Connect with us

DÜNYA

Başbakan Binali Yıldırım,Gelecek 10 yılda yeni bir tarih, yeni bir destan yazacağız

Yayınlanan

on

Başbakan Binali Yıldırım, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) “Vizyoner 2017 Programı” gala yemeğinde konuşma yaptı. Yıldırım, yaptığı konuşmada, Türkiye’nin sanayileşme ve kalkınma sürecine çok önemli katkılar sunan MÜSİAD’ı tebrik ederek, başarılar diledi.

İzmir Aliağa’daki TÜPRAŞ’ta yaşanan iş kazası sonucu hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet ve yakınlarına başsağlığı dileyen Yıldırım, “Çalışma ve Sosyal Politikalar Bakanlığımız mesele ile ilgili hemen gereken adımları attı, kapsamlı bir soruşturma başlattı. Tabi ki hedefimiz hiç iş kazası yaşanmayan, hiçbir emekçinin hayatını kaybetmediği bir iş dünyası, bir iş alemi sağlamak.” dedi.

Türkiye’nin ne büyük zorluklardan geçerek bugünlere ulaştığını ifade eden Başbakan Yıldırım, “1990 ve 2000 yılları arasındaki dönemde dünyada kriz falan yok, dünyada bir sorun yok. Sorun nerede? Türkiye’de. Niye Türkiye’de sorun var? Çünkü Türkiye’de istikrar yok, güçlü iktidar yok. O yüzden de Türkiye, 1990-2002 yılları arasında yüzde 3 ancak büyüyebilmiş. Her şey var, dünya krizi yok. Dünya büyümeye devam ediyor ama Türkiye o yarışta geri kayıyor. Sebebi belli. Güçlü iktidar yok, iç meseleleriyle enerjisini tüketen bir Türkiye var.” diye konuştu.

Yıldırım, 2003-2016 yıllarında ise küresel krizlerin yanı sıra ülkede üretilen krizlerin olduğunu anlatarak, konuşmasına şöyle devam etti:

“Her ikisi birleştiği halde, güçlü iktidar, sürekli istikrar olması dolayısıyla ortalama büyüme yüzde 5.6. 1990-2000’li yılların iki katı büyüme sağlıyoruz. Dünya büyümesinin de iki katından fazla büyüme oranına sahibiz. Buradan anlatmaya çalıştığım şey şu; bir ülkenin büyümesi ve önüne koyduğu hedefleri gerçekleştirmesinin olmazsa olmaz şartı, o ülkede idareye duyulan güven ve ülkedeki yönetimdeki istikrardır. Türkiye son 15 yılın bu sağladığı imkandan dolayı çok büyük kazanımlar elde etmiştir. Bir Türkiye, üç Türkiye olmuştur. Bütün göstergelerde bunu görmek mümkündür. 2002’de satın alma paritesi gücüne göre Türkiye’deki kişi başı milli gelir, AB’nin kişi başına milli gelirinin yüzde 37’sini oluşturuyordu. Bugün ne oldu bu oran? Yüzde 62. Demek ki Türkiye, AB ile aradaki refah açığını kapatıyor. ”

Küresel ekonomik krizin 2008’de başladığını, hala da bitmediğini belirten Yıldırım, “Türkiye, 7 milyon 600 bin vatandaşına iş sağlamış. Bu ne demektir? Her yıl ortalama 950 bin vatandaşımıza yeni iş, aş imkanı oluşturduk ve 2010-2017 dönemi itibariyle OECD ülkeleri arasında, istihdam oluşturmada bir numara olduk.” dedi.

Başbakan Yıldırım, 2002’de enflasyonun AK Parti iktidara gelmeden önce yüzde 35 olduğunu, önceki yıllar yüzde 60-70’e kadar çıktığını söyledi.

2004 yılında, ülkenin siyasi tarihinde 34 yıl aradan sonra tek haneli enflasyonla Türkiye’nin tanıştığını anlatan Yıldırım, şunları kaydetti:

“2012 yılında ise son 44 yılın, en düşük enflasyonu gerçekleşti yüzde 6.2. 2002 yılı itibariyle yüzde 11.5 olan merkezi bütçe açığının milli gelire oranı yüzde 11.5’tu. Şimdi yüzde 1.1 seviyesinde. Yani Maastricht kriterlerinin oldukça altında. Maastricht kriterlerini koyanlar, bu kriterleri aşan kendileri oldular. Bize nasihat çekenler şimdi o kriterlerden hiç bahsetmiyorlar.

Merkezi yönetim harcamalarının yüzde 43.4’ü, yarıya yakını nereye gidiyordu? Faize. Bütçenin yüzde 44’ü faize gidiyordu. 2016’da bütçenin yüzde 8.6’sı faize gidiyor. Vergi gelirlerine baktığımızda da durum vahim. Yüzde 85.7’si faize gidiyor. Bugün ne kadarı gidiyor? 2016 sonu itibariyle yüzde 10,9’u. Faiz giderlerinin milli gelire oranına baktığımızda 2002’de, faiz giderlerinin milli gelire oranı yüzde 14.4. 2016’da 2’nin altına düşmüş, yüzde 1.9. Faiz giderlerinin milli gelire oranı aynen kalsaydı, yani yüzde 14.4 olarak devam etseydi, 2003-2016 yılları arasında bu ülke dişinden, tırnağından arttırdığı, sizlerin derleyip, toplayıp biriktirdiğiniz paraların toplam 2 katrilyon 6 trilyonu faize gidecekti. Faizi düşürdüğümüz biz ne kadar ödedik? 701 milyar ödedik. Hala yüksek. 701 milyar da az değil. Ama 2.6 katrilyonla kıyasladığımız zaman çok önemli bir tasarrufu sağlamış oluyoruz. Ne demektir? 1.9 katrilyon fazladan faize ödemekten bu ülkeyi kurtardık. Nereye gitti bu paralar? Bu yollar nasıl yapıldı? Hastaneler, okullar, köprüler, tüneller… İşte bu faize verilmeyen, faizcilere verilmeyen, arttırılan 1.9 katrilyon parayla yapıldı.”

Yıldırım, faiz ödemelerini azaltarak oluşturdukları bu tasarruflarla ülkenin, vatandaşın ihtiyacı olan hizmetleri gördüklerini aktardı.

Yine 2002 yılında kamu borcunun milli gelire oranının yüzde 72 olduğunu belirten Yıldırım, “Bir senede derleyip, topladığı paraların yüzde 72’sini, üçte ikisinden fazlasını, borca ayırmak zorunda. 2016’da ne kadar? Yüzde 28. Bu durumda Avrupa’nın borç yükü bakımından en iyi ülkesi Türkiye. 1992-2002’de Türkiye’ye doğrudan yabancı sermaye yatırımı, 11.6 milyar dolar. Bu ne demektir? 1 milyar dolar civarında yılda para girmiş. Peki 2003-2016 arası ne olmuş? 180 milyar dolar. 2017’yi de dahil ederseniz bugüne kadar 186 milyar doları bulmuş. Bu nereden oluyor? Güveniyor. Ülkenin geleceğine yatırımcı güvenirse gelir para koyar. Yoksa bizi çok sevdiğinden kimse parasını getirip buraya yatırmaz. Öngörülebilirlik, vizyoner… Vizyon demek, geleceği okumak, geleceği görmek, gelecekle ilgili tahminleri yapmak, ona göre iş tutmak.” diye konuştu.

Başbakan Yıldırım, 2017 sabit fiyatlarıyla devletin bir yılda 60 milyar liralık yatırım yaptığını anlatarak, şöyle devam etti:

“2017’de 128 milyar liraya çıkmışız, yıllık yatırım. Tam bir kat fazla ama özel sektörünkine asıl dikkat çekmek istiyorum. Biz, iki katına çıkarmışız. Siz ne yapmışsınız? 2002 yılında 182 milyarlık bir yılda yatırım yaparken, 2017’de 4 kat artırmışsınız 801 milyar lira yatırım yapmışsınız. Ülkeyi kalkındıran, ekonomiyi büyüten, istihdamı arttıran yine sizsiniz. Biz sadece organizasyon yapıyoruz. Rakamlar ortada. Biz alt yapı yapıyoruz. Yolu biz yapıyoruz, havaalanını biz yapıyoruz, okulu, hastaneyi biz yapıyoruz. Ama onun üzerindeki araçları, makinaları, üretimi siz yapıyorsunuz. Rakamlar bunu ortaya koyuyor. Kamu, zannederler ki dünyanın yatırımını yapıyor. Asıl yatırımı özel sektör yapıyor, devletin sesi çok çıkıyor. Gizli kahramanlar, sessiz kahramanlar bu salonda. MÜSİAD yapıyor, diğerleri yapıyor. Bu ülke için taş üstüne taş koyan herkesin, başımın gözümün üzerinde yeri var. Yeter ki çalışın, üretin, bir vatandaşımıza daha fazla iş verin. Ne istiyorsanız emrinizdeyiz.”

Başbakan Yıldırım, gençlere iş bulmak gerektiğini anlattı.

İş bulunamadığı zaman gençlerin ülkeye “gönlünün kırıldığını, geleceğe olan ümidinin azaldığını” aktaran Yıldırım, “Bunu da terör örgütleri çok iyi kullanıyor maalesef. Ama Allah’a şükür orada da büyük mesafe aldık. Bakın 2016’da dağa çıkarılan genç sayısı 600 iken 2017’de sadece 70. Orada da önemli gelişmeler var ama o güvenlik boyutuyla alınan tedbirlerle sürdürülebilir değil, arkasından o gençleri hayata bağlamamız lazım, onun için daha çok çalışacağız, daha çok yatırım yapacağız, daha çok üretim yapacağız, daha çok ürettiğimizi satacağız. Aradaki makası kapatacağız.” ifadelerini kullandı.

Türk ekonomisinin bir ticaret bir de bütçe konusunda açığı olduğunu vurgulayan Yıldırım, bu iki açık ne kadar küçültülürse ekonominin o kadar büyüyeceğini, para piyasaları ve finansla ilgili göstergelerin o kadar güçleneceğini, geleceğe bakışın kuvvetleneceğini ve kendinden de o kadar emin olunacağını ifade etti.

KAMU VE ÖZEL SEKTÖR ORTAK YATIRIMLARI

2002 yılında 242 milyar liralık toplam yatırım olurken 2017’de bu tutarın 929 milyar liraya çıktığını belirten Yıldırım, bu rakamda özel sektör ve kamu yatırımlarını birleştirdiklerinin altını çizdi.

Binali Yıldırım, “Özet: Kamu-özel, 15 yıllık iktidarımızda bu ülkede yaptığımız yatırım, 9 katrilyon 200 trilyon lira. Sizin yaptığınız, bizim yaptığımız hepsini birleştirdik 9,2 katrilyon. Bunu milli gelire böl ne çıkıyor? 3,5. Milli gelirimiz ne kadar? Geçen seneki 3 katrilyona yakın. Bunu böldüğümüzde ‘Türkiye nasıl üç kat büyüdü?’ diyenlere selam olsun, işte rakamlar ortada.” diye konuştu.

Bunların devletin kayıtlarından çıkan rakamlar olduğunun altını çizen Yıldırım, kayıt dışının ise bu rakamlara dahil olmadığına dikkati çekti. Kayıt dışılığın hükümetleri döneminde yüzde 50’lerden yüzde 30’lara gerilediğine değinen Yıldırım, şöyle devam etti:

“Yine de kayıt dışılık var. Bizim gibi büyüyen ekonomilerde, öngörülebilirliğin zaman zaman ölçülemediği ekonomilerde bu olabilir, bunu da gözardı etmememiz lazım. Bunun ötesinde devlet-özel sektör işbirliği var. Bu model de hükümetimiz döneminde çok gelişti. Özellikle büyük projeleri biz -kamunun kaynağı yetersiz- yapamıyoruz. Onun için bu modeli hükümetimiz döneminde ulaştırma yatırımları başta olmak üzere, sağlıkta, eğitimde kullanmaya başladık. Bu şekilde yaptığımız yatırımların da bir kıyasını yapalım. Biliyorsunuz merhum Özal döneminde başladı bu yap-işlet-devret projeleri. Kamu-özel ortaklığının ilk başladığı yıllar, 1986 yıllarıdır. 1986’dan 2002’nin sonuna geldiğimizde, 16 yıllık dönemde sadece 11,4 milyar dolarlık 67 proje kamu-özel ortaklığıyla yapılmış. 2002’den bugüne 48,7 milyar dolarlık proje gerçekleştirilmiş, parasal olarak, proje sayısı da 154. 67’den 154’e, 11 milyardan 49 milyar dolara çıkmış. Hükümetlerimiz döneminde gerçekleştirilen yap-işlet kapsamındaki projeler için, devlete projeyi yaptırdık, başladı çalışmaya, iş görüyor, yetmez devlete ödenecek pay 70,7 milyar dolar, işletme süresince. Hani diyorlar ki ‘Bunları pahalı pahalı yaptırıyorsunuz, devlet bunlara çuval çuval para ödüyor.’ İşte söylüyorum, 48 milyarlık yatırım yapmışız, 71 milyar dolar üstüne para alıyoruz. Hem de eseri de alıyoruz. Süre bitiyor köprü de benim, havaalanı da benim, hastane de benim. Bilen de konuşuyor, bilmeyen de konuşuyor. Ne yapalım, bu memleket böyle. Herkes uzman.”

Başbakan Yıldırım, yap-işlet-devret projelerinden 70,7 milyar dolar alırken 10 milyar dolar da ödeme yapacaklarına işaret ederek, “70’ten 10’u çıkar, 60 milyar cepte, Allah bin bereket versin. Hesapları Lütfi yaptı. Eğer yanlış yaptıysan Lütfi canına okurum. Lütfi Elvan, Kalkınma Bakanımız, mühendistir, üniversiteden de arkadaşımdır. Planlamacı aynı zamanda, Kalkınma Bakanımız. Bu yap-işlet-devretlerde ulaştırma sektörü başı çekiyor. Aşağı yukarı 36 milyar dolar sadece ulaştırma sektörünün, diğerleri de diğer sektörlerden.” diye konuştu.

ENERJİ VE TARIM SEKTÖRÜNDEKİ YATIRIMLAR

Enerji sektörünün de önemine işaret eden Yıldırım, enerji talebine yönelik yatırımlarla 2002 yılında yaklaşık 32 bin megawatt olan kapasitenin 2017’de 81 bin 400 megawatt’a çıktığını vurguladı. Yenilenebilir enerji konusunda da önemli adımlar atıldığını ifade eden Yıldırım, bu kaynakların çeşitlendirilmesi gerektiğini söyledi. 2002’de 12 bin megawatt yenilenebilir güç bulunduğuna işaret eden Yıldırım, bugün 36 bin Megawatt’ın geçildiğinin altını çizdi.

Tarım sektörüne desteklerin de 2002’de 2 milyar liranın altında olduğunu vurgulayan Yıldırım, bugün bu rakamın da 13 milyar liraya çıktığını bildirdi. Bu alanda 6 kattan fazla bir artış olduğuna işaret eden Yıldırım, imalat sanayinde katma değer üretmenin de önemli olduğunu söyledi. Dünyada katma değer sağlayan ürün imalatında Türkiye’nin 2002’de dünyada 20. sırada, Avrupa’da ise 10. sırada olduğuna değinen Yıldırım, “2015 verileri var. Dünyada 16. sıraya, Avrupa’da da 6. sıraya yükselmişiz. Bu yetmez. Üç kat beş kat giderken burada ufak gidiyoruz. Demek ki ne yapacağız? Daha fazla akıl terini alın terine katarak, katma değeri yüksek ürünlere gideceğiz.” dedi.

Bilgi yoğunluklu yatırımlara yönelmek gerektiğini vurgulayan Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bilgiye sahip olmak, bilgiyi üretmek, bilgiyi kaynağa dönüştürmek. Şu anda Türkiye’nin ihtiyacı olan bu. Bunun için de araştırma geliştirme, yenilikçilik çok önemli. Yerli patent başvuru sayısında da kayda değer bir gelişme görüyoruz. 2002 yılında sadece 414 yeni patent başvurusu bir yılda yapılmışken, 2016’da 6 bin 445 yeni patent başvurusu olmuş. Bu da Türkiye’nin dinamik gücünün, sanayicisinin, işadamının ne kadar yeniliğe açık, ne kadar dönüşüme açık, geleceğe yönelik ne kadar olumlu bakış açısı olduğunu gösteriyor. Artık gelecek sanal gerçeklikte. Yavaş yavaş dünya, sanal gerçekliğe doğru gidiyor, yani yapay zekaya gidiyor. Bunlar ülkeleri diğerleri ile fark yapacak işlerdir. Makine imalatı, büyük tezgahlarda üretilen parçalar bizi farklı yapmayacak. Akıl teriyle ürettiğimiz ürünler bizi farklı yapacak. Onun için daha fazla araştırma, daha fazla geliştirme, daha fazla yenilikçilik. Bunlara kafa yoracağız. Herkesin yaptığı işi yaparak fark oluşturamayız. Herkesin yaptığından daha farklı bir işi yapmak, büyük fark oluşturacak. 100-150 yıllık geçmişi olan şirketler artık büyük cirolu şirketler değil. Dünyada bilinen 15 yıllık geçmişi olan şirketler, onları üç kat, beş kat geride bıraktı ciro olarak. O şirketler de akıl terini kullanan şirketler. Demek ki akıl teri, alın terinin yerini almaya başladı ama sadece akıl teriyle olmaz. Alın teriyle akıl teri beraber çalışacak ve bu şekilde ülkemiz beklediğimiz yere gelecek.”

Başbakan Yıldırım, bugün nüfusun neredeyse tamamına mobil telefon verebilecek kapasiteye ulaşıldığını, bu rakamın da göreve geldiklerinde 22 milyonun altında olduğunu bildirdi. İnternet erişimi bakımından nüfusun yüzde 82’sine ulaşıldığının altını çizen Yıldırım, “Coğrafi alan olarak yüzde 95’teyiz. Ancak bilgi toplumu, yani internet üzerinden ticaret yapma, seyahat etme, devletten hizmet alma, e-devlet gibi, ‘bilgi toplumu’ diye bahsedilen ölçüde yüzde 68’deyiz. Biz göreve başladığımızda yüze 40’ın altındaydık. Avrupa ülkelerine neredeyse yaklaştık, altyapımız da ona göre çok güzel gelişiyor.” değerlendirmesini yaptı.

EĞİTİM YATIRIMLARI

Eğitimde de 300 bin yeni derslik yaptıklarını, 500 bin yeni öğretmen atadıklarını ve üniversitelerin sayısını 76’dan 85’e çıkardıklarını kaydeden Yıldırım, bu anlamda “muazzam bir altyapı eksikliğini giderdiklerini” ancak içerik konusunda hala yapılacak işleri olduğunu ifade etti.

Bugün gençleri mesleğe yönlendirmede yeterli bir eğitim altyapısı olmadığının altını çizen Yıldırım, “Herkesin normal lise ile geleceğini planlaması büyük bir açmazdı. Gelişmiş ülkelerde temel öğretimden ortaöğretime geçerken, yüzde 70’i öğrencilerin kararını veriyor. İlim adamı mı olacak, zanaatkar mı olacak, meslek sahibi mi olacak, bunun kararını veriyor. Biz liseyi bitirinceye kadar ne olacağımıza karar vermiyoruz.” dedi.

Bu anlayışla işlerin planlamasını yapmanın da kolay olmayacağının altını çizen Yıldırım, şöyle devam etti:

“Onun için bu TEOG meselesini bu çerçevede görmek lazım. Bir sınavla öğrencilerin bir sonraki adımını belirlemek öğrencilere de haksızlıktır, okula da haksızlıktır, veliye de haksızlıktır. Bu bir süreç. Ta ilkokula başladığı günden başlıyor, ortaöğretim, yani bizim anladığımız şekliyle lise yıllarına gelinceye kadar öğrencinin şekillenmesi lazım. Kabiliyeti ne, nereye gidecek? Bunu da aile, okul, öğrenci birlikte inşa edecek. İşte yapmak istediğimiz bu. Bir sınav yaparak, kaderini bir sınavın stresine öğrencileri bağlamak istemiyoruz.”

Sağlık kuruluşlarını tek çatı altında topladıklarını ve yaşanan çilelere son verildiğini kaydeden Yıldırım, bu alanda Avrupa ülkelerinin bile gıptayla bakacağı bir konuma gelindiğini söyledi.

Türkiye’de 2002’deki bebek ölüm oranı binde 31,5 iken 2016’nın sonunda bu oranın binde 7’ye düştüğünü vurgulayan Yıldırım, doğumda anne ölüm oranının da binde 64’ten binde 14’e gerilediğini ifade etti.

Yoksulluk ve sosyal yardımlarda da Türkiye’nin önemli bir mesafe katettiğini vurgulayan Yıldırım, şunları söyledi:

“2002 yılında 2 milyar lira civarında sosyal yardım var, belediyelerle 5-6 milyar lira. Bugün ne kadar? 33 milyar lira devlet sosyal destek veriyor, vatandaşlarına engellilere, yaşlılara, gelir düzeyi yeterli olmayanlara. Bizim kamu yatırımları ne kadar geçen sene? 127 milyar lira kamu yatırımı var, 33 milyar lira sosyal destek var. Yani belediyeler hepsi dahil, 127 milyar lira devlet yatırım yapıyor ama insanına da 33 milyar bütçesinden kaynak aktarıyor. Tabii ki aktaracak. Sosyal devlet lafla olmaz, vatandaşına sahip çıkmakla olur. Daha fazlasını yapacağız. Nasıl yapacağız? Daha fazla büyüyeceğiz. Ekonomimizi daha fazla büyüteceğiz. Milli gelirimizi daha çok artıracağız, oluşturduğumuz katma değeri de vatandaşımıza vereceğiz. Hedefimiz bu.”

Başbakan Yıldırım, dış yardımlar konusunda Türkiye’nin en gelişmiş ülkelerle yarışa girdiğini, ABD’den sonra dış yardımlarda en fazla yardım yapan ülke konumunda olduğunu, milli gelire oranla Türkiye’nin ilk sırada bulunduğunu anlattı.

Yıldırım, “Cömert bir ülkeyiz. Geleneğimiz, inancımız gereği bunu yapıyoruz. Veriyoruz, misli misli de geliyor. Veren el alan elden daima üstündür. Biz buna inanıyoruz.” dedi.

Konuşmasında Orta Vadeli Plan’a da (OVP) yer veren Yıldırım, “Garipler de dünya kadar hazırlık yaptılar o gün, MTV konuşuldu, başka bir şey bizim OVP güme gitti. OVP 2018-2020 arasını kapsıyor. Bu programda büyüme var, istihdam var. Büyümeye ve istihdama katkı sağlayacak 5 öncelik belirledik. Birincisi, ekonomideki istikrarın sürmesi. İkincisi nitelikli insan kaynağının geliştirilmesi. Üç, yüksek katma değerli üretime yönelme. Dört, iş ve yatırım ortamının daha da kolaylaştırılması. Beş, kamu hizmetlerinde kalite.” diye konuştu.

E-devlet uygulamalarının yaygınlaştırılacağını, bürokrasideki hantallığın azaltılacağını aktaran Yıldırım, vatandaşla kamu görevlisi arasındaki resmiyetin kaldırılacağını dile getirdi.

“İki arkadaş gibi oturacaksınız, meselenizi ortaya koyacaksınız, çözümü beraber üreteceksiniz” diyen Yıldırım, devlet daireleri ile vatandaş arasındaki mesafenin azaltılması hatta tamamen ortadan kalkması gerektiğini söyledi. Bunun bürokrasiyi basitleştirilmesi, kamu hizmetlerinin kalitesinin artırılması ve hizmetin elektronik ortama taşınmasıyla mümkün olacağını kaydeden Yıldırım, şöyle devam etti:

“8 bin 200 tane kamu hizmeti var yaklaşık. Vatandaşın devletle münasebeti olarak Sadece 2 bin 600’ünü biz elektronik ortamdan verebiliyoruz. Yapacağımız daha çok iş var, inşallah bunları da yapacağız. Elektronik ortamdan hizmet vermeye başladığımız ilk zamanlardan bir hatıramı sizinle paylaşayım. Neler yaşadık? E-devlet hizmetlerini kabullenmesi kamudaki çalışanların kolay olmadı. Çünkü bir anlamda kamusal güç elden gidiyor. Pasaport alınacak, koymuşuz ekrana, işte internet üzerinden pasaportunuzu alabilirsiniz. Ne kadar güzel, yazıyor, şuraya bas, bunu işaretle filan, topluyorsun, gönder, gönderiyorsun, pasaportu filanca gün git al. Gayet mutlu herkes, koşa koşa pasaport almaya gidiyor, bankodaki memur kağıdı uzatıyor, ‘Şunu doldur, adın soyadın, ana adın, baba adın’, ‘Ben doldurmuştum’ diyor, ‘Sen bir daha doldur’. ‘Nüfus kağıdı getir, ikametgah getir, fotoğraf…’ ‘Ben göndermiştim’, ‘Olmaz; 4-6 ebadında, arkası beyaz zemin olacak, fotoğraf çektir getir, şuraya git, parayı yatır’… Yaptığı bütün işleri yok farz edip tekrar hepsini yeniden yaptırtıyor. Bunlar şimdi büyük oranda gitti. Sorgulama yapıyorsunuz, hizmet alabiliyorsunuz, birçok işinizi, hatta vergi filan da yatırıyorsunuz.”

Salondakilere, elektronik ortamda vergiyi rahat şekilde ödeyip ödemediklerini soran Yıldırım, iş adamlarının esprili şekilde alacaklarını aynı kolaylıkla alamadıklarını söylemeleri üzerine, “Devlette alacağınız kalmaz. Merak etmeyin. Bugün almazsanız yarın alırsınız. Yarın olmazsa bir sene sonra. Biraz KDV alacağınız var biliyoruz, niye başımıza kakıyorsunuz? İşleri düzeltince ödeyeceğiz” diye esprili yanıt verdi.

Büyümenin gelecek üç yılda minimum yüzde 5,5 olmasını hedeflediklerini kaydeden Yıldırım, şöyle konuştu:

“Ayrıca işsizliği de 2019’dan itibaren -çok iddialı bir hedef- tek haneye düşürüyoruz. Yani yüzde 10’un altına düşürmeyi hedefliyoruz. 2020’de biraz daha düşecek. Buradaki problemimiz şu; Biz istihdam oluşturuyoruz. Sağolun yatırım yapıyorsunuz, yeni istihdam alanları açıyorsunuz ama istihdama katılım genç nüfusumuz olduğu için oluşturduğumuz istihdamdan daha fazla, bu bir. Üretime katılım oranı yüzde 43’lerdeydi yüzde 53’lere geldi. Hanımlar daha fazla hayatın içinde olmaya başladı, güzel bir şey, tebrik ediyoruz. Daha da artmasını bekliyoruz. Bunları bir şikayet olarak söylemiyorum. Daha fazla işyeri açmamız lazım, daha fazla üretim yapmamız lazım, daha fazla ticaret yapmamız lazım. Önemli bir konu, ihracat yapıyoruz ama ihraç ettiğimiz ürünlerin içinde yüzde 70’den fazlası ithalat. Bu bizim büyük bir açmazımız. Buradaki yerlileştirme ve millileştirme çalışmamıza da hız vereceğiz. Bu niye olmuyor, bizde yok mu? Her şey var? Rekabet edecek düzeyde değil. Rekabet edecek düzeye iç üretimimizi getirmemiz lazım. Buna önümüzdeki üç yıl içinde yoğunlaşmış olacağız. Yine üç yıllık programda 2020’nin sonunda 195 milyar dolar ihracatı hedefliyoruz.”

Nano teknoloji, biyoteknoloji, bilgi iletişim teknolojileriyle ileri malzeme teknolojisi alanında araştırmacı yetiştirilmesi, araştırma altyapılarının oluşturulması, Ar-Ge destek ve ticarileştirme programlarının uygulanması için daha cömert destek vereceklerini ifade eden Yıldırım, “Bunlar bize fark oluşturacak, bunlar bizim katma değer sağlayacağımız alanlar olarak önümüzde duruyor.” dedi.

Petrokimya, ilaç ve savunma ile ilgili yatırımlara daha fazla önem vereceklerini belirten Yıldırım, robotik, nesnelerin interneti, büyük veri, yapay zeka teknolojileri ve bunların yerli üretimini içeren sanayinin dijital dönüşümü yol haritasını, üç yıl içinde tamamlamayı hedeflediklerini aktardı.

Binali Yıldırım, OVP’de yüksek katma değerli teknolojik dönüşüme müsait hizmetlerin ihracının artmasına ayrı bir önem vereceklerini, turizm gelirlerini artırmaya yönelik desteklerini sürdüreceklerini de dile getirdi.

“BİZ KENDİMİZİ KENDİMİZLE KIYASLAR HALE GELDİK”

Yıldırım, şunları söyledi:

“Bugüne kadar başardıklarımız, başaramadıklarımız ortada. 15 yıl, iktidardayız. Şimdi kendimizi bir önceki 15 yılla kıyaslamak da çok fazla milletin ilgisini çekmiyor. Biz kendimizi kendimizle kıyaslar hale geldik. Onun için işimiz biraz zorlaştı. Ben bunları 2005’te size anlatsaydım, hiç zorlanmazdım. Şimdi 2002’den beri olanların hepsini anlatmam lazım. Siz diyorsunuz, ‘Ne anlatıyorsun kardeşim, bu dönemlerde siz hep iktidardasınız. Ne varsa vebali boynunuza.’ Bakın 15 yılda ülkede başımıza gelmeyen kalmadı. Hatırlayın, iktidara gelmişiz, 19 Kasım 2002. Hükümet kurulmuş. 58. Hükümet… 8 Ocak 2003, zehir zemberek silahlı kuvvetlerden açıklama; ‘İrticaya geçit yok, şöyle yaparız, böyle yaparız.’ Keskin bir bildiri. 1,5 ayda nereden geldi bu? O gün maalesef Diyarbakır’da bir uçak kazası oldu, 57 vatandaşımız hayatını kaybetti. Dolayısıyla bu bildiri güme gitti. Hiç kimsenin ilgisini çekmedi, ta ki 2007’ye kadar. 27 Nisan’da tekrar bildiri. E-muhtıra olarak karşımıza geldi ama o arada sizin bilmediğiniz, bizim çok iyi bildiğimiz bir sürü işler oldu. Yani tabiri caizse ‘Kan kustuk, kızılcık şerbeti içtik’ demek durumunda kaldık. Devlette insicam bozulmasın, istikrar bozulmasın diye her türlü dirence karşı vatandaşa verdiğimiz sözün arkasında durduk.”

“HUKUK DEVLETİNDE OLMASI GEREKEN O OLACAK ”

Sonraki dönemde cumhurbaşkanlığı seçimindeki 367 tartışmalarını hatırlatan Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Onu da aştık. Bu sefer malum 17/25 Aralık FETÖ’cülerin yargı darbesi. Ondan önce MİT meselesi vesaire. Yargıyla ilgili başka karşılaştığımız sorunlar ve nihayet Gezi olayları. Gezi olayları durup dururken mi oldu? Faizler 100 yıllık seviyenin altına düşmüş, yüzde 4,6’ya gerilemiş. Enflasyon yüzde 6’lara inmiş. Türkiye, o ay IMF ile borcunu sıfırlamış. En büyük projeleri, üçüncü havalimanı, 11 milyar avroluk Yap İşlet Devret projesini gerçekleştirmiş. Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nün ihalesini yapmış, her bakımdan iyiye giden bir ülke ve hemen Gezi olayları. 17/25 Aralık, nihayet, 15 Temmuz. 15 Temmuz, yaptığı tahribat bakımından 1960 ve 1980 darbelerinden daha yıkıcı bir olaydır. Sonuçları itibarıyla söylüyorum ve bugün bir yıldan, 15 aydan beri biz bunun doğurduğu hasarları ortadan kaldırmak için çalışıyoruz. Yeni yeni hasarın büyüklüğü ortaya çıkıyor. Bakın müebbet hapisler ardı ardına geliyor, istediğin kadar sen rüya tabirleri gönder, umut pompala. Herkes yaptığının hesabını verecek. Türkiye hukuk devleti, hukuk devletinde olması gereken neyse o olacak. 250 vatan evladının kanına giren bu alçaklar hesabı verecek ve nitekim veriyorlar.”

AK Parti’nin 15 yıldır iktidarda olduğunu ve bu sürede başardıklarının ve başaramadıklarının bulunduğunu aktaran Yıldırım, “Ben hep şöyle diyorum, 15 yıldır şeytan taşlamadan arta kalan zamanlarda iş yaptık. Şeytanları azalttıkça daha fazla zamanımız olacak bundan sonra daha çok işe yoğunlaşacağız, daha çok işe yoğunlaşacağız, daha çok iş yapacağız, daha çok üreteceğiz, daha çok insanımızın yüzünü güldüreceğiz. Bu başarıları bugüne kadar nasıl birlikte elde ettiysek bundan sonra da omuz omuza, el ele birlikte daha fazlasını inşallah yapacağız. Reel sektörümüzle, sanayicimizle, işçimizle, memurumuzla, çiftçimizle çok daha iyi seviyeleri, çok daha yüksek standartları elbette yakalama fırsatı bulacağız.” değerlendirmesini yaptı.

Bu girişimleri, bu çalışmaları yine engellemek isteyenlerin mutlaka olacağını, bundan kaçışın olmadığını ifade eden Başbakan Yıldırım, sözlerini, “Kıskananlar, önümüzü kesmeye çalışanlar çıkacak. Bölgeye bakın, bölgede yeni planların gözümüzün önünde nasıl hayata geçirilmeye çalışıldığını görüyorsunuz. Güney sınırlarımızda yeni bir kuşak oluşturulmaya çalışılıyor. Yeni bir başağrısı oluşturulmaya çalışılıyor hem Irak’ta hem Suriye’de ama biz buna izin vermeyeceğiz. Bu bizim milli güvenlik meselemizdir. Ülkemizin, milletimizin geleceğidir. Onun için bir olacağız, beraber olacağız, iri olacağız, diri olacağız, birlikte Türkiye olacağız. Türkiye mutlaka hak ettiği yere gelecektir. Bundan dost, düşman herkes emin olsun, ülkemiz Cumhurbaşkanımızın riyasetinde, liderliğinde 2023 hedeflerini gerçekleştirmek için canla başla hükümetimiz çalışıyor. Özel sektörümüzle, sizlerle beraber el ele vererek bunu başaracağız. İnşallah gelecek 10 yılda da yeni bir tarih yazacağız, yeni bir destan yazacağız.” diye tamamladı.

NOTLAR

Programda, MÜSİAD Vizyoner 2017 tanıtım filmi izletildi. Etkinliğe, Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlu, İstanbul Valisi Vasip Şahin, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, MÜSİAD üyeleri ve davetliler katıldı.

Bakan Elvan ve Sarıeroğlu ile MÜSİAD Başkanı Abdurrahman Kaan, firma temsilcilerine plaket takdim etti.

Ayrıca Kaan, Afrika’da Başbakan Yıldırım adına 30 kişiye katarakt ameliyatı yapıldığını söyledi, Yıldırım, Kaan’a teşekkür etti.

DÜNYA

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Muğla’da toplu açılış törenine katıldı

Yayınlanan

on

YAZAR

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Muğla’da toplu açılış töreninde yaptığı konuşmada, “Her seçimde bize en güçlü şekilde destek veren milletimiz sayesinde, sadece ülkemizi eşi benzeri görülmemiş eser ve hizmetlere kavuşturmakla kalmadık. Aynı zamanda, terör örgütlerinden darbecilere, küresel vesayetçilerden ekonomik tetikçilere kadar, istiklalimize ve istikbalimize göz dikenlerin tamamının da hakkından geldik” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Muğla Adliye Sarayı yanındaki miting alanında Marmaris-Datça Yolu, Milas İçme Suyu Arıtma Tesisi ve Bodrum Devlet Hastanesi ile Yapımı Tamamlanan Diğer Projelerin Toplu Açılış Töreni’nde konuştu.

Marmaris ziyaretleri dışında epeydir Muğla’yla hasret gideremediklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Muğlalılara “Sizleri özlemişiz” diye seslendi.

Bugün hem özlem gidermeye hem de şehre kazandırdıkları eser ve hizmetlerin resmî açılışlarını yapmaya geldiklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Karşımda muhteşem bir katılım görüyorum. Bugün Muğla bir başka” dedi.

Eser ve hizmet siyasetlerinin en güzel örneklerini Muğla’da görmenin mümkün olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Muğla’nın her karış toprağında izimiz var, emeğimiz var. Hamdolsun Muğla’mız da tarımıyla, turizmiyle, ticaretiyle bu emeklerimizi üretime, istihdama, kazanca dönüştürme konusunda çok başarılı” değerlendirmesini yaptı.

Geride kalan 20 yılda ülkenin altyapısından üstyapısına kadar tüm eksiklerini gidermiş, Türkiye Yüzyılı’nın hazırlıklarını önemli ölçüde tamamlamış olarak milletin huzurunda olduklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünyanın geçmeye hazırlandığı yeni yönetim ve ekonomi düzeninde, Türkiye’yi hak ettiği seviyeye çıkarmanın ilk adımını attıklarını gördüğünü söyledi.

“ÜLKEMİZİ EŞİ BENZERİ GÖRÜLMEMİŞ ESER VE HİZMETLERE KAVUŞTURDUK”

Şimdi daha büyük hedeflerle, daha büyük bir öz güven ve güçle yönlerini geleceğe dönmüş durumda olduklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bundan 12 yıl önce 2023 hedeflerimizi ilk açıkladığımızda zihinlerini geri kalmışlık ve faşizm kapanına hapsetmiş birileri, kendi akıllarınca bizi küçümsemiş, alaya almışlardı. Hep yaptıkları gibi 2023 hedeflerimizi hayata geçirmek için başlattığımız her programa, her projeye, yatırıma ne diyorlardı? ‘Yapamazsınız.’ diyorlardı. Böyle engellemeye çalıştılar ve bu onlar için hezeyandı ama bunu dün gibi hatırlıyoruz” diye konuştu.

Yatırımlara karşı çıkanlara kulak asmadıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Tabii biz AK Gençlik’le, AK kadrolarla bunlara yüz vermedik. Hiç kulak asmadık. Bizim baktığımız tek yer milletimizdir, milletimizin özlemleridir, milletimizin talepleridir, milletimizin ihtiyaçlarıdır. Hamdolsun her seçimde bize en güçlü şekilde destek veren milletimiz sayesinde sadece ülkemizi eşi benzeri görülmemiş eser ve hizmetlere kavuşturmakla kalmadık aynı zamanda terör örgütlerinden darbecilere, küresel vesayetçilerden ekonomik tetikçilere kadar istiklalimize ve istikbalimize göz dikenlerin tamamının da hakkından geldik. Kendi milletinden umudunu kesenlerin, ülkemizin kutlu yürüyüşünü engellemek için sergiledikleri kepazeliklere rağmen Cumhuriyetimizin 100. yılına coşkuyla, gururla, heyecanla girdiğimiz bir döneme ulaştık.”

“BU MİLLET TERÖRDEN BESLENENLERE, KAN EMİCİLERE BU ÜLKEDE YOL VERMEZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, havaalanından buraya gelene kadar yol boyu tıklım tıklım olduğunu aktardı.

Müstemleke zihniyetlilerin kepazeliklerinin bitip tükenmek bilmediğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Geçtiğimiz günlerde Türk Silahlı Kuvvetlerinin gücüne güç katacak bir savunma sanayi projemizin açılışında, ordumuzun komutanlarıyla birlikte yaşadığımız sevince tahammül edemediklerini hep birlikte gördük. Bay Kemal, Sakarya Arifiye’de bu ordunun başkomutanı olarak Tayyip Erdoğan ne yaptı? Orada Fırtına obüslerinin teslim törenini yaptı. Senin hayatında, senin aklında böyle bir şey var mı, böyle bir şey yapabilir misiniz? Altay tanklarının teslimini yaptık Bay Kemal. Bunlarla ordumuz çok daha güçlü. Ordumuz bunlarla o terör örgütlerini ne yaptı? İnlerine gömdü inlerine. Bay Kemal, sen bu teröristlerle dirsek dirseğe dolaştın. Cezaevlerindeki teröristleri de nasıl çıkarırız diye bunun gayreti içerisindesin. Boşuna uğraşma, o teröristler öyle oralardan çıkamazlar. Ama bu şimdiden vadediyor. Yahu, Diyarbakır’da 51 vatandaşımızın ölümüne neden olan bu Demirtaş değil miydi? Şimdi çıkmış bu, ‘onları çıkaracağım’ diyor. Bu millet sana bu yolu açmaz. Bu millet terörden beslenenlere, kan emicilere bu ülkede yol vermez.”

Millete güvendiğini ve millete inandığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu açıklamalarda bulundu: “Bu yolda böyle yürüyeceğiz. El ele yürüyeceğiz, omuz omuza yürüyeceğiz. Hak ve özgürlük denilince biz milletimizle el ele olmayı anlarız, kan emicilere asla prim vermeyiz. Ama bu zihniyet önce Sakarya Arifiye’deki fabrikanın bu seviyeye gelmesini sağlayan yatırımlarımızı sabote etmek için yapmadığını bırakmadı. Her türlü yalan ve iftirayı kullanarak yürüttüğü bu ihanet kampanyasında başarılı olamayan bu habis zihniyet, bu defa doğrudan kahraman ordumuzu ve şerefli komutanlarımızı hedef alarak asıl niyetini gösterdi.”

“Muğla seninle gurur duyuyor” sloganları üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ben de sizinle gurur duyuyorum. Gönüllerde köprüler kuralım ve destanları beraber yazalım” karşılığını verdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Her gün sınırlarımızı taciz eden Yunanistan’a, elinde on binlerce masumun kanı olan PKK’ya, ülkemizin son dönemde gördüğü en büyük ihanet çetesi olan FETÖ’ye, egemenliğimizi hedef alan ülkelere, velhasıl Türkiye ve Türk milleti düşmanlarına göstermediği, gösteremediği tepkiyi, ordumuzun komutanlarına fütursuzca sergileyen, seviyesizce hakaret eden bir kişi bu ülkenin siyasetçisi olabilir mi? Kardeşlerim anayasamıza göre bu kardeşiniz, bu ordunun başkomutanıdır. Bunu ben söylemiyorum anayasamız söylüyor.” Cumhurbaşkanı Erdoğan, alandakilerin “Bir gece ansızın gelebiliriz” sloganları üzerine de “Aynen öyle, bir gece ansızın gelebiliriz ve geleceğiz” ifadesini kullandı.

“KENDİ ÜRETİMİNİ YAPABİLEN TÜRKİYE GERÇEĞİNE TAHAMMÜL EDEMİYORLAR”

Muhalefetin, ülkenin ve milletin hangi menfaatini savunacağını ve hangi hedefini hayata geçirebileceğini soran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tabii biz bunların asıl karın ağrılarını çok iyi biliyoruz. Bunlar Arifiye’deki atıl fabrikanın, ülkenin savunma sanayiinin en önemli üretim tesislerinden biri olmasından rahatsızlar. Bunlar karasından havasına, denizinden siberine kadar savunma sanayiinin her alanında kendi tasarımını, kendi üretimini yapabilen Türkiye gerçeğine tahammül edemiyorlar. Bunlar, terörü sınırları içinde bitirmekle kalmayıp sınırları ötesinde de teröristlerin başını ezen Türkiye fotoğrafına dayanamıyorlar” dedi.

Muhalefetin, küresel krizler karşısında diz çöküp teslim olmak yerine krizleri fırsata dönüştüren Türkiye tablosunu içlerine sindiremediğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Çünkü bunların tüm hayatları, vesayetçilerin ve darbecilerin yönetimini kendilerine altın tepside sunduğu ülke hayaliyle geçmiştir. Rahmetli Menderes’i idam sehpasına gönderip ülkenin başına böyle çullandılar. Rahmetli Demirel’i muhtıralarla yıpratıp ülkenin başına böyle çöreklendiler. Rahmetli Özal’ı binbir yalan ve iftirayla devreden çıkartıp ülkenin başına böyle musallat oldular. İktidara geldiğimiz ilk günden itibaren bize de aynısını yapmak için çok uğraştılar. Ülkeye ve millete daha büyük hizmetler kazandırmak için harcamamız gereken vaktimizin ve enerjimizin bir kısmını, bunlarla mücadeleye ayırmak mecburiyetinde kaldık. Partimizi kapatmaya teşebbüs etmekten sokakları karıştırmaya, terör örgütlerini cesaretlendirmekten darbecilere alkış tutmaya kadar her yolu denediler. Dışarıda ve içeride Türkiye’yi hedef alan kim varsa hepsinin yanında bunlar yer aldılar. Ne yaparlarsa yapsınlar, işte ben şu anda karşımdaki bu muhteşem kalabalığın, az önce resmî rakamını sordum, dedim ne kadar? Resmî rakamı aldım, elhamdülillah 50 bine varan bir katılımla bugün buradayız. Bunlar bir tek kendi ülkelerinin, kendi insanlarının mücadelesine destek olmadılar. Şimdi de aynı kafayla, yeni oyunlar peşinde koşuyorlar.”

“BUNLAR ANAYASA’YI DA HİÇ OKUMAMIŞLAR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, altılı masaya değinerek, “Bir masa kurmuşlar, etrafındaki herkesten ayrı ses çıkıyor. Herkes ayrı baş çekiyor, herkes ayrı hesap yapıyor. Bunlar Anayasa’yı da hiç okumamışlar. Sen nasıl oluyor da daha seçilmemişsin ve seçilmediğin hâlde nasıl oluyor da ‘hemen seçime gideriz’ diyorsun? Neyse, olanlar oldu. Bunların, ‘Allah bir’ dediğine inanın, başka hiçbir şeye inanmayın. Çünkü Allah bir” dedi.

“Masanın altında, üstünde sakladıkları, gözükmeyen ortakları ayrı telden çalıyor” ifadesini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Daha ortada fol yok, yumurta yok. Sizin deyiminizle şerlenmelerinden, şımarmalarından yanlarına varılmıyor. Çünkü bunlar sadece zarar dostudur. Ülkenin ve milletin iyiliğini istedikleri tek bir örnek görülmemiştir. Ülkemize 20 yıldır kazandırdığımız her eser ve hizmeti, demokrasi ve kalkınma atılımlarımızın tamamını nasıl bunlara rağmen yaptıysak inşallah Türkiye Yüzyılı vizyonunu da aynı şekilde hayata geçireceğiz” değerlendirmesinde bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, alandakilere, “Bunun için şimdi Muğla’dan destek istiyoruz. Öyle bir ses verin ki altta Akdeniz’in, üstte Marmara’nın her karışından duyulsun. Muğla, 2023’te güvenli, huzurlu, müreffeh Türkiye’nin yolunu bir kez daha açmaya hazır mıyız? Muğla, Türkiye Yüzyılı’nı birlikte inşa etmeye hazır mıyız? Muğla, dışarıda Türkiye düşmanlarının, içeride onların maşalarının heveslerini bir kez daha kursaklarında bırakmaya hazır mıyız? Muğla, bir olarak, iri olarak, diri olarak, kardeş olarak hep birlikte Türkiye olarak 2023’te Cumhuriyetimizin yeni asrını karşılamaya hazır mıyız?” diye seslendi.

Alandakilerin hep bir ağızdan “evet” karşılığını vermesinin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Rabbim sizlerden razı olsun” dedi.

“5 MİLYAR 221 MİLYON LİRA YATIRIM BEDELİNE SAHİP PROJELER”

Vatandaşlarla her buluşmalarının bir eser ve hizmet şöleni şeklinde gerçekleştiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Bugün de Muğla’da çeşitli kurumlarımızca şehrimize kazandırılan 5 milyar 221 milyon lira yatırım bedeline sahip projeler ile ilçe belediyelerimizin 523 milyon liralık yatırımlarının resmî açılışını yapıyoruz. Eğitimde, anaokulundan liseye kadar çok sayıda yeni okulumuz ile aralarında deprem güçlendirme çalışmalarının da bulunduğu diğer yatırımlardan oluşan 17 projeyi resmen hizmete açıyoruz. Ziya Paşa ne diyor? ‘Eşek ölür kalır semeri, insan ölür kalır eseri.’ Üniversitemizin yeni fakülte ve yüksekokul binaları ile altyapı ve çevre düzenlemeleri çalışmalarının resmî açılışını da buradan yapıyoruz. Menteşe’deki 2’şer bin kişi kapasiteli iki öğrenci yurdunun, Fethiye’deki 1350 kişilik öğrenci yurdunun, Bodrum Gençlik Merkezi ve Spor Salonu’nun, Dalaman Spor Salonu’nun, Marmaris Stadı’nın, Milas Spor Salonu’nun resmî açılışlarını da bugün gerçekleştiriyoruz. Sağlıkta, Bodrum’da 150 yataklı, Milas’ta 150 yataklı, Yatağan’da 100 yataklı devlet hastanelerimiz ile Ula Sağlık Merkezi’ni hizmete açıyoruz. Ulaştırmada, Muğla-Kale yolunun tamamlanan 6 kilometresi ve tünelinin, Bozburun-Datça yolunun tamamlanan kısımlarının, Milas tarihî Sarıçay Köprüsü restorasyonunun açılışlarını da bugün yapıyoruz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, tarımda, Milas İçmesuyu İsale Hattı ve Arıtma Tesisi, Menteşe Göktepe sulaması, Seydikemer Eşen Çayı ve Akçay Deresi ıslahı, Girme ve Seki Arazi Toplulaştırması, ilçelerdeki göletlerin ağaçlandırma çalışmaları ile ORKÖY ve kırsal kalkınma yatırımları hibe desteklerinin resmî açılışlarını gerçekleştireceklerini belirtti.

Çevre ve şehircilikte 644 milyon liralık bir yatırımla tamamlanan Muğla Kanalizasyon Şebekesi ve Arıtma Tesisi ile ilçelerdeki altyapı yatırımlarının da resmî açılışlarını yapacaklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, enerjide aralarında 422 milyon liralık yatırım olan Yatağan Pamukkale Enerji İletim Hattı’nın da bulunduğu çok sayıda yatırımı da hizmete açacaklarını söyledi.

Valilik tarafından tamamlanan yol yapımları, antik kentlerdeki kazılar, restorasyonlar, çevre düzenlemeleri, çeşitli kurumların hizmet binaları ve diğer yatırımlar ile Köyceğiz, Ula, Kavaklıdere, Ortaca, Dalaman, Seydikemer ve Yatağan belediyelerinin 86 ayrı projesini de resmen hizmete açtıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, tüm bu yatırımların şehre hayırlı olmasını diledi.

“MUĞLA’YA TOPLAM 50 MİLYAR LİRA TUTARINDA KAMU YATIRIMI YAPTIK”

Emeği geçen bakanlıkları, belediyeleri ve kurumları da tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İktidara geldiğimiz günden bugüne Muğla’ya toplam 50 milyar lira tutarında kamu yatırımı yaptık. Laf ola beri gele yok, icraat, icraat, icraat” diye konuştu.

Eğitimde 3 bin 325 yeni derslik kazandırdıklarını anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, gençlik ve sporda 11 bin 157 kişi kapasiteli yükseköğrenim yurt binaları açtıklarını, toplam 69 spor tesisi inşa ettiklerini söyledi.

Kentteki ihtiyaç sahiplerine toplam 2,5 milyar lira tutarında kaynakla destek olduklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Sağlıkta toplam 1541 yataklı 16 hastane dahil 38 sağlık tesisi inşa ettik. Çevre ve şehircilikte Muğla’da 3 bin 355 konutun yapımını tamamlayıp hak sahiplerine teslim ettik. 953 konutun yapımına devam ediyoruz. Muğla için İlk Evim projemiz kapsamında toplam 2 bin 599 konut inşa edecek, İlk Arsa projemiz kapsamında da 5 bin 500 altyapılı arsayı sizlerin hizmetine sunacağız. İktidara geldiğimizde Muğla’da 8 adet atıksu arıtma tesisiyle belediye nüfusunun yüzde 25’ine ulaşılabilir iken bugün 33 adet atık su arıtma tesisiyle belediye nüfusunun yüzde 94’üne hizmet veriyoruz. Ulaştırmada 90 kilometreden devraldığımız bölünmüş yol uzunluğuna 367 kilometre ilave yaparak toplamda 457 kilometreye ulaştırdık. Geçtiğimiz yıl 4,6 milyon yolcu kapasitesine ulaşan Dalaman Havalimanı’nı ve geçtiğimiz yıl yaklaşık 4 milyon yolcu kapasitesine ulaşan Milas Bodrum Havalimanı’nı yeniledik. Ören ve Turgut Reis yat limanlarını, Bodrum ve Güllük iskelelerini tamamlayıp şehrimize kazandırdık.”

“234 MİLYON FİDANI TOPRAKLA BULUŞTURDUK”

Tarım orman alanında Muğla’ya 8 baraj, 7 içme suyu tesisi, 18 sulama tesisi, bir arazi toplulaştırma, 66 taşkın koruma tesisi, 7 gölet ve 10 hidroelektrik santrali inşa ettiklerini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yaptığımız sulama projeleriyle Muğla’da yaklaşık 105 bin dekar zirai araziyi sulamaya açtık, 60 bin dekar arazinin sulanmasına hizmet edecek 5 barajın inşası sürüyor. Şehir genelinde 110 bin hektar alanda çalışma yaparak 234 milyon fidanı toprakla buluşturduk” diye konuştu.

Arıcılığı geliştirmek ve organik bal üretimini desteklemek için 14 bal ormanı kurduklarına da işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, çiftçilere toplam 2,1 milyar liralık tarımsal destek verdiklerini, 9 tarımsal ovayı da koruma altına aldıklarını söyledi.

Muğla’daki turist sayılarına ilişkin de bilgi veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yabancı turist sayısına göre ilk üçte, iç turizmde ise ilk sırada yer alan Muğla’mızın toplam turist sayısı, önceki yıla göre yüzde 37 artış göstererek 6 milyonun üzerine çıktı” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Muğla’ya sanayi ve teknolojide, bir teknopark ile 2 araştırma geliştirme merkezi kurduklarını da belirterek şunları kaydetti: “İşverenlerimizi toplam 4,1 milyar lira tutarındaki prim teşvikiyle destekledik. Enerjide Muğla’ya, Menteşe’ye, Yatağan’a, Ula’ya, Kavaklıdere ve Bayır’a doğal gaz arzını sağladık. Bitmedi, önümüzdeki dönemde Bodrum, Dalaman, Datça, Fethiye, Köyceğiz, Marmaris, Milas, Ortaca ve Seydikemer’e doğal gaz arzını inşallah sağlayacağız. Gördüğünüz gibi ne kadar özetlersek özetleyelim, Muğla’ya hizmetlerimizi anlatmakla bitiremiyoruz, inşallah önümüzdeki dönemde şehrimizi daha çok, daha büyük hizmetlerle buluşturacağız. Türkiye Yüzyılı destanını Muğla’yla, siz Muğlalılarla birlikte yazacağız. Zaman daraldı, seçime ana kademe yoğun bir şekilde gidiyor muyuz? Sandıkları patlatıyor muyuz? Şimdi öyle bir seslenelim ki tüm Türkiye duysun. Muğla’dan inşallah sandıkları patlatarak geleceğiz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasının ardından, hizmete alınacak projelerin bulunduğu noktalara canlı bağlantı yapıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, beraberindekilerle kurdele keserek hizmete alınan eserlerin toplu açılışını yaptı.

Törene, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu da katıldı.

Okumaya devam et

DÜNYA

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rami Kütüphanesi Açılış Töreni’ne katıldı

Yayınlanan

on

YAZAR

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rami Kütüphanesi Açılış Töreni’nde yaptığı konuşmada, “Ülkemizin, özellikle de İstanbul’un tarihî ve kültürel mirasına sahip çıkmayı, ecdada karşı sorumluluğumuzun bir gereği olarak görüyoruz” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rami Kütüphanesi Açılış Töreni’ne katılarak bir konuşma yaptı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, katılımcıları selamlayarak kütüphanenin hayırlı olması temennisinde bulundu.

Hayatını kaybeden sanatçı Burhan Çaçan’a Allah’tan rahmet dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Burhan Çaçan yürek tellerimizi titreten, güçlü sesi, kendine özgü yorumu ve her zaman koruduğu vakur duruşuyla hem halkımızın gönlünde taht kurmuş hem de Türk halk müziğine eşsiz katkılar yapmış bir sanatçımızdır. Merhum sanatçımız bizim de ilk gençlik yıllarımızdan itibaren severek dinlediğimiz, şahsiyetini hep takdir ettiğimiz gerçekten müstesna bir insandı. 45 yıllık sanat hayatı boyunca birbirinden değerli albümlere imza atan Burhan Çaçan vefatıyla geride doldurulması zor bir boşluk bırakmıştır. Rabbim merhum sanatçımızı rahmeti ve merhametiyle kuşatsın. Başta ailesi olmak üzere yakınlarına ve tüm sevenlerine sabır versin diyorum” ifadelerini kullandı.

Kütüphaneye dönüştürülen Rami Kışlası’nın ülkenin son 2,5 asırlık tarihinde çok önemli bir yeri olduğuna değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendisinin de buranın gıda çarşısına dönüştüğü dönemde peynir, sucuk ve pastırma satışı yaptığını söyledi.

Burada bir geçmişini kenara koymanın mümkün olmadığını, buranın top sahası olduğu dönemde futbol da oynadığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ama hepsinden öte Sultan 2. Mahmut 1828-1829’daki Osmanlı Rus Savaşı’nın askerî ve idari yönetimini bu kışladan yürütmüştür. Cumhuriyet döneminde de aynı amaçla uzunca bir süre kullanılan kışla daha sonra az önce ifade ettiğim gibi Gıda Toptancıları Sitesi de dâhil farklı biçimlerde değerlendirilmiştir” diye konuştu.

“İSTANBUL’UN EN BÜYÜK KÜTÜPHANESİ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, zaman içinde ciddi bir tahribata uğrayan bu abide eseri İstanbul’un en büyük kütüphanesi olarak düzenlemek için yürüttükleri çalışmaların nihayet sona erdiğine değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “Rami’yi sadece bir kütüphane değil pek çok faaliyetin de yapılabileceği bir kültür merkezi olarak planladık. Buradaki kütüphanemiz haftanın her günü, günün 24 saati gençlerimiz başta olmak üzere kitapseverlere hizmet verecektir. Kullanım alanı 36 bin metrekareyi geçen, peyzaj alanı 51 bin metrekareyi bulan, diğer ilaveleriyle yaklaşık 110 bin metrekarelik bir alanda şu andaki yapıya kavuşmuş bulunuyoruz. Kütüphanemizde ilk etapta 2 milyonu aşkın kitap ve 4 bin 200 kişilik kapasitesiyle hizmete başlamasından memnuniyet duyuyorum. Kitap sayımız elbette zaman içinde daha da artacak. Kütüphane bünyesindeki Atatürk İhtisas Kütüphanesi de 25 bin ciltlik külliyatıyla kendi alanında önemli bir ihtiyacı karşılayacaktır.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rami bünyesindeki Yazma Eserler Kütüphanesi’nin de buraya ayrı bir derinlik katacağını dile getirerek günümüzün olmazsa olmazı dijital kaynakların da burada meraklılarıyla buluşacağını kaydetti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, kütüphanede emeği geçen herkesi tebrik etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhuriyetin 100’üncü yılını 100 yeni kütüphaneyle karşılama hedefine adım adım yaklaştıklarını belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu eserin her türlü takdirin üzerinde olduğunu söyledi.

Ülkenin özellikle de İstanbul’un tarihi ve kültürel mirasına sahip çıkmayı ecdada karşı sorumluluklarının bir gereği olarak gördüklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, üstelik sadece bununla kalmadıklarını, modern sanatların ülkede yaygınlaşmasını sağlayacak projeleri de hayata geçirdiklerini ifade etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu anlayışla Ankara’daki Cumhurbaşkanlığı Külliyesi bünyesinde ülkenin en iyi altyapısına sahip bir kongre ve kültür merkezi, sergi merkezi ve kütüphaneyi milletin hizmetine sunduklarını anımsatarak, yine Cumhurbaşkanlığı’nın Çankaya Köşkü’ndeki, Tarabya Yerleşkesi’ndeki, Dolmabahçe’deki, Yıldız Sarayı’ndaki tarihî eserleri restore ederek, Vahdettin Köşkü’nü o yanmış hâlinden sonra bugünkü hâline getirerek, yeni baştan yaparak, tarihe sahip çıktıklarını dile getirdi.

Millî Saraylar Başkanlığını, Cumhurbaşkanlığına bağlayarak, ecdat yadigârı pek çok eserin ihyasını sağladıklarını, bunlarla beraber Taksim’deki Atatürk Kültür Merkezi’ni yürütülen tüm olumsuz kampanyalara rağmen yeniden ve çok daha güzel bir şekilde İstanbul’un kültür sanat hayatına kazandırdıklarını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Diğer yandan Cumhuriyetimizin 100’üncü yılını 100 yeni kütüphaneyle karşılama hedefimize adım adım yaklaşıyoruz. Bir taraftan Kültür ve Turizm Bakanlığımız diğer taraftan Millet Bahçeleri bünyesindeki kütüphane çalışmalarıyla Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız, öte yandan belediyelerimiz, ülkemizi ve gençlerimizi kitapla buluşturmak için canla başla çalışıyor. Tabii üniversitelerimizin ve sivil toplum kuruluşlarımızın son dönemde bu konuda gösterdiği gayretlerin de yakın takipçisiyiz. Yeni bir anlayışla dönüştürdüğümüz ve inşa ettiğimiz kütüphanelerimizin gençlerimiz nezdinde gördüğü kabule gittiğim her yerde şahit oluyorum. Eskiler ‘şerefü’l mekin bil mekân’ derler. Yani bir mekânın şerefi, değeri, anlamı orada bulunanlarladır. Bu mananın bu sözün en iyi vücut bulduğu yerlerin kütüphaneler olduğuna inanıyorum. İşte burası böyle bir eserdir.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, gençlerle birlikte tüm vatandaşların kütüphaneyle ünsiyeti ne kadar güçlendirilirse geleceğin o derece emniyette olacağının altını çizerek, “Az önce buradaki bir Anadolu Lisesi’nin mensubu gençlerimizle bir arada olduk. Ve ‘Cumhurbaşkanım 5 dakikada artık okulumuzdan buraya geliyoruz’ dediler. 5 dakika. ‘Başka?’ dedim, ‘Onları da söyleyin bakalım.’ Artık burada çorbanızı içecek misiniz? İçeceksiniz. Çayınızı içecek misiniz? İçeceksiniz. Kahvenizi içecek misiniz? İçeceksiniz. Kek, onu da yiyeceksiniz, para yok. Tabii çok mutlular. Yarın sabahtan itibaren bu uygulama da başlıyor” diye konuştu.

Geriye doğru bakıldığında, kütüphanelerin ne kadar zengin, ne kadar yaygın, ne kadar hareketliyse medeniyetin o derece ürettiğini, devletin o derece güçlü, milletin o derece müreffeh olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bizim medeniyetimiz kitapla, defterle, kalemle, mürekkeple, okumakla, anlamakla, sormakla, anlatmakla yoğrulmuş, ilimle, irfanla, hikmet ve tefekkürle kıvamını bulmuştur. Duvarları kitaplarla dolu bir kütüphaneyi en kıymetli hazinelerden daha üstün tutan ecdadımız, her kütüphaneyi cennetten bir köşke benzetmiştir. Âlimleri, gölgelerinde soluklanılan cennet ağaçlarıyla kıyaslayan ecdat, onların eserlerini de bu ağaçların meyveleri olarak görmüştür. Elhamdülillah, nasıl bir ecdada sahibiz. İnşallah biz de onlara layık oluruz” değerlendirmesini yaptı.

“ADALET, HAK, HAKKANİYET VE FIRSAT EŞİTLİĞİ TEMELİNDE HİÇBİR AYRIM GÖZETMEKSİZİN ÇALIŞTIK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, hayırlı işlerin her biri gibi ilim, irfan, kültür, sanat faaliyetlerini de ibadet aşkıyla yürüten milletin, bu vasfı sayesinde asırlarca dünyaya ışık tuttuğunu, hâlen el üstünde tutulan eserler verdiğini aktararak, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Kütüphanelerimizin sembolü olduğu bereketli medeniyet iklimimiz, yerini fikri ve manevi kuraklığa bıraktıkça bu tablonun yerini gerileme, rehavet, sefalet almıştır. Kimi dönemlerde bu kuraklık iklimi özellikle tesis edilmiş, özellikle başımıza bir kara bulut gibi çöktürülmüştür. Ülkemizde yıllarca eğitim öğretimi ve entelektüel faaliyetleri hep tek yönlü bir formatlama aracı hem de belirli kesimlere mahsus bir ayrıcalık olarak tutmaya çalışan zihniyetin yol açtığı kısırlığı yaşadık. Çocuklarımızı ya okullara hiç almıyorlardı ya da faşizan baskılarla kendi ideolojik saplantıları doğrultusunda biçimlendirmeye çalışıyorlardı. Rahmetli Menderes’in başlattığı, rahmetli Özal’ın sürdürdüğü bu ülkenin asli unsuru olan milletin evlatlarının akademiden bürokrasiye, medyadan iş dünyasına her alanda önlerini açma çabalarını hayırla yâd ediyoruz. Biz de hükûmete geldiğimiz günden beri adalet, hak, hakkaniyet ve fırsat eşitliği temelinde hiçbir ayrım gözetmeksizin, ülkemizin her köşesini ve milletimizin tamamını kuşatacak şekilde bu anlayışla çalıştık, çabaladık.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kalkınmanın bir bütün olduğuna, en başında da eğitimin, kültür ve sanatın geldiğine inandığını ifade etti.

Bunun için önceliklerinin ilk sırasına eğitimi aldıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, hem geçmişin yanlışlarını düzeltecek, mağduriyetlerini giderecek hem de bugünün ihtiyaçlarına cevap verecek bir eğitim altyapısı ve sistemi kurmak için kolları sıvadıklarını söyledi.

Okul öncesinden üniversiteye, oradan akademik basamakların en üstüne kadar tüm kademelerde köklü reformlar gerçekleştirdiklerine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, mesleki eğitimi güçlendirmek dâhil tüm sistemi yeniden yapılandırdıklarının altını çizdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, üniversiteleri 81 vilayete yaygınlaştırdıklarını anımsatarak, şunları anlattı: “Çocuklarımızı ve gençlerimizi her alanda destekledik. Aynı şekilde kültür sanat altyapımızı tahkim ettik. Düşüncesine, yüreğine, becerisine, emeğine dayalı üretim yaparak ülkemize değer katan herkesin yanında olduk. Yaptığı işe, gerçekleştirdiği üretime, verdiği hizmete kendi değerlerinin damgasını vuran kültür sanat insanlarımızı özellikle teşvik ettik. Bunları yaparken asırlardır yolumuzu aydınlatan medeniyet güneşimizi tekrar en yükseğe taşıma peşinde koşuyorduk. Demokrasi ve kalkınma atılımlarımızın diğer tüm başlıklarında kaydettiğimiz gelişmelerin de bu mücadeleyi destekleyen bir yönü vardı.”

Geçen 20 yılda ülkenin asırlık altyapı eksiklerini, demokrasi ve güvenlik ihtiyaçlarını gidermekte gerçekten çok büyük bir başarı yakaladıklarını ve bunu kimsenin inkâr edemeyeceğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu çerçevede eğitimde, kültür ve sanatta geldiğimiz yeri de çok önemli görüyoruz. Ama henüz bu alanlarda arzu ettiğimiz seviyeye ulaşamadığımızın da farkındayız. Bizimki ancak hayalleri ve hedefleri büyük olanların yaşayabileceği bir hayıflanmadır. Yoksa asırlara bedel eserler ve hizmetler ortaya koyduğumuzdan asla şüphemiz yok” değerlendirmesinde bulundu.

“RAMİ KÜTÜPHANEMİZ GELECEĞE YATIRIMIN ESERİ OLACAK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Dünya değişirken ülkemizin yerinde kalması demek gerileme işaretidir. Takip eden değil öncülük yapan diğer alanlar gibi kültürde de kendisine sunulanları tüketen değil, üreten bir Türkiye için gece gündüz çalışıyoruz. İnşallah önümüzdeki dönem Türkiye Yüzyılı vizyonumuzla eğitim ve kültür başta olmak üzere ülkemizi küresel düzeyde marka hâline getirecek başlıkların tamamında da milletimizi hayallerine kavuşturacağız” diye konuştu.

Rami Kütüphanesi’ni, bu büyük yürüyüşte yeni bir halka, yeni bir safha olarak gördüklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Rami Kütüphanemizi gezerken bütün gerek cilt hanesi yani mücellitlerimizi gördüm gerekse adeta bir ameliyathane gibi kitapların restorasyonlarının yapıldığı birimlere girdik. Oradaki arkadaşlarımızın nasıl bir hassasiyetle çalıştıklarını, adeta organ nakli yapar gibi o kitapların bütün gerçekten tahrip olmuş o yaprakları tek tek tek nasıl bir yerden bir yere naklettiklerini görmek, onlara şükran borcu olduğumuzu söylememek mümkün değil. Ve bu eserlerle beraber inşallah Rami Kütüphanemiz çok çok farklı geleceğe bir yatırımın eseri olacak. Ülkemize ve İstanbul’umuza hayırlı olmasını diliyorum. Dilediğimiz tüm kitapları buraya nakledebiliriz. Ve Kültür Turizm Bakanlığımızın bütçesine ayrıca bir destek vererek yurt içi, yurt dışından buraya her türlü inşallah kitapları alacağız. İthalatçılığımıza onu getireceğiz. Kitap ithali yapacağız dünyanın dört bir yanından ve Rami Kütüphanemizin bu uluslararası özelliğini de çok daha güçlü hâle getirmiş olacağız.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu kütüphanede okuyacak, araştıracak, eser ortaya koyacak, yapılan faaliyetlerden istifade edecek herkese teşekkür ederek sözlerini tamamladı.

Konuşmaların ardından Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a günün anısına Rami Kütüphanesi’nin minyatürünü takdim etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, protokol üyeleriyle birlikte kurdele keserek kütüphanenin açılışını gerçekleştirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, program öncesinde eşi Emine Erdoğan’la birlikte Rami Kütüphanesi’ni gezdi, öğrencilerle sohbet etti.

Okumaya devam et

DÜNYA

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Savunma sanayiinde büyük bir zihniyet devrimi gerçekleştirdik”

Yayınlanan

on

YAZAR

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yeni Nesil Fırtına Obüsleri Teslimat Töreni’nde yaptığı konuşmada, “Savunma sanayiinde başarı hikâyesi yazmakla kalmadık, aynı zamanda büyük bir zihniyet devrimi de gerçekleştirdik” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Millî Savunma Bakanlığı Arifiye Yerleşkesi BMC İşletmesi’nde Yeni Nesil Fırtına Obüsleri Teslimat Töreni’ne katılarak bir konuşma gerçekleştirdi.

BMC Power tarafından bugün teslim edilecek altı adet yeni nesil Fırtına Obüsü’nün hayırlı olmasını dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İnşallah bu sayıyı önümüzdeki dönemde yeni teslimatlarla toplamda 140’a kadar çıkartacağız. Yeni nesil Fırtına Obüsleri şu an envanterde olan modellere kıyasla pek çok avantaja sahiptir. Yürütülen çalışmalar neticesinde obüslerimizin hem beka kabiliyeti hem de ateş gücü artırılmıştır” dedi.

“TÜRKİYE’NİN SAVUNMA HAMLELERİNİN ENGELLENMESİNE ASLA MÜSAADE ETMEYECEĞİZ”

Türkiye’nin savunma hamlelerinin, geçmişte defalarca yaşandığı gibi, türlü ayak oyunlarıyla engellenmesine asla müsaade etmeyeceklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Savunma sanayii alanında da tam bağımsızlığımızı ilan edene kadar durmayacak, dinlenmeyecek, en küçük bir geri gidişe rıza göstermeyeceğiz. İşte bugün burada olduğu gibi, kamu ve özel sektör iş birliğiyle, inşallah ülkemizi başarıdan başarıya koşturacağız” açıklamasında bulundu.

Türkiye’nin zincirlerini kırdığı alanların başında savunma sanayiinin geldiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ana yüklenicileri, KOBİ’leri, araştırma kuruluşları, teknoloji merkezleriyle son 20 yılda bu alanda hayal dahi edilemeyen başarılara imza attık. Savunma sanayiinde başarı hikâyesi yazmakla kalmadık, aynı zamanda büyük bir zihniyet devrimi de gerçekleştirdik. Daha önce başlattığı stratejik projeler emekleme aşamasındayken akim bırakılan ülkemiz, bizimle birlikle ilk defa projelerinin neticelendiği, uygulamaya geçtiği, başarısını ispatladığı günleri gördü. ‘Yapılamaz’ denilen, ‘hayal mahsulü’ olarak nitelenen birçok kritik projeyi, hamdolsun tek tek gerçeğe dönüştürdük.”

Okumaya devam et

TAKVİM

Ekim 2017
P S Ç P C C P
 1
2345678
9101112131415
16171819202122
23242526272829
3031  

PETROL TV

SON DAKİKA HABERLER

DÜNYA1 sene ago

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Muğla’da toplu açılış törenine katıldı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Muğla’da toplu açılış töreninde yaptığı konuşmada, “Her seçimde bize en güçlü şekilde destek veren milletimiz sayesinde, sadece ülkemizi...

DÜNYA1 sene ago

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rami Kütüphanesi Açılış Töreni’ne katıldı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rami Kütüphanesi Açılış Töreni’nde yaptığı konuşmada, “Ülkemizin, özellikle de İstanbul’un tarihî ve kültürel mirasına sahip çıkmayı, ecdada karşı...

DÜNYA1 sene ago

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Savunma sanayiinde büyük bir zihniyet devrimi gerçekleştirdik”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yeni Nesil Fırtına Obüsleri Teslimat Töreni’nde yaptığı konuşmada, “Savunma sanayiinde başarı hikâyesi yazmakla kalmadık, aynı zamanda büyük bir...

DÜNYA1 sene ago

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sanayiden tarıma, bilimden spora, istihdamdan konuta her alanda gençlerimizin yanındayız”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ÜniAK FEST Programı’nda yaptığı konuşmada, “Sanayiden tarıma, bilimden spora, istihdamdan konuta her alanda gençlerimizin yanındayız. Gençlerimizi geleceğe, sadece...

DÜNYA1 sene ago

Cumhurbaşkanı Erdoğan Antalya’da Köy Konutları Anahtar Teslim Töreninde konuştu

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Manavgat-Akseki yangın afeti sonrası yapılan köy konutlarının anahtar teslim töreninde yaptığı konuşmada, “Son dönemde yaşanan hiçbir felakette insanlarımızdan...

DÜNYA1 sene ago

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Antalya’da toplu açılış törenine katıldı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Antalya’da toplu açılış töreninde yaptığı konuşmada, “Eğitimden sağlığa, ulaşımdan enerjiye, diğer pek çok alandaki hizmetlerimiz gibi afetlerde de...

DÜNYA1 sene ago

“Krizleri fırsata dönüştürerek tarihimizin en yüksek büyüme oranlarına ve ihracat rakamlarına eriştik”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “2022 Yılı Dış Ticaret Rakamları Açıklaması” programında yaptığı konuşmada, “Tüm dünyayı derinden etkileyen Kovid-19 salgını, küresel tedarik zincirlerindeki...

DÜNYA1 sene ago

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “2023’te milletimizin her bir ferdine ve tüm insanlığa barış, huzur, refah ve esenlik dolu bir yıl diliyorum”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni yıl dolayısıyla yayımladığı mesajında, “2023’te milletimizin her bir ferdine ve tüm insanlığa barış, huzur, refah ve esenlik...

DÜNYA1 sene ago

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni asgari ücreti 8 bin 500 TL olarak açıkladı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ocak ayından itibaren geçerli olmak üzere yeni asgari ücreti 8 bin 500 TL olarak açıkladı. Cumhurbaşkanı...

DÜNYA1 sene ago

“Senegal’le her alandaki iş birliğimizi geliştirme noktasında ortak iradeye sahibiz”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’ye çalışma ziyaretinde bulunan Senegal Cumhurbaşkanı Macky Sall’i Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde törenle karşıladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Senegal...

DÜNYA1 sene ago

“Türkiye Yüzyılı vizyonuyla, Cumhuriyetimizin yeni yüzyılında çok daha büyük başarıları milletimizin emrine sunmakta kararlıyız”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti TBMM Grup Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, “2023 hedeflerimizle, Cumhuriyetimizin ilk yüzyılında yapılanları üçe, beşe, ona katlayan eser...

DÜNYA1 sene ago

“TÜRKİYE YÜZYILI, UMUDUN, SEVİNCİN, HEYECANIN DA YÜZYILI OLACAKTIR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Mardin’de gerçekleştirilen toplu açılış töreninde yaptığı konuşmada, “2023 hedeflerimize sıkı sıkıya sarılıyoruz, Türkiye Yüzyılı’yla vizyonumuzu genişletiyoruz. Her küresel...

ENERJİ1 sene ago

Dev yatırımlar | Cumhurbaşkanı Erdoğan, Silivri, Avrupa’daki en büyük yer altı depolama tesisi haline geldi

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Silivri Yer Altı Doğal Gaz Depolama Tesisi Kapasite Artış Töreni’nde yaptığı konuşmada, “Kısa ve orta vadede küresel enerji...

DÜNYA1 sene ago

Cumhurbaşkanı Erdoğan, TİSK Genel Kurulu’na katıldı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ATO Congresium’da düzenlenen Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) 28. Olağan Genel Kurulu’na katılarak bir konuşma yaptı....

DÜNYA1 sene ago

“Tarihî İpek Yolu’nun önemli güzergâhını konforlu, güvenli bir ulaşıma kavuşturuyoruz”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ağrı-Hamur-Tutak-Patnos Devlet Yolu Açılış Töreni’nde yaptığı konuşmada, “Tarihî İpek Yolu’nun bu önemli güzergâhını 79 kilometrelik iki geliş, iki...

AKARYAKIT1 sene ago

Shell & Turcas Petrol A.Ş. | BUNUN ADI TİCARET OLAMAZ.

Ahmet Erdem Shell Türkiye Ülke Başkanı ve Shell&Turcas A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı : Hak Hukuk Kanun Tanımıyorsunuz . Bazı Yöneticiler...

DÜNYA1 sene ago

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Turizmde dünya liderliğine yükselme yolumuz açıktır”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) 7. Olağan Genel Kurulu’na katılarak bir konuşma yaptı. Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasının başında,...

DÜNYA1 sene ago

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Konya’da toplu açılış törenine katıldı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “ASELSAN Konya Silah Sistemleri Fabrikası, Büyükşehir Yatırımları ve Afşar Barajı ile Yapımı Tamamlanan Diğer Tesislerin Toplu...

DÜNYA1 sene ago

“PAKİSTAN, TÜRK MİLLETİNİN GÖNLÜNDE HER ZAMAN MÜSTESNA BİR KONUMA SAHİP OLMUŞTUR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Pakistan MİLGEM Korvet Projesi’nin üçüncü gemisinin denize indirilmesi töreninde yaptığı konuşmada, “Kardeş Pakistan’la savunma sanayii alanındaki ilişkilerimizi taçlandıran...

DÜNYA1 sene ago

“Kalkınma planlarımızın merkezine ‘güçlü kadın, güçlü aile, güçlü Türkiye’ ilkesini yerleştirdik”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü münasebetiyle düzenlenen programda yaptığı konuşmada, “Bugün dünyadaki tüm ülkeler, kalkınma vizyonlarının...

DÜNYA1 sene ago

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN “YUSUFELİ İLE TÜRKİYE’YE AYRI BİR GÜÇ KATACAĞIZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Artvin Yusufeli Barajı ve HES, Yeni Bağlantı Yolları ve Tünelleri, Yeni Yerleşim Bölgesi Açılış Töreni’nde yaptığı konuşmada, “Bundan...

DÜNYA1 sene ago

Cumhurbaşkanı Erdoğan Katar’da

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamed El Sani’nin davetine icabetle 2022 FIFA Dünya Kupası’nın açılış törenine...

AKARYAKIT1 sene ago

Akaryakıt sektörü | Shell &Turcas | Ahmet erdem

Mağdur Shell&Turcas bayileri Dayanışma Platformu Ahmet erdem ,52 yıllık shell bayisine kumpas kurmaya utanmıyormusun? Ahmet Erdem Shell Türkiye Ülke Başkanı...

AKARYAKIT1 sene ago

Shell | Ahmet erdem

Mağdur Shell&Turcas bayileri Dayanışma Platformu Ahmet erdem ,52 yıllık shell bayisine kumpas kurmaya utanmıyormusun? Ahmet Erdem Shell Türkiye Ülke Başkanı...

DÜNYA1 sene ago

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Endonezya Devlet Başkanı Widodo ile bir araya geldi

G20 Liderler Zirvesi’ne katılmak üzere Endonezya‘nın Bali Adası’nda bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Endonezya Devlet Başkanı Joko Widodo ile görüştü....

DÜNYA1 sene ago

Cumhurbaşkanı Erdoğan Endonezya’da

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, G20 Liderler Zirvesi nedeniyle gittiği Endonezya’nın Bali adasına ulaştı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı, Bali Ngurah Rai Uluslararası Havalimanı’nda,...

DÜNYA1 sene ago

“Türkiye’yi ve Türk milletini terörle teslim alma çabaları, dün olduğu gibi bugün ve yarın da hedefine ulaşamayacaktır”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, G20 Liderler Zirvesi nedeniyle Endonezya’ya hareketi öncesi düzenlediği basın toplantısında, İstiklal Caddesi’ndeki patlamada can kaybı ve yaralıların olduğunu...

DÜNYA1 sene ago

“Türkiye’yi doğal gazda merkez ülke hâline getirecek adımlar atıyoruz”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kastamonu Bozkurt–Abana–Cide–İnebolu İlçelerine Doğal Gaz Verme Töreni’nde yaptığı konuşmada, “Şehirlerimizi doğal gaz ağlarıyla örerken Türkiye’yi doğal gazda merkez...

DÜNYA1 sene ago

Cumhurbaşkanı Erdoğan’a, Semerkant’ta “Türk Dünyası Ali Nişanı” verildi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a, Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Devlet Başkanları 9. Zirvesi için bulunduğu Özbekistan’ın Semerkant şehrinde, Türk dünyasına hizmetlerinden...

DÜNYA1 sene ago

“Türk Yatırım Fonu’nun en kısa sürede hayata geçmesi yararlı olacaktır”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk Devletleri Teşkilatı Devlet Başkanları 9. Zirvesi’nde yaptığı konuşmada, “Türk Yatırım Fonu’nun mümkün olan en kısa sürede hayata...

DÜNYA1 sene ago

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk Devletleri Teşkilatı Devlet Başkanları 9. Zirvesi’ne katıldı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Özbekistan’ın tarihî Semerkant şehrinde düzenlenen Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Devlet Başkanları 9. Zirvesi’ne katıldı. Özbekistan Cumhurbaşkanı...

DÜNYA1 sene ago

Emine Erdoğan, Semerkant’ta Özbekistan’ın Renkleri Sergisi’ni ziyaret etti

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Özbekistan ziyaretine eşlik eden eşi Emine Erdoğan, Özbekistan’ın Renkleri Sergisi’ni ziyaret etti. Emine Erdoğan, sosyal medya...

DÜNYA1 sene ago

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev ile bir araya geldi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türk Devletleri Teşkilatı 9. Zirvesi’ne katılmak üzere bulunduğu Özbekistan’ın Semerkant kentinde Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile...

DÜNYA1 sene ago

Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Özbekistan’da Yüksek Düzeyli İmam Buhari Nişanı takdim edildi

Türk Devletleri Teşkilatı 9. Zirvesi nedeniyle Özbekistan’da bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a, Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev tarafından Yüksek Düzeyli İmam...

DÜNYA1 sene ago

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Özbekistan Cumhurbaşkanı Mirziyoyev ile bir araya geldi

Türk Devletleri Teşkilatı 9’uncu Zirvesi’ne katılmak üzere Özbekistan’da bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev ile bir araya...

DÜNYA1 sene ago

Cumhurbaşkanı Erdoğan Özbekistan’da

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türk Devletleri Teşkilatı 9. Zirvesi nedeniyle gittiği Özbekistan’ın Semerkant şehrine ulaştı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı, Semerkant Uluslararası Havalimanı’nda,...

DÜNYA1 sene ago

“Semerkant Zirvesi’nin Türk devletleri arasındaki iş birliğini çok daha ileri taşıyacağına inanıyorum”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Özbekistan ziyareti öncesinde gerçekleştirdiği basın toplantısında, “Semerkant Zirvesi’nin ortak bir dili, tarihi ve kültürü paylaşan Türk devletleri arasındaki...

DÜNYA1 sene ago

Atatürk’ün ebediyete irtihalinin 84. yıl dönümü

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün vefatının 84. yılı nedeniyle Anıtkabir’de düzenlenen anma törenine katıldı. Anıtkabir’deki...

AKARYAKIT1 sene ago

Royal Dutch Shell Başkan | Andrew Mackenzie

Mağdur Shell&Turcas bayileri Dayanışma Platformu Shell Yönetim Kurulu Başkanı  Sayın Andrew Mackenzie bilginize ; Türkiye deki Bazı Yöneticiler SHELL.’DEKİ Konumlarını...

AKARYAKIT1 sene ago

WAEL SAWAN ; SHELL CEO | TÜRKİYE

Mağdur Shell&Turcas bayileri Dayanışma Platformu Sayın WAEL SAWAN bilginize ; Türkiye deki Bazı Yöneticiler SHELL.’DEKİ Konumlarını ve yetkilerini Kötüye kullanarak...

AKARYAKIT1 sene ago

WAEL SAWAN ,SHELL TÜRKİYE

Sayın WAEL SAWAN bilginize ; Türkiye deki Bazı Yöneticiler SHELL.’DEKİ Konumlarını ve yetkilerini Kötüye kullanarak Gözlerine kestirdikleri bayilere Tuzak kurarak...

DÜNYA1 sene ago

“Türkiye Yüzyılımızın en iddialı alanlarından birisini sağlık olarak belirledik”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 8. Türk Tıp Dünyası Kurultayı’nda yaptığı konuşmada, “Türkiye Yüzyılımızın en iddialı alanlarından birisini de sağlık olarak belirledik. Büyük...

DÜNYA1 sene ago

“Togg, 85 milyonun ortak gururudur”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Togg Gemlik Kampüsü Açılış Töreni’nde yaptığı konuşmada, “Seri üretim bandından indirip sizlerin huzuruna çıkardığımız bu ilk araçla, 60...

DÜNYA1 sene ago

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Anıtkabir’de düzenlenen törene katıldı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nın 99. yıl dönümü kutlamaları çerçevesinde Anıtkabir’de düzenlenen törene katıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Aslanlı...

DÜNYA1 sene ago

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Mesajı

“Türkiye Cumhuriyeti’ni ‘muasır medeniyetler seviyesinin de üstüne çıkarmak’ için kesintisiz bir mücadele içindeyiz” Cumhuriyetin kuruluşunun 99. yıl dönümü nedeniyle bir...

REKLAM

HABER BURADA