derinlik katacağını dile getirerek günümüzün olmazsa olmazı dijital kaynakların da burada meraklılarıyla buluşacağını kaydetti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, kütüphanede emeği geçen herkesi tebrik etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhuriyetin 100’üncü yılını 100 yeni kütüphaneyle karşılama hedefine adım adım yaklaştıklarını belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu eserin her türlü takdirin üzerinde olduğunu söyledi.
Ülkenin özellikle de İstanbul’un tarihi ve kültürel mirasına sahip çıkmayı ecdada karşı sorumluluklarının bir gereği olarak gördüklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, üstelik sadece bununla kalmadıklarını, modern sanatların ülkede yaygınlaşmasını sağlayacak projeleri de hayata geçirdiklerini ifade etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu anlayışla Ankara’daki Cumhurbaşkanlığı Külliyesi bünyesinde ülkenin en iyi altyapısına sahip bir kongre ve kültür merkezi, sergi merkezi ve kütüphaneyi milletin hizmetine sunduklarını anımsatarak, yine Cumhurbaşkanlığı’nın Çankaya Köşkü’ndeki, Tarabya Yerleşkesi’ndeki, Dolmabahçe’deki, Yıldız Sarayı’ndaki tarihî eserleri restore ederek, Vahdettin Köşkü’nü o yanmış hâlinden sonra bugünkü hâline getirerek, yeni baştan yaparak, tarihe sahip çıktıklarını dile getirdi.
Millî Saraylar Başkanlığını, Cumhurbaşkanlığına bağlayarak, ecdat yadigârı pek çok eserin ihyasını sağladıklarını, bunlarla beraber Taksim’deki Atatürk Kültür Merkezi’ni yürütülen tüm olumsuz kampanyalara rağmen yeniden ve çok daha güzel bir şekilde İstanbul’un kültür sanat hayatına kazandırdıklarını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Diğer yandan Cumhuriyetimizin 100’üncü yılını 100 yeni kütüphaneyle karşılama hedefimize adım adım yaklaşıyoruz. Bir taraftan Kültür ve Turizm Bakanlığımız diğer taraftan Millet Bahçeleri bünyesindeki kütüphane çalışmalarıyla Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız, öte yandan belediyelerimiz, ülkemizi ve gençlerimizi kitapla buluşturmak için canla başla çalışıyor. Tabii üniversitelerimizin ve sivil toplum kuruluşlarımızın son dönemde bu konuda gösterdiği gayretlerin de yakın takipçisiyiz. Yeni bir anlayışla dönüştürdüğümüz ve inşa ettiğimiz kütüphanelerimizin gençlerimiz nezdinde gördüğü kabule gittiğim her yerde şahit oluyorum. Eskiler ‘şerefü’l mekin bil mekân’ derler. Yani bir mekânın şerefi, değeri, anlamı orada bulunanlarladır. Bu mananın bu sözün en iyi vücut bulduğu yerlerin kütüphaneler olduğuna inanıyorum. İşte burası böyle bir eserdir.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, gençlerle birlikte tüm vatandaşların kütüphaneyle ünsiyeti ne kadar güçlendirilirse geleceğin o derece emniyette olacağının altını çizerek, “Az önce buradaki bir Anadolu Lisesi’nin mensubu gençlerimizle bir arada olduk. Ve ‘Cumhurbaşkanım 5 dakikada artık okulumuzdan buraya geliyoruz’ dediler. 5 dakika. ‘Başka?’ dedim, ‘Onları da söyleyin bakalım.’ Artık burada çorbanızı içecek misiniz? İçeceksiniz. Çayınızı içecek misiniz? İçeceksiniz. Kahvenizi içecek misiniz? İçeceksiniz. Kek, onu da yiyeceksiniz, para yok. Tabii çok mutlular. Yarın sabahtan itibaren bu uygulama da başlıyor” diye konuştu.
Geriye doğru bakıldığında, kütüphanelerin ne kadar zengin, ne kadar yaygın, ne kadar hareketliyse medeniyetin o derece ürettiğini, devletin o derece güçlü, milletin o derece müreffeh olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bizim medeniyetimiz kitapla, defterle, kalemle, mürekkeple, okumakla, anlamakla, sormakla, anlatmakla yoğrulmuş, ilimle, irfanla, hikmet ve tefekkürle kıvamını bulmuştur. Duvarları kitaplarla dolu bir kütüphaneyi en kıymetli hazinelerden daha üstün tutan ecdadımız, her kütüphaneyi cennetten bir köşke benzetmiştir. Âlimleri, gölgelerinde soluklanılan cennet ağaçlarıyla kıyaslayan ecdat, onların eserlerini de bu ağaçların meyveleri olarak görmüştür. Elhamdülillah, nasıl bir ecdada sahibiz. İnşallah biz de onlara layık oluruz” değerlendirmesini yaptı.
“ADALET, HAK, HAKKANİYET VE FIRSAT EŞİTLİĞİ TEMELİNDE HİÇBİR AYRIM GÖZETMEKSİZİN ÇALIŞTIK”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, hayırlı işlerin her biri gibi ilim, irfan, kültür, sanat faaliyetlerini de ibadet aşkıyla yürüten milletin, bu vasfı sayesinde asırlarca dünyaya ışık tuttuğunu, hâlen el üstünde tutulan eserler verdiğini aktararak, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Kütüphanelerimizin sembolü olduğu bereketli medeniyet iklimimiz, yerini fikri ve manevi kuraklığa bıraktıkça bu tablonun yerini gerileme, rehavet, sefalet almıştır. Kimi dönemlerde bu kuraklık iklimi özellikle tesis edilmiş, özellikle başımıza bir kara bulut gibi çöktürülmüştür. Ülkemizde yıllarca eğitim öğretimi ve entelektüel faaliyetleri hep tek yönlü bir formatlama aracı hem de belirli kesimlere mahsus bir ayrıcalık olarak tutmaya çalışan zihniyetin yol açtığı kısırlığı yaşadık. Çocuklarımızı ya okullara hiç almıyorlardı ya da faşizan baskılarla kendi ideolojik saplantıları doğrultusunda biçimlendirmeye çalışıyorlardı. Rahmetli Menderes’in başlattığı, rahmetli Özal’ın sürdürdüğü bu ülkenin asli unsuru olan milletin evlatlarının akademiden bürokrasiye, medyadan iş dünyasına her alanda önlerini açma çabalarını hayırla yâd ediyoruz. Biz de hükûmete geldiğimiz günden beri adalet, hak, hakkaniyet ve fırsat eşitliği temelinde hiçbir ayrım gözetmeksizin, ülkemizin her köşesini ve milletimizin tamamını kuşatacak şekilde bu anlayışla çalıştık, çabaladık.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kalkınmanın bir bütün olduğuna, en başında da eğitimin, kültür ve sanatın geldiğine inandığını ifade etti.
Bunun için önceliklerinin ilk sırasına eğitimi aldıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, hem geçmişin yanlışlarını düzeltecek, mağduriyetlerini giderecek hem de bugünün ihtiyaçlarına cevap verecek bir eğitim altyapısı ve sistemi kurmak için kolları sıvadıklarını söyledi.
Okul öncesinden üniversiteye, oradan akademik basamakların en üstüne kadar tüm kademelerde köklü reformlar gerçekleştirdiklerine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, mesleki eğitimi güçlendirmek dâhil tüm sistemi yeniden yapılandırdıklarının altını çizdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, üniversiteleri 81 vilayete yaygınlaştırdıklarını anımsatarak, şunları anlattı: “Çocuklarımızı ve gençlerimizi her alanda destekledik. Aynı şekilde kültür sanat altyapımızı tahkim ettik. Düşüncesine, yüreğine, becerisine, emeğine dayalı üretim yaparak ülkemize değer katan herkesin yanında olduk. Yaptığı işe, gerçekleştirdiği üretime, verdiği hizmete kendi değerlerinin damgasını vuran kültür sanat insanlarımızı özellikle teşvik ettik. Bunları yaparken asırlardır yolumuzu aydınlatan medeniyet güneşimizi tekrar en yükseğe taşıma peşinde koşuyorduk. Demokrasi ve kalkınma atılımlarımızın diğer tüm başlıklarında kaydettiğimiz gelişmelerin de bu mücadeleyi destekleyen bir yönü vardı.”
Geçen 20 yılda ülkenin asırlık altyapı eksiklerini, demokrasi ve güvenlik ihtiyaçlarını gidermekte gerçekten çok büyük bir başarı yakaladıklarını ve bunu kimsenin inkâr edemeyeceğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu çerçevede eğitimde, kültür ve sanatta geldiğimiz yeri de çok önemli görüyoruz. Ama henüz bu alanlarda arzu ettiğimiz seviyeye ulaşamadığımızın da farkındayız. Bizimki ancak hayalleri ve hedefleri büyük olanların yaşayabileceği bir hayıflanmadır. Yoksa asırlara bedel eserler ve hizmetler ortaya koyduğumuzdan asla şüphemiz yok” değerlendirmesinde bulundu.
“RAMİ KÜTÜPHANEMİZ GELECEĞE YATIRIMIN ESERİ OLACAK”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Dünya değişirken ülkemizin yerinde kalması demek gerileme işaretidir. Takip eden değil öncülük yapan diğer alanlar gibi kültürde de kendisine sunulanları tüketen değil, üreten bir Türkiye için gece gündüz çalışıyoruz. İnşallah önümüzdeki dönem Türkiye Yüzyılı vizyonumuzla eğitim ve kültür başta olmak üzere ülkemizi küresel düzeyde marka hâline getirecek başlıkların tamamında da milletimizi hayallerine kavuşturacağız” diye konuştu.
Rami Kütüphanesi’ni, bu büyük yürüyüşte yeni bir halka, yeni bir safha olarak gördüklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Rami Kütüphanemizi gezerken bütün gerek cilt hanesi yani mücellitlerimizi gördüm gerekse adeta bir ameliyathane gibi kitapların restorasyonlarının yapıldığı birimlere girdik. Oradaki arkadaşlarımızın nasıl bir hassasiyetle çalıştıklarını, adeta organ nakli yapar gibi o kitapların bütün gerçekten tahrip olmuş o yaprakları tek tek tek nasıl bir yerden bir yere naklettiklerini görmek, onlara şükran borcu olduğumuzu söylememek mümkün değil. Ve bu eserlerle beraber inşallah Rami Kütüphanemiz çok çok farklı geleceğe bir yatırımın eseri olacak. Ülkemize ve İstanbul’umuza hayırlı olmasını diliyorum. Dilediğimiz tüm kitapları buraya nakledebiliriz. Ve Kültür Turizm Bakanlığımızın bütçesine ayrıca bir destek vererek yurt içi, yurt dışından buraya her türlü inşallah kitapları alacağız. İthalatçılığımıza onu getireceğiz. Kitap ithali yapacağız dünyanın dört bir yanından ve Rami Kütüphanemizin bu uluslararası özelliğini de çok daha güçlü hâle getirmiş olacağız.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu kütüphanede okuyacak, araştıracak, eser ortaya koyacak, yapılan faaliyetlerden istifade edecek herkese teşekkür ederek sözlerini tamamladı.
Konuşmaların ardından Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a günün anısına Rami Kütüphanesi’nin minyatürünü takdim etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, protokol üyeleriyle birlikte kurdele keserek kütüphanenin açılışını gerçekleştirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, program öncesinde eşi Emine Erdoğan’la birlikte Rami Kütüphanesi’ni gezdi, öğrencilerle sohbet etti.

DÜNYA
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Savunma sanayiinde büyük bir zihniyet devrimi gerçekleştirdik”




Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yeni Nesil Fırtına Obüsleri Teslimat Töreni’nde yaptığı konuşmada, “Savunma sanayiinde başarı hikâyesi yazmakla kalmadık, aynı zamanda büyük bir zihniyet devrimi de gerçekleştirdik” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Millî Savunma Bakanlığı Arifiye Yerleşkesi BMC İşletmesi’nde Yeni Nesil Fırtına Obüsleri Teslimat Töreni’ne katılarak bir konuşma gerçekleştirdi.
BMC Power tarafından bugün teslim edilecek altı adet yeni nesil Fırtına Obüsü’nün hayırlı olmasını dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İnşallah bu sayıyı önümüzdeki dönemde yeni teslimatlarla toplamda 140’a kadar çıkartacağız. Yeni nesil Fırtına Obüsleri şu an envanterde olan modellere kıyasla pek çok avantaja sahiptir. Yürütülen çalışmalar neticesinde obüslerimizin hem beka kabiliyeti hem de ateş gücü artırılmıştır” dedi.
“TÜRKİYE’NİN SAVUNMA HAMLELERİNİN ENGELLENMESİNE ASLA MÜSAADE ETMEYECEĞİZ”
Türkiye’nin savunma hamlelerinin, geçmişte defalarca yaşandığı gibi, türlü ayak oyunlarıyla engellenmesine asla müsaade etmeyeceklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Savunma sanayii alanında da tam bağımsızlığımızı ilan edene kadar durmayacak, dinlenmeyecek, en küçük bir geri gidişe rıza göstermeyeceğiz. İşte bugün burada olduğu gibi, kamu ve özel sektör iş birliğiyle, inşallah ülkemizi başarıdan başarıya koşturacağız” açıklamasında bulundu.
Türkiye’nin zincirlerini kırdığı alanların başında savunma sanayiinin geldiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ana yüklenicileri, KOBİ’leri, araştırma kuruluşları, teknoloji merkezleriyle son 20 yılda bu alanda hayal dahi edilemeyen başarılara imza attık. Savunma sanayiinde başarı hikâyesi yazmakla kalmadık, aynı zamanda büyük bir zihniyet devrimi de gerçekleştirdik. Daha önce başlattığı stratejik projeler emekleme aşamasındayken akim bırakılan ülkemiz, bizimle birlikle ilk defa projelerinin neticelendiği, uygulamaya geçtiği, başarısını ispatladığı günleri gördü. ‘Yapılamaz’ denilen, ‘hayal mahsulü’ olarak nitelenen birçok kritik projeyi, hamdolsun tek tek gerçeğe dönüştürdük.”

-
DÜNYA2 sene ago
DEV YATIRIMLAR | AĞRI’DA ALTIN VE GÜMÜŞ REZERVİ MÜJDESİ
-
DÜNYA2 sene ago
Dev yatırımlar | Türkiye eSIM geliştiren ülkeler arasında ilk sıralarda yerini aldı.
-
DÜNYA2 sene ago
Dev Yatırımlar | Ankara-Sivas Yüksek Hızlı Tren Hattı Projesi’nde performans testleri başladı
-
DÜNYA2 sene ago
Dev yatırımlar | Cumhurbaşkanı Erdoğan, ETİ Maden Lityum Üretim Tesisi Açılış Töreni’nde konuştu
-
DÜNYA2 sene ago
Dev yatırımlar | Enerji Ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez : Söğüt’te Altın Kaynağı Tespit Edilen Sahayı İnceledi
-
DÜNYA2 sene ago
Cumhurbaşkanı Erdoğan Türkiye Genç İş Adamları Heyetini (TÜGİK) Kabulünde Açıklamalarda Bulundu
-
GÜNCEL2 sene ago
Cumhurbaşkanı Erdoğan,“Ekonomimizi güçlendirecek, demokrasimizin, hak ve özgürlüklerin çıtasını yükseltecek reform hazırlıkları içindeyiz”
-
DÜNYA2 sene ago
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “OECD İstanbul Merkezi Açılış Töreni”ne Video Mesaj Gönderdi